İHA -
Edinilen bilgiye göre, Maltepe’de bir bankanın kadın müdürünün başına silah dayayarak hesabına 3 milyon lira havale yaptıran iş adamı Ramazan Kenan Albayrak’ın “nitelikli silahla yağma”, “cebir ve tehdit kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “ruhsatsız silah taşıma” suçlarından 61 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına başlandı. Anadolu 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Ramazan Kenan Albayrak cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanık Gül Özder ve müştekiler, banka müdürü Bahar Halacoğlu ile güvenlik görevlisi Devran Şeker de katıldı.
“MAKSADIM İNTİHAR ETMEKTİ ANCAK YAPAMADIM”
Duruşmada savunma yapan sanık Ramazan Kenan Albayrak, ticaretle uğraştığını ve kazancının 10 bin lira olduğunu söyleyerek, “Ben olay günü kendimde değildim. Herhangi bir ilaç kullanmamamış olmama rağmen 5-6 aydır içinde bulunduğum maddi sıkıntı nedeniyle bunalıma girmiştim. Eşime ve dostuma karşı bir utancım vardı. Olay gününden 2 gün önce intihar etmeye karar vermiştim. Olay günü evde bulunan silahımı alıp sahile gittim. Maksadım intihar etmekti ancak yapamadım” dedi.
“BANKANIN ZARARINI GİDERDİM PİŞMANIM”
Olay günü banka müdürünün odasına girdiğini ve müdüre hesabına para aktarmasını söylediğini kaydeden sanık Albayrak, “Hesabıma 3 milyon lira aktardı. Ben de cep telefonumla onu alacaklılarımın hesabına aktardım. Silahı ve kimliğimi çıkarıp masaya koydum. Silahı başına dayamadım. Daha sonra güvenlik görevlisi içeri girdi. Kendisine, ‘Kahramanlık yapma’ dedim, silahı ona doğrulttum. Silahı çıkarıp masaya koymasını istedim. Müşteki Bahar, ‘Bayılmak üzereyim’ dedi, ağladı. Güvenlik görevlisiyle birlikte dışarı çıktık. Polisler dışarıdaydı, zorluk çıkarmadan teslim oldum. Bankanın zararını giderdim, pişmanım” diye konuştu.
Bunun üzerine sanık Gül Özder söz alarak, “Ben daha önce kredi çekmiştim. Sanığa, kullanıp bana kar payı ödemesi için verdim. 1,5 yıl bana ödeme yaptı. 30 bin lira çekmiştim. Ben borcumu henüz kapatamamıştım. 22 bin lira borcum kalmıştı. Ben de sanığa paramın aslını vermesini ve krediyi kapatacağımı söyledim. Olay günü iş arasında kuzenim aradı. Hesabına sanık Ramazan Kenan tarafından para yatırıldığını, benim hesabıma da yatırılmış olabileceğini söyledi. Banka önünde indim, hesabımı kontrol ettim para yatmıştı. Bankaya gittim. Memur hesapta bloke olduğunu söyledi beni müdüre yönlendirdi. Müdür de memura bunun alengirli işlerle işi olmaz, blokeyi kaldır parasını ver dedi. Ben de parayı çektim, götürdüm, başka bankadaki kredi borcumu kaldırdım” ifadelerini kullandı.
“ŞAHSIM ADINA ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM”
Duruşmada söz alan müşteki banka müdürü Bahar Halacoğlu, şahsı adına şikayetçi olmadığını belirterek, “Ben olay günü şubenin müdürü olarak çalışıyordum, tutuklu sanık odama girdi, kağıt kalem istedi benden. Kendi hesap numarasını yazdı, önüme bıraktı. Silahını belinden çıkararak bana doğrulttu ve uzattığı hesabına 3 milyon liranın yatırılmasını istedi. Personele talimat verdim havale yaptırdım. Güvenlik görevlisi Devran Şeker içeri girdi. Sanık ‘silahını bırak’ dedi. Ben fenalaşınca sanığa dışarıya çıkmak istediğimi söyledim. Sanık da bana zarar vermeyeceğini, son işlemi tamamlayınca dışarı çıkacağımızı söyledi. Ben, sanık ve güvenlik görevlisi birlikte dışarıya çıktık. Sanık polise zorluk çıkarmadan teslim oldu” şeklinde konuştu.
Müşteki güvenlik görevlisi Devran Şeker de söz alarak şikayetçi olmadığını söyledi.
Müşteki bankanın avukatı Filiz Duman Kayakök, sanığın bankaya borcu olmadığına dair evrakı mahkemeye sundu. Bunun üzerine sanık avukatı, müvekkilinin tahliyesini istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Ramazan Kenan Albayrak’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Ramazan Kenan Albayrak hakkında “nitelikli silahla yağma”, “cebir ve tehdit kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “ruhsatsız silah taşıma” suçlarından 29 yıldan 61 yıla kadar hapsi istenmişti. Ayrıca parayı iade etmeyen şüpheli Gül Özder hakkında ise “suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi” suçundan 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.
