İl Temsilcisi Mahmut Yağmur ve Vakıf Üyeleri tarafından karşılanan Vali Güzeloğlu’na öğrenciler tarafından çiçek takdim edildi. buradaki gençlerle kahvaltıda bir araya gelen Vali Güzeloğlu daha sonra gençlere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi;
“Bugün bu sabahı sizlerle birlikte paylaşmaktan, TÜGVA’nın genç ve güzel çatısı altında sizlerle birlikte aynı masada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. İlçe kaymakamımıza, TÜGVA’nın yönetimine, katılan hepinize de çok teşekkür ediyorum."
“Türkiye Gençlik Vakfı teşkilatlandığı her ilde genç kavramı üzerinde bu değerlerin ihyası, bu değerler üzerine bir gelecek nesil inşası için gayret göstermekte”
Açılış günü coşkusunda da ifade ettiğimiz gibi, her buluşmamızda altını çizdiğimiz gibi, burada bulunan gençlerimize çok önemli ve anlamlı bir değer yüklüyoruz.
Gençlik hayatın en güzel en değerli, en anlamlı ve en özel zamanıdır. Genç olmak, güçlü olmak, heyecanlı olmak, azimli olmak, kararlı olmak, enerjik olmak demektir.
Şüphesiz hayatın bu özel zamanını değer ile buluşturdunuz.
Hayatın bütününe anlam katacak, rehberlik edecek ve gelecek tasavvuruna hizmet edecek değerlerle buluşturduğunuz zaman bu gençlik aynı zamanda millet için, devlet için, en önemli dayanak, güç ve güven veren demektir.
Geleceğimize güvenle bakmamızı sağlayacak, aydınlık yarınlara bizi taşıyacak, inşallah ülkemizi ve milletimizi sonsuza kadar payidar ve bahtiyar edecek bir gelecek kavramını da bize taşıyacak demektir.
Gençlik böyle bir imanla, böyle bir değere buluşursa en büyük zenginlik ve şüphesiz güzellik demektir. Bizim amacımız ve heyecanımız bu noktada hem buluşmakta hem de anlam kazanmakta TÜGVA'da tam bu noktada, bu değerleri gençlikle buluşturmak misyonunu taşımakta, bulunduğu günden bugüne Türkiye Gençlik Vakfı teşkilatlandığı her ilde genç kavramı üzerinde bu değerlerin ihyası, bu değerler üzerine bir gelecek nesil inşası için gayret göstermekte, bu işin hizmetkârları, bu işin taşıyıcıları, bu anlam ve bu mana bütünlüğünde ortak bir davayı, ortak bir heyecanı paylaşmaktadır.
Siz gençler de buna inanan bu çatı altında bu değerlere buluşan ve her birisi inşallah hem kendisi, hem ailesi, hem de ülkesi için hayırlı işler yapacak, hayra hizmet edecek bir bireyler olmak noktasındasınız. Öyle bir gençlik olmalı ki; öyle bir değerleri bütünleşmiş, kimlik ve kişilik olmalı ki milli, manevi değerler ile teçhiz edilmiş, bunlar üzerinde bir kişilik ve bir kimlik olarak gelişmiş ama bir öbür yandan da dünyaya uzanan, dünyayı kavrayan, dünyayı anlayan ve dünyanın geleceğine dönük iddiası olan bir gençlik olmak zorunda. Biz aklımızı kullanarak, akılla geleceğe doğru yolculuğumuzda dünyanın gelişimine ve değişimine yön verecek bir bireyler olmak zorunda ve sorumluluğundayız.
“insanın yüceltilmesine en fazla katkı koyan bir devletiz ve milletiz”
Bugün elinizdeki akıllı teknoloji ürünlerini artık kullanan ve bir başkasının aklıyla üretilenleri tüketen değil, kendi aklımızı kullanarak o ürünleri üreten olmalıyız.
Bunu yapacak azmi, inancı ve heyecanı artık hem sahip olmak, hem de yaşatmak zorundayız. Bir büyük geçmişin temsilcileri, bir büyük medeniyetin taşıyıcılarısınız.
Tarihin her döneminde var olan adalet, hak, vicdanı temsil eden bu düsturlarla bugüne gelen ve inşallah ebediyete kadar olacak olan bir büyük devletin ve milletin fertleri olmak ve bununla bu sorumlulukla her biriniz hayata bakmak zorundasınız. Onun için bu davanın, bu milletin bir ferdi olmak, bu meselenin bir parçası olmak, zaten büyük bir mesuliyet ama aynı zamanda çok büyük bir mazhariyet demektir. Bakın bugün biz Cumhurbaşkanlığımızın önderliğinde dünyada insanlık değerlerini taşıyan, insan olma gereğinin, erdeminin, faziletinin ve ahlakının taşıyıcısı olan bir duruşun temsilcileriyiz. Belki dünyanın en zengin devleti değiliz ama bilin ki insanlık değerleri skalasının en üst düzeyde temsil edilen ve insanın yüceltilmesine en fazla katkı koyan bir devletiz ve milletiz. İnsanlık değerleri yok olur, insanlar ölürken duyarsız kalan, gözünü kapatan, olmamış gibi davranan, sözde uygarlık temsilcileri karşısında bu dünyanın beşten de birden de büyük olduğunu inançla savunan ve bu doğrultuda imanıyla dimdik duran her birisi bunu taşıyan, bu değerleri temsil eden bir milletin fertleriyiz. Bugün bu Onuru taşıyan bu milletin sizlerde gençleri, geleceği ve güvencesisiniz.
“Bu çatılar çoğaldıkça inşallah sizlerin sayıları da çoğalacak”
Her birinizden büyük beklentilerimiz var. Her birinizin taşıdığı ve şüphesiz geleceğe aktaracağı çok büyük sorumlulukları var. Bunun hissederek, bunu bilerek, hayatın geleceğine doğru yol alırken kendinizi, şüphesiz çevrenizi ve bu büyük ülke ve devleti geleceğe taşıma kararlılığı içinde hareket etmelisiniz.
Okumalı, anlamalı ve bununla hayatı ve hayatını yaşamalısınız. Bu büyük ve muazzez dinin ilk emri olan oku emrini kendinizden başlayarak çevrenizi anlamak, doğru okumak ve doğru yorumlamakla mükellefsiniz. “hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? düsturunda bilen olmak ve bildiğini amel etmek zorundasınız. Bilin ki İslam'ın bir hayat nizami olarak ve peygamberimizin sünneti ile bize yaşayarak aktardığı her şey hem bu dünyanın, hem de ebedi âlemin ihyasını ve bir birey olarak insanın mutluluğunu ve huzurunu sağlamak noktasındadır. Bunu kaçırdınız zaman huzursuzluğun, mutsuzluğun ve bugün insanlığın karşı karşıya kaldığı bütün sıkıntıların karşısında ve merkezinde olursunuz. Bugün dünyada yaşanan bütün sıkıntıların temelinde İmanın ve İslam'ın anlaşıl maması ve yaşanmaması gelmektedir. Sizler bunu hem yaşatarak, hem de yaşayarak göstermek zorundasınız ve genç olarak bunun taşıyıcıları ve zenginleştiricileri olacaksınız. Öyle bir gençlik duruş olacak ki; vatanın, milletin, devletin, ezanın, bayrağın, geleceğin tehdidi karşısında imanı ile dimdik sıradağlar gibi duracaksınız. 15 Temmuz’daki gibi tankın, topun, silahın karşısında yenilmez ve aşılmaz sıradağlar gibi duracaksınız. Bunlara dönük en ufak bir tehditte dimdik ayakta kalacak ve hayatın anlamında bu duruşu öne çıkaracaksınız. Bu da hem sizin, hem de sizin gibi arkadaşlarınızın bu çatılarda aldığı, teneffüs ettiği ve soluduğu değerler ile olacak. Onun için biz kalkınmayı da maddi değerde görmüyoruz, zenginliği de maddi eserlerde görmüyoruz. Kalkınmak, bilhassa ve özellikle manevi değerlerle ve insanı insan yapan değerler üzerinde inşa edilmiş bir gelecekle olur, işte sizler bunları taşıyıcısı ve temsilcileri olacaksınız. Bu çatılar çoğaldıkça inşallah sizlerin sayıları da çoğalacak. Ortaokulda hatta ilkokulda, lisede, üniversitede ve genç kimliği ile başladığı her meslekte, her işte adeta parmakla gösterilecek, o değerleri taşıdığı için herkes tarafından takdir edilecek, bir duruşu temsil edeceksiniz. Biz sizlere güveniyoruz, inşallah sizlerle geleceğin daha güzel olacağına inanıyoruz. Diyarbakır'dan Türkiye kadar bu heyecanı taşıyan her birinizin inşallah geleceğin Türkiye’sinde çok hayırlı ve güzel eserler ve hizmetler yapacağınıza inanıyoruz. Bunu sağlamak adına da altyapılarda, çalışmalarda bize düşük işte her işte katkı sağlamaya hazırız. Bugün özellikle sabahı sizlerle başlatmak şöyle genç enerji ile güne başlamak istedik. Hamdolsun onun fazlasıyla da aldık, başkanımızı tebrik ediyorum, yönetimini tebrik ediyorum, hakikatten çok kısa zamanda Diyarbakır'daki TÜGVA’yı başarılı, Türkiye çapında çok önemli bir yere taşıdılar. Ama ben geldiğimden beri söylüyorum yaklaşık 6 oldu geride bıraktığımız zaman. Diyarbakır’ı anlamak, Diyarbakır bilmek ve Diyarbakır’ı hissederek yönetmek gerekir. Bir büyük geçmişi, bir kadim insanlık medeniyet merkezini ve inancımızın aziz ve muazzez bir şehri Diyarbakır’ı konuşuyoruz. Peygamberleriyle, sahabeleriyle, hak aşığı ve hak dostu yatan kişileriyle bir aziz beldeyi konuşuyoruz. 4 kapısına Osmanlı döneminde yapılan kervansarayların yanında her gelen kervanın yolcularının sabah Sur içine girerken abdest alarak girdiği peygamber ve sahabe beldesi Diyarbakır'dan bahsediyoruz. Kimsenin bu büyük gerçeği gizlemesine, gerideki yıllarda yaşandığı gibi olumsuzluklarla örtmesine izin vermeyeceğiz, onun sahibi siz olacaksınız. O üzerindeki perdeyi, çekilen, oluşturulan, yanlış imajı ve değerlendirmeyi bir tarafa atıp Diyarbakır'ın bu güzel yüzünü, bu ışıl ışıl ahlak, medeniyet ve iman yüzünü göstereceksiniz. Onun için Diyarbakır’ı Türkiye'nin ilk beşinde değil, hedefi Türkiye'nin bir olması, inşallah olacağız bu inançla ve bu kararlılıkla. Her biriniz, bu inancı ve ışığı çevrenize yaşayacaksınız, en yakınınızdan başlayarak anlatacaksınız. Tek tek kapıları çalacaksınız, doğruları yaşayarak ve anlatarak doğruları çoğaltacak, yanlışları azaltacaksınız. Çünkü iyinin olduğu yerde kötü gider. İyiler ve iyilikler çoğalırsa kötüler ve kötülükler azalır. Bizim çabamız amacımız bu Allah mahcup etmesin. Hepinizin ve hepimizin muvaffak eylesin. Bir dizi çalışma, bir dizi projeye, bir dizi devam eden değerlendirmemiz var, Onları hızlandıracağız İnşallah buralar yetmeyecek zaten şuanda da yetmiyor öyle anlaşılıyor. Başka çalışmalar, eserler, tesisler inşa edeceğiz. Çünkü bilin ki eserin en önemlisi gönülden gönüle kurulan köprüler, mana boyutunda dostluklar ve ilişkilerdir, kalıcı olan da budur. Hepinizin bahtı, şansı açık olsun. Okullarınız, eğitimleriniz ve bundan sonraki geleceğiniz de farkınız olsun, fark yaratın. Hak edilmeyen hiçbir başarı ve hiç bir kazanılan değer sizde süreklide kalmaz emanettir sırıtır. Baktığın zaman anlaşılır ve taşınması zor olur ama siz onu hak etmişsiniz onu ne kimse sizden alabilir de sizin üzerinize yük gibi kalabilir o sizindir ve emek karşılıksız kalmaz bakın Hayat yolculuğu insana akılla verilen bir imtihandır. Muhasebe akıl üzerinden imanda sorgulanmaktadır. Aklı olmayanın ne yükümlülüğü vardır ne de sorumluluğu vardır. Kuranı Kerim'in en lafzi olarak rabbi âleminin hitapları; ey akıl sahipleri diye başlamaktadır. Akledin, akledeceksiniz akıllınızı kullanacak ona göre hareket edeceksiniz. Çok okuyacağım az uyuyacaksınız, çok düşünecek az konuşacaksınız ve tefekkür edip hayatınızda bunlara uygulayacaksınız, fark böyle hissedilir. Onun için farklı olmak aynı zamanda anlamlı ve değerli olmaktır. Sizlerin bu farkı hissettirmesi çevrenizde bu değerlerin hakkıyla temsil edilmesi de aynı zamanda demektir. Aslında sizler birer temsilcisiniz değerlerinizi ve yaşatmak istediklerinizi taşıyan bir elçisiniz. O mesuliyetle hareket ederseniz gün gelip çevrenizin ve değerinizin çoğaldığını göreceksiniz. Zaten bizim amacımız da bu birleri binler yapmak, binleri yüzbinler yapmak ve herkese ulaşmak, hepinizi sevdiğimizi, güvendiğimizi ve sizlerin geleceğinin İnşallah ülkemiz için daha güzel olacağına kalben inanıyorum. Annelerinize babalarınıza teşekkür ediyoruz böylesi anlamlı çocukları, böylesi gençleri yetiştirdiği için, öğretmenlerinize teşekkür ediyoruz ve en önemlisi bu mesuliyeti hissettiğiniz için bu duruşu sergilediğiniz içinde hepinize şahsen de çok teşekkür ediyorum, Allah yolunuzu açık etsin” dedi.
Konuşmanın ardından Vali Güzeloğlu’na, Vakfın çalışmaları hakkında Mahmut Yağmur tarafından bilgi sunuldu. Ziyaret sonunda Mahmut Yağmur, Vali Güzeloğlu’na Kuran-ı Kerim hediye etti.
