TİC Holding Header
  • USD 32.355
  • EUR 35.537
  • Altın 2325.737
  • BIST 100 8880.09
  • Sağlık

Grip hakkın bilinmesi gerekenler

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Cem Erdurak, griple ilgili özel açıklamalarda bulundu.
Grip hakkın bilinmesi gerekenler
İSTANBUL / İHA - Erdurak, gribin çok eski bir virüs olduğunu, yeni ulaşım imkanları ile çok hızlı yayıldığını belirterek riskli kişilerin kimler olduğunu, korunma yollarını, tedavi sürecini ve grip aşısının etkilerini anlattı.

Hisar Intercontinental Hospital Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Cem Erdurak griple ilgili özel açıklamalarda bulundu. Erdurak, gribin çok eski bir virüs olduğunu, hastalığın ilk tanısını Hipokrat’ın koyduğunu belirterek şunları söyledi; “Grip virüsü özellikle kış mevsimlerinin vazgeçilmez salgınlarıyla kendini göstermektedir. Gribin milattan önce 400’lü yıllara kadar da dayanan bir geçmişi var ve Hipokrat tanısını koymuş ve tanımlamış. Günümüze kadar da birçok salgınla da kendisinden bahsettirmiş. Daha önceki yıllarda seyahatler gemilerle yapılıyordu ve bu salgınların yayılması bu kadar hızlı gerçekleşmiyordu. Günümüzde ulaşımın çok rahat olması, havayolu taşımacılığının sadece internetten ya da telefondan yapacağımız rezervasyonuna kadar yakın olması nedeniyle kıtalararasına bir gün gibi kısa bir süre içinde bir çok virüsle enfekte olmuş kişi bir ülkeden diğer ülkeye çok rahatlıkla gidebiliyor. Bu da visüsün bir anda yayılmasına sebep oluyor. Özellikle buna biz pandemi diyoruz. Virüsün Asya’da çıkıp Türkiye’ye hatta Türkiye’den de Avrupa’ya yayılması 48 saat gibi kısa bir sürede olabiliyor”

Gripten korunma yollarını açıklayan Erdurak, “Bu tarz bir durumu milattan önce 400’lü yıllara dayanan bir geçmişini bildiğimize göre nasıl korunmalıyız ve neler yapmalıyız. Özellikle şunu söyleyebilirim; bu bir virüs enfeksiyonu yani latincesiyle influenza virüsü. İnfluenza virüsünün tedavisi sadece ‘semptomatik’ dediğimiz destek tedavi. Özellikle sağlıklı kişilerde görülüyor. Sağlıklı kişilerden kastım çocuk, orta yaş grubu ya da erişkin ve yaşlı grup da olabilir. Normal hayatını idame ettiren sağlıklı kişilerde, sadece destek tedavisi yeterlidir. Benim önerim, burada en önemlisi yüksek doz C vitaminidir. Yüksek doz C vitaminini de bulabileceğiniz en güzel şey yakınımızdaki mandalina, portakal, greyfurt, havuç ve nar. Bunlar için de özellikle nar ve portakal karışımı antioksidan etkisi yüksek C vitamini nedeniyle ciddi koruyuculuğu var. En ufak bir halsizlik, bir burun akıntısı veya kas ağrısı hissettiğiniz zaman günde iki defa tok karnınıza aldığınız takdirde, ciddi anlamda koruyucu, bağışıklık için de destekleyici etkisi var” dedi.

Gripte antibiyotiğin yerinin olmadığını vurgulayan Erdurak, “Bunun dışında hastalığa yakalandığımız dönemlerde özellikle ateş, kırgınlık, halsizlik, kas ağrıları, kramp tarzı olur genelde ve ateş çok fazla yüksek seyretmez. Ateş genelde yükseldi yükselecek şeklinde olur. Burun akıntısı ön plandadır. Gözlerde sulanma yapabilir. Hapşırmalar da seyreder. Bunu hissettiğimiz anda, nar portakal karışımını yapıyoruz. Onun dışında hepimizin bildiği psödoefedrin içeren basit antigribal ilaçlar birkaç tane daha destek madde içeren ve antiiskemik içeren ilaçları aldığımız takdirde bu semptomlar büyük oranda azalmaya başlıyor. Bunun üzerine Bazen bakteri enfeksiyonları da eklenebiliyor. O tarz bir durumda belirtiler daha da ağırlaşabilir. Ateşin artması sekresyon dediğimiz burun salgıları ve ağızdan gelen salgılar renklenip sarı yeşil renge dönebiliyor. Böyle bir durumda mutlaka doktora başvurulmasını gerekir. Çünkü antibiyotik kullanımı söz konusu olabilir. Ama virüs enfeksiyonlarında özellikle gripte antibiyotiğin yeri kesinlikle yok. En fazla dikkat edebileceğimiz şey de beslenme tarzımız” ifadelerini kullandı.

Hastalıktan en çok korunması gerekenlerle ilgili Op. Dr. Cem Erdurak, “Bu konuda öncelikle kimler dikkat etmeli diye soracak olursak çocuk yaş grubu ve yaşlılar bizim için önemli, bunun dışında immünsüpresif dediğimiz kanser tedavisi alan hastalar ya da bağışıklık sistemi baskılanmış gruptaki hastalar çok önemli. Bu hastalarla özellikle yakın izlem ve yakın tedavi önemli” dedi.

Op. Dr. Cem Erdurak, grip aşısıyla ilgili “Özellikle grip aşısı, koruyuculuğu olan bir aşı. Yalnız grip virüsü olan inflüenzanın en büyük özelliği sürekli kendini yeniliyor olması. O yüzden yıl içinde bir iki defa salgın yapabiliyor. Ertesi sene farklı bir mutasyon dediğimiz değişim geçirdikleri için virülansı farklı bir şekilde enfekte ettiğinden dolayı ve biz daha önce bunu geçirmediysek direk hastalığa yakalanıyoruz. Yani aşının diğer seneye bir koruyuculuğu yok. Her sene tekrarlanması gerekiyor. Peki, kimlere yapalım bu aşıyı sorusuna özellikle 65 yaş üzerindeki kişiler, astım hastaları, bağışıklık sistemi baskılanmış çocuklar, erişkinler, kronik obstrüktif akciğer hastalığı dediğimiz akciğer hastalığı olan insanlar mutlaka bu aşıyı rutin yaptırmaları gereklidir. Sağlıklı insanlara tavsiye ediyor musunuz sorusuna, benim bu konuda kişisel görüşüm sıhhatli insanların aşı yaptırmasını gerekli bulmuyorum. Ama sağlıklı kişiler; askeri kışlalarda görev yapıyorsa ya da toplu alışveriş merkezi tarzı yerlerde görev yapıyorsa, sürekli kapalı devre klima sistemine maruz kalarak çalışan kişilerse ya da metrobüs veya otobüs kullanan bir şoför gibi günde binlerce insanla temas halindeyse bu gruptaki insanlara da aşıyı tavsiye ediyorum” ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın