TİC Holding Header
  • USD 32.347
  • EUR 35.13
  • Altın 2308.449
  • BIST 100 8880.09
  • Asayiş

Turgut Kazan Odatv soruşturmasında şüpheli olarak ifade verdi

Odatv soruşturmasında, Ergenekon örgütü üyesi olduğu iddiasıyla İstanbul Barosu eski Başkanı Turgut Kazan, şüpheli sıfatıyla ifade verdi.
Turgut Kazan Odatv soruşturmasında şüpheli olarak ifade verdi
İSTANBUL / İHA - Kazan, adliye çıkışında yaptığı açıklamada “Benim Selahattin Demirtaş’la görüşmem birileri tarafından şüpheli bulunarak Ergenekon örgütü üyeliği suçlamasıyla bir soruşturma başlatılmış” dedi.

İstanbul Barosu eski başkanı Turgut Kazan, Odatv soruşturmasında “Ergenekon şüphelisi” sıfatıyla savcı Mesut Erdinç Bayhan’a ifade verdi. Sabah saatlerinde Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelen Kazan, savcı Bayhan’a yaklaşık 1 saat ifade verdi.

Adliye çıkışında basın açıklaması yapan Kazan, Ergenekon şüphelisi olarak ifade verdiğini söyledi. Kazan, “Bir tarihlerin kahraman savcılarıyla kahraman polislerinin başlattığı yeni bir Ergenekon suçlamasının ve soruşturmasının şüphelisi olarak ifade verdim. Benim Selahattin Demirtaş’la görüşmem birileri tarafından şüpheli bulunarak Ergenekon örgütü üyeliği suçlamasıyla bir soruşturma başlatılmış” dedi.

“AYNI GÜN DEMİRTAŞ, BAHÇELİ VE BAYKAL’A RAPOR SUNDUM”
Selahattin Demirtaş’la görüşmesinin o tarihlerde eleştiri konusu olduğunu kaydeden Kazan, “Herhalde o tarihlerde Demirtaş’la görüşmek tu kaka bir şeydi. Ben İlhan Cihaner müdafi olarak Erzincan ve Erzurum’da nasıl pislikler yaşandığını parlamentoda grubu bulunan muhalefet parti liderlerine anlattım. Aynı gün Demirtaş, Bahçeli ve Baykal’la görüştüm. Bir rapor sunup sorularını cevapladım. Kendilerini aydınlatmaya çalıştım. Yani Türkiye’de özel yetkili mahkemeler eli ile nasıl bir pislik sürdürüldüğünü anlattım. Tabi buna Zekeriya Öz başta olmak üzere bütün o takım, şiddet ve düşmanlık duygusuyla yaklaşmıştı” dedi.

“ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER BİRER SUÇ ÖRGÜTÜYDÜ”
O dönem İlhan Cihaner müdafiliğini üstlenmenin bir çeşit İlhan Cihaner’in özel yetkilide yargılanmasını engellemek sayıldığını öne süren Kazan, “Ben özel yetkili mahkemeleri zaten birer suç örgütü sayıyordum. Onların en kahraman olduğu günlerde de mahkeme değil suç örgütü olduklarını söylüyordum. Şimdi de ifademde bu polislerin, savcıların Zekeriya Öz ve Cihan Kansız başta olmak üzere bütün dinleme ve takip kararı veren tek tek isimlerini verdiğim yargıçların aslında bir yargıç yada mahkeme olmadıklarını Türk Ceza Yasası’nın 220’inci maddesi anlamında suç örgütü olduklarını söyledim” diye konuştu.

“DİNLEME VE TAKİP SONUCU ELDE EDİLEN VERİLER DOSYAYA KONULMAMIŞ”
Hakkında çıkarılan dilme ve takip kararlarının ardından elde edilen verilerin dosyaya konulmadığını belirten Kazan, “Bu suç örgütlerinin beni dinlerken ve takip ederken hem suç işlediklerini hem de dinleme ve takip sonucu verileri kendilerine sakladıklarını dosyaya koymayıp başka yerlerde kullanmak için saklamışlar. Dolayısıyla Türk Ceza Yasası’nın 132’inci maddesinden 138’inci maddesine kadar bütün maddelerini ihlal ettiklerini söyledim” ifadelerini kullandı.

Kazan, “Bana eğer kovuşturmaya yer olmadığı kararı verecekseniz bunu yapan polis, savcı, yargıçların bir suç örgütü oluşturduğunu, o suç örgütünün yaptığı işlemlerin hukuka uygun sayılamayacağını vurgulayarak kovuşturmaya yer olmadığı kararı verin. Ben onların nasıl bir pislik olduğunu aleni duruşmada ispatlayacağım dedim” diye konuştu.
Yorum Yazın