TİC Holding Header
  • USD 32.374
  • EUR 35.028
  • Altın 2324.57
  • BIST 100 9129.19
  • Sağlık

Böbrek taşının 30’lu yaşlarda görülme oranı yüksek

Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Kenan Yalçın, 'Sıklıkla taş oluşma 20-50 yaşları arasında görülürken, en sık görüldüğü yaş grubu 30'lu yaşlardır' dedi.
Böbrek taşının 30’lu yaşlarda görülme oranı yüksek
İHA - Sık karşılaşılan sağlık problemlerinin başında gelen böbrek taşları, idrarda çözülemeyen ve atılamayan kristallerin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Yaşam kalitesini düşüren bu hastalığın kesin sebebi bilinmemekle birlikte beslenme alışkanlıklarındaki değişikliklere, az sıvı alımına ve hareketsiz yaşam tarzına bağlı olduğu düşünülüyor. Medikalpark Tokat Hastanesi Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Kenan Yalçın, erkeklerin kadınlara göre 3 kat daha fazla risk altında olduğunu ifade ederek, “Sıklıkla taş oluşma 20-50 yaşları arasında görülürken, en sık görüldüğü yaş grubu 30'lu yaşlardır. Taşı oluşturan risk faktörleri arasında idrar yolu enfeksiyonu, böbrekteki yapısal bozukluklar, böbrek hastalığı olanlar, beslenme alışkanlıkları, yetersiz sıvı alımı, sıcak iklim kuşağında yaşamak, bazı ilaçlar, bazı bağırsak hastalıkları, genetik faktörler, geçirilmiş bağırsak ameliyatları, metabolik hastalıklar yer almaktadır" şeklinde konuştu.

Böbrek taşları ve idrar yollarının ürolojik hastalıklar içinde yüzyıllardır en ağrılı hastalık olduğunu ifade eden Yalçın, “Bilinen en güçlü ve en güvenli taş kırma cihazımızla yapılan işlemler kanamasızdır, hastaya hiçbir zarar vermez ve işlem sonu ağrı yok denecek kadar azdır. Lazerin bir diğer üstünlüğü de diğer yöntemlere göre taş çok daha küçük parçalara ayrılır, adeta toz haline gelir. Ucu her yöne yönlendirilebilen çok ince bir aletle (Flexible URS) idrar kanalından böbreğin içine girip lazer ile taş kırma yöntemi, hasta sağlığı açısından en güvenli ve en az travmatik yöntemdir. Hasta aynı gün ya da bir gün sonra taburcu edilerek normal yaşantısına dönmektedir. Hastanemizde böbrek, idrar kanalı ve idrar kesesindeki taşların ameliyatları holmium laser ile ağrısız, kanamasız, başarılı bir şekilde yapılabilmektedir” diye konuştu.
Yorum Yazın