TİC Holding Header
  • USD 32.331
  • EUR 35.067
  • Altın 2285.263
  • BIST 100 8880.09
  • Siyaset

Türkiye'nin kendisine dönmesi lazım

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye'nin ekseni bellidir.
Türkiye'nin kendisine dönmesi lazım
AA - Türkiye'nin kendisine dönmesi lazım. Dünyanın her yeriyle eş zamanlı olarak irtibat kurabilen, doğuyla da batıyla da ilişkilerini sürdürebilen dünyadaki tek ülkeyiz dedi.

Kurtulmuş, Türkiye için uzun ve zor bir süreç olan 15 Temmuz gecesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, yüzünde en ufak bir tereddüt, bir çekinme emaresi olmadan, büyük bir kararlılıkla, işinin başında olan bir başkomutan edasıyla "meydanlara çıkın, darbe girişimine karşı çıkın" yönünde yaptığı çağrının, dönüm noktası olduğunu belirtti.

Erdoğan'ın büyük bir kahramanlık ve cesaret örneği sergilediğine işaret eden Kurtulmuş, "Vatandaş olarak söylüyorum, o cesaret ve kararlılık Türkiye’de çok şeyin değişmesine vesile olmuştur." ifadesini kullandı.

Bu teşebbüsün dış bağlantılarının titizlikte araştırılacağını vurgulayan Kurtulmuş, Türkiye'nin, bu soruşturmanın sonuna kadar gideceğinin altını çizdi. Hangi sonuç ortaya çıkarsa onu da kamuoyuyla paylaşacaklarını belirten Kurtulmuş, tereddütlerin, şüphelerin ortadan kalkmasını sağlayacak en önemli meselenin, bir an evvel Fetullah Gülen'in iadesi olduğuna dikkati çekti.

'Terör örgütüyle irtibatı olmayan hiç kimsenin endişeye kapılmasına gerek yok'
Kurtulmuş, darbe girişimiyle ilgili yurt dışında ise Türkiye'ye karşı bir algı operasyonu oluşturulmaya çalışıldığını kaydetti.
Batı medyasında "Kurunun yanında yaş da yanacak" endişesinin gündeme getirildiğinin hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu terör örgütüyle irtibatı olmayan hiç kimsenin endişeye kapılmasına gerek yok. Bu terör örgütü ile irtibatlı, bir şekilde ilişkili olan herkes yargının önüne gelecek. Ama bunu yaparken asla adaletten şaşmayacağız. Yani kurunun yanında yaş yanmaması için olağanüstü titizlikle gayret edeceğiz. Bundan herkesin emin olması lazım."

"FETÖ ile mücadele konusunda AK Parti'de bir tasfiye yapılacak mı?" sorusuna Kurtulmuş, "Uzun yıllar AK Parti teşkilatının içinde bu gruba mensup insanlar, hatta milletvekili ve bakanlar vardı. Maalesef ciddi müsamahalar da gördüler. Bunlar bundan sonra da değerlendirilir, nasıl devletin her yerinden temizleniyorsa, tabii ki AK Parti’de de gereken şey yapılır." karşılığını verdi.

'Türkiye'nin ekseni bellidir'
"Balyoz, Ergenekon davalarında FETÖ, ağırlıklı olarak 'Avrasyacı' diye nitelendirebileceğimiz damarı tasfiye etmişti. Şimdi bu darbe girişiminde bulunanların çoğunlukla NATO'da görev yaptıkları ya da NATO bağlantılı subaylar olduğu görülüyor. 'Acaba stratejik bir rota değişikliği mi oluyor? Avrasyacı bir istikamete doğru mu gidiyoruz?" şeklindeki soruya Kurtulmuş şu karşılığı verdi:
"Geçmiş dönemde de 'eksen kayması' diyorlardı. Türkiye'nin ekseni bellidir. Türkiye'nin kendisine dönmesi lazım. AB üyeliğine adayız, NATO üyesiyiz, İslam İşbirliği Teşkilatı üyesiyiz, Türk Cumhuriyetlerinin bir parçasıyız, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı üzerinden Rusya'yla kurumsal bir ortaklığımız var, Ortadoğu'nun bir parçasıyız. Dünyanın her yeriyle eş zamanlı olarak irtibat kurabilen, doğuyla da batıyla da ilişkilerini sürdürebilen dünyadaki tek ülkeyiz. Bunun kıymetini bilelim. Biz kategorik olarak kimseye düşman değiliz ama bize düşmanlık yapanların düşmanlığını da seyretmeyiz."

Darbe girişimine karşı siyasi partiler arasında da birlik ruhunun oluştuğuna dikkati çeken Kurtulmuş, diyalog ortamının devam edeceğini ve kendilerinin diyaloğun artırılması için gayret göstereceklerini bildirdi.

Büyük Ortadoğu Projesi'nin asıl hedefi Türkiye'dir
24’üncü Memur-Sen Başkanlar kurulu The Green Park Hotelde gerçekleştirildi. Memur-Sen Başkanlar kuruluna Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş katıldı.

Programda konuşan Kurtulmuş, “15 Temmuz sadece darbe girişimi değil, Türkiye’nin gidişatını değiştirmeye çalışan bir girişimdi. Türkiye’yi çok büyük badireler içerisine sokarak, iddiasız bir ülke haline getirme teşebbüsüydü. Bu sadece darbe teşebbüsü değil, Türkiye’yi siyasi kaosa sokmak üzere harekete geçirilen hain bir operasyondu. Arkasından da Türkiye’yi bir iç savaşa sürüklemek, Türkiye’yi bir Irak’a, Suriye’ye çevirmek niyetleri vardı. 15 Temmuz darbe girişiminin, bundan öncekilerinden en önemli farkı budur” şeklinde konuştu.

“Çok büyük bir badireyi atlattık” diyen Kurtulmuş şöyle devam etti:
“Bu süreçte milletimizin çok büyük katkısı oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın en ufak tereddüt göstermeden, şecaatle hareket etmesi ve telefon bağlantısıyla milletimize çağrıda bulunması ve milletimizin sokağa dökülmesi oyunu bozdu. Memur-Sen camiasını, bu çağrıya ilk olarak uyduğu ve millletimizin sokağa dökülmesinde öncülük ettiği için canı gönülden kutluyorum. Milletimizin kararlı tutumu olmasaydı belki bugün bu toplantıyı yapıyor olmayacaktık. Bu darbe girişimi, diğerlerinden çok daha farklı, çok daha acımasız, çok daha hain bir darbeydi. Ama şunun ifade etmek isterim, darbeciler bu darbeyle ne yapmak istedilerse şuan tam tersi aleyhlerinde işliyor."

Türkiye’nin siyasi tarihinin bir tarafının darbe tarihi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Bunu sorgulamamız gerekiyor. Neden bu kadar darbe oluyor, bu darbelerin amacı nedir? Türkiye, sıradan bir ülke değil. Türkiye büyük bir medeniyetin, bakiyesi olan bir millete ev sahipliği yapıyor. Bir asır önce yarım kalmış hesap hala devam ediyor. Burada milletimizin arasına suni sınırlar çizmeye çalışanlar ne yaparlarsa yapsınlar, emellerine ulaşamayacaklar. Büyük Ortadoğu Projesi diye gündeme aldıkları proje, en az 25-30 yıldır uyguladıkları bir projedir. Uzun zamandır söylüyoruz, bu projenin asıl hedefi Türkiye’dir, Osmanlı bakiyesi olan bir millettir. Suriye’deki iç savaşın sebebi budur, Yemen’in bölünme sebebi budur. Libya’nın parçalanmasının da sebebi budur. Bu bölgede Türkleri, Kürtleri, Arapları, Farisileri birbirine çatıştırma niyetinin sebebi budur. Bölgede sünni-şii ayrımcılığı başlatılmasının da sebebi budur. Türkiye, güçlü bir medeniyete öncülük etmesin, kendi içinde çekişmeli bir hale bürünsün denerek böyle bir girişimde bulunuyorlar” diye konuştu.

"Birtakım uygulamalarla milletin önü kesilmeye, ‘yerinizi bilin, tarlanızda çalışın’ mesajı verilmek istenmiştir"
28 Şubat darbe sürecine de Memur-Sen’in direndiğini hatırlatan Kurtulmuş, “Bu darbeye de direnen bir Memur-Sen vardı. 28 Şubat darbesinin ana amacı da diğerleriyle aynısıdır. Türkiye, milli kimliği üzerinden bir bağımsızlık kazanmasın. O zamanki darbenin komutanlarından kudretli bir general, yazdığı bir makalede şöye diyordu: ’Türkiye, rotasını değiştiriyor. Türkiye Ortadoğu’da İsraille müttefik olduğu politikasını değiştiriyor. Türkiye kendi başına bir güç merkezi olma yoluna gidiyor. Bunun engellenmesi için uyarılar yapıldı. Bu uyarıların başlangıcı da 28 Şubat’dır” diyor. İmam Hatip okullarının kapatılması, başörtüsünün yasaklanması gibi meseleler tamamıyla sembolik meselelerdir. Türkiye’de bu tür uygulamalar ve yasaklamalarla büyük bir toplum mühendisliği yapılmıştır. Ezan bir zaman Türkçeleştirilmiş, ’Tanrı uludur, Tanrı uludur’ diye millete ezan diye bir hikaye okutulmuştur. Bu tür uygulamalarla milletin önü kesilmeye, ‘yerinizi bilin, tarlanızda çalışın’ mesajı verilmek istenmiştir” ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, “Memur-Sen teşkilatı ilk günden bu yana alanlarda. Milletimiz topyekun meydanlarda. Meydanlarda kalan herkese teşekkür ediyorum. Şehitlerimize de Allah’tan rahmet dilerim. Benim herkese çağrım şudur, Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’dan yeni bir talimat gelene kadar, alanları boş bırakmayın” dedi.
Yorum Yazın