ABD'nin bize olan tepkisinin sebebinin hangisi olduğunu tartışıyor herkes. Tutuklamalar sadece kılıf. Sebep belli; ABD'nin, Suriye'de yoluna taş koyduk.

Şu an dış ilişkiler tam olması gerektiği gibi özellikle de Ortadoğu politikasında çok yerinde hareket ediyoruz. 

Biz ; "BANA NE AMERİKA'DAN !" diyoruz. Biz buyuz!

Türkiye; şu anki politikasında geri adım atıp ABD'nin güdümüne girmedikçe ABD daha da hırçınlaşabilir, ekonomide derin oynamalar olabilir ve Türkiye'nin uluslararası kapsamda, bazı yerlerde bulunan üyeliği askıya alınabilir.

Vız gelir, biz doğru olanı yapıyoruz!
İdlib ile alakalı bizi çok zor durumlar bekliyor. Bölge içinde; eski adı ile 'El-Kaide', şimdiki adı ile 'HTŞ' örgütü bulunup birden fazla kolları ve 20 bin civarında militanı var. Bunlarla çatışmaya girip girmemek noktasında en doğru harekette bulunmalıyız.

HTŞ(Heyet-i Tahriru Şam) onlarca bileşenden oluşuyor. Türkiye'nin bu durumda görevi; bu bileşenlerin ÖSO(Özgür Suriye Ordusu) katılımını sağlamak. Böylece hem Müslüman kanı akmamış olacak, hem de HTŞ'liler legal bir pozisyona çekilmiş olacak. Rejim uçakları İdlib'i sürekli vurmaya devam edecektir. Pyd koridorunu, İdlib'i kontrol altına alarak kesmemizle birlikte halkının refahını da sağlamalıyız. Biz pek çok yerden tepki alacağız, hazırlıklı olalım. 

Diğer yandan Rusya ilişkilerimizde çok dikkatli olmalıyız. Bölgede kafasının estiği yeri vurup kıran bir Rejim ve Sürekli Rejimle birlikte hareket eden bir Rusya söz konusu. 

Tarih boyunca bize zaten kafirin bir faydası, yardımı olmamıştır. Stratejist davranarak düşmanın düşmanını kullanıp meselelerimizi halletmemiz gerekiyor. Kafiri dost bilip de tamamen asla güven duymamak en birinci maddemiz olmalıdır.

Şu son durumlar; amaçlarımızdan biri olan İSLAM BİRLİĞİ hareketi için islamla şereflenmiş ülkeler ile sıkı görüşmeler başlatmak için müthiş bir zamanlama! 

Oklarımız yaydan çıktı ve bu dik duruşumuzu asla bozmamamız gerekmektedir. 

DİK DUR TÜRKİYE!!!