ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı ve danışmanı Jared Kushner'in son dönemlerde Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a yaptığı ziyaretleri söz konusu idi, sebebi şimdi belli oldu. Bu Ortadoğu Barış Planı genel kapsamda korkarım ki Siyonizmin Yeni Dünya Düzeni (New World Order) ile alakalı kirli bir planı! Bu planın detay maddelerinden biri de İsrail'in bölgedeki hareket alanını rahatlatıp genişletmek. 

Siyonizm; Müslüman ülkeler sınıfında olan Arabistan'ı, Ortadoğu politikalarının tam ortasına sokarak ideallerini daha kolay uygulamayı amaçlıyor. Bu bir nevi 1916'lı yıllarda İngiliz casusu Lawrence'ın, Arapları Osmanlı Devletine karşı kışkırtması durumuna benziyor. Ama bir casus bile Arabistan üzerindeki stratejilerin, bu kadar kolay tutmasına hatta Arapların hedeflenenden daha fazla gaddarlaşmasına çok şaşırmıstır. 

Bu noktada Sultan 2. Abdülhamid'in şu sözüne değinmek istiyorum; "Tarih değil, hatalar tekerrür ediyor." Biz; İslam Birliği'nin kurulmayıp birlikteliğin inşa edilemediği bu dünyada, her geçen gün daha da dağıldık, dağılıyoruz! 

Günümüzde ise görüyorsunuz ki casusa gerek yok. Kendi içimizdekiler bunu daha acı bir şekilde gerçekleştiriyor. Hepsi birer Arabistan'da Lawrence'ın planlarına itina ile yardım eden Mekke Emiri Hüseyin gibi...

Çanakkale'de Türklerle omuz omuza düşmana karşı savaşan, can veren Araplar; artık tamamen tanınmaz bir halde. Kuruluşu itibarıyla da İngiliz vaatleriyle yol alan Suudi Arabistan, Siyonizm maşası olmaya son sürat devam ediyor. 

Hatırlarsınız ki geçtiğimiz günlerde de Ilımlı İslam adımı, ardından Muhammed bin Salman tarafından yönetilen Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu kapsamında; prens, bakan ve çok sayıda eski bakan tutuklanmıştı. Kendilerine ayak bağı olacak ne kadar etken varsa hepsini ortadan tek tek kaldırıyorlar. 

Bu ateş topunun merkezinde Ümmet var. Müdahale şart!
 
Son zamanlarda Türkiye'nin, ABD ile yeniden ilişkilerini olumlu manada düzeltmesi de kabul edilebilir bir durum değildir. Neden İslam ülkeleri ile temasları arttırmadık? Neden İslam Birliği için mücadele etmedik? Bir yapıyoruz ama ardından bin yıkıyoruz.

ABD, Ortadoğu'ya gözünü dikmiş 100 ya da 200 yıllık Siyonist planları uygularken, biz ne yapıyoruz? Bunları görmüyor muyuz? Bu Ortadoğu Barış Planı adı altında kim bilir ne kirli işler dönecek. Bu durumlara derhal müdahale etmeliyiz. Ortadoğu barışının tesisi Siyonizme mi kaldı? CFR (Dış İlişkiler Konseyi)'ne mi kaldı?

Siyonist yapı, Trileteral Komisyona mı kaldı? Kirli örümcek ağı Bilderberg'e mi kaldı?  Gerçekleşen bu tarz durumlar, ümmeti tehlikeye atacak projelerdir. Ümmetin umudu ise Türkiye'dir.
  
ABD ve Suudi Arabistan güdümlü bu Ortadoğu Barış Planı adlı süreci kesmek için harekete geçmeliyiz.  

Sessiz kalma Türkiye!