AK Parti'li kardeşim, gel!
MHP'li kardeşim, gel!
BBP'li kardeşim, gel!
CHP'li kardeşim, gel!
Kürt kardeşim, gel!
Türk kardeşim, gel!
Laz kardeşim, gel!
Çerkes kardeşim, gel! 
Arap kardeşim, gel! 
Biz; hepimiz Bir Milletiz!
Biz; Ümmet-i Muhammed'iz!
Biz; Kardeşiz!

Birbirimize düşerek, şerre zafer kahkahaları attırmayalım. Üzerimize düşenleri tüm benliğimizle, Tarafça değil; İslâmca ifa edelim. Yanlışın peşi sıra düşüp de sahih meseleleri ezip helak olmayalım.

Türkiye ve Ümmet; zor, ama çok zor dönemlerden geçiyor. Bu dönemleri olması gerektiği gibi hayrımıza atlatabilmek için sarılacağımız şey; Birliktelik!

Birbirimize sırt dönerek, dışlayarak, hor görerek, ezmeye çalışarak, basamak yaparak, riyakarlık ederek, fitne fesada meylederek; bu mübarek dava yolunu kirletmiş oluruz.

Birlik olup, aynı pencereden; İman Penceresinden bakmamız şarttır! Dünyanın her yerinde bulunan kardeşlerimize daha güçlü sahip çıkabilmek için önce kendi içimizde sıkıca kenetlenmemiz şarttır! Ve en yüce emelimiz; İslâm Birliği şarttır! Adil düzen şarttır!

Ne söylemiş Seyyid Kutub; Irkçılığa değil, Taassuba değil, Toprağa değil, Bayrağa değil, Menfaate değil, Ganimete değil, Allah'a Davet Et!

Kelime-i Şehadet getirmeyi bilmek yetmez, 'İnanıyorum, Müslümanım' demek yetmez, hepsinin hakkını vermek gerek. Şuurlu Müslüman olmak zorundayız! Cihad etmek ve Ümmet olmak zorundayız! Kurtuluş; İman ve Cihad'tır.

Bir yanlış var ise 'ben yapmadım, yapan sorumludur' zihniyetinde olmak; Cihad ve Ümmet olabilme kavramlarına son derece terstir, yakıcıdır. Yolda bir taş var ise bu taşı, her kul kaldırmakla yükümlüdür. Bu da bir çeşit cihadtır. Şükürler olsun bize böylesine güzel farzlar kılan Rabbimize...

Batılı savunur hale gelmek, ne derin bir bataklıktır ki çektikçe çeker insanı.. Yanlışa yanlış deyip, düzeltme yoluna gidelim. İnsanları ayrıştırmaya, isyana sürüklemeyelim.

Bir olalım! Birlik olalım! Millet olalım!

"Sizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar, kurtuluşa erenlerdir." (Âl-i İmrân/104)