• Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tribünde seyirci değil, garantörüz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iki devletlik veya siyasi eşitliği barındırmayan bir antlaşmaya sıcak bakmalarının mümkün olmadığını vurguladı.
LEFKOŞA / İHA - Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile düzenledikleri ortak basın toplantısında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, Türkiye’nin tribünde seyirci değil garantör ülke olduğunu vurgulayarak, ellerinin her zaman Kuzey Kıbrıs’ın üzerinde olduğunu ve her zaman söyleyecek sözlerinin bulunduğunu söyledi.

“TRİBÜNDE SEYİRCİ DEĞİL, GARANTÖRÜZ”
Basın toplantısında Kıbrıs Rum yönetiminin Türkiye’den, Kıbrıs sorununa çözüm bulma konusunda devamlı beklenti içerisinde olmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Erdoğan, "Biz tribünde bir seyirci değiliz adı üzerinde garantör ülkeyiz. Garantör ülke olduğumuza göre Kuzey Kıbrıs’taki gelişmelerle ilgili her zaman elimiz Kuzey Kıbrıs’ın üzerindedir ve buraya yönelik söyleyecek sözlerimiz her zaman vardır ve bundan sonra da olacaktır" cevabını verdi.

İki devletliği veya siyasi eşitliği içermeyen bir antlaşmaya sıcak bakmalarının mümkün olmadığını kaydeden Erdoğan, “Siz bizim arkamızdan gelin, biz sizin önünüzden gidelim.’ Böyle bir şeyi bize kimsenin dayatmaya hakkı yoktur. Böyle bir şeyi de kabul etmek asla mümkün değildir” dedi.

Erdoğan, KKTC’nin gün geçtikçe güçlenmekte olduğunun da altını çizerek, “Yeter ki Kuzey Kıbrıs’taki kardeşlerim bu noktadaki güçlerini, birlik beraberlik içerisinde yürütsün. Kendi içerisinde çok basit çelişkilerle bir yara almasın” diye konuştu.

“BANA BÖYLE BİR MEKTUP ULAŞMADI”
Basında yer alan Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos aracılığıyla, Cumhurbaşkanlığı devir teslim töreninde kendisine kutlama mesajı gönderdiği ve “sürece daha etkin katılmasını talep ettiği” yönündeki haberlerle ilgili sorular üzerine Erdoğan, “Bana böyle bir mektup ulaşmadı” dedi.

RUHBAN OKULU
İstanbul’da verdiği teoloji eğitiminin türü nedeniyle Rum Ortodoks Ruhban Okulu olarak bilinen Rum Ortodoks Okulu’nun açılmasının gündemde olup olmadığının sorulması üzerine ise Erdoğan, Rum, Ermeni ve Musevi vakıflarına ait gayrı menkuller için bugüne kadar Türkiye devletinin 2.5 milyar dolar ödeme yaptığını, Ruhban Okulu’nu da teslim ettiklerini ancak bunun karşılığında Atina’daki iki caminin tadilatının yapımına müsaade edilmesini talep ettiklerini, aradan iki yıl geçmiş olmasına rağmen herhangi bir gelişme yaşanmadığını söyledi. Batı Trakya’da Baş Müftü’nün söz konusu bölge halkı tarafından seçilmesi için düzenleme yapılmasını da talep ettiklerini, ancak bunun da yerine getirilmediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ruhban Okulu’nu açmak zor değil ama bir de siz sözünüzde durun, siz hep ver ağacının altında bulundunuz orada büyüyorsunuz. Sizde hiç al yok” dedi.

RUM YÖNETİMİNİN TÜRKİYE’Yİ MUHATAP GÖRMESİ
Bir gazetecinin Kıbrıs Rum yönetiminin her zaman Türkiye’yi muhatap olarak gösterdiğine işaret etmesi üzerine Erdoğan, “Acaba Rum yönetimi kendi sorunlarını hep kendisi mi yürütüyor? Yunanistan’dan hiç işaret almıyor mu? Yunanistan’la hiç görüşmüyor mu? Amerika’yla, Almanya’yla hiç diyaloğu yok mu? Güney Rum yönetimi ile ilgili bize konuşan ya Almanya’dır ya Amerika’dır. Ya Almanya’nın, ya da Amerika’nın Dışişleri bakanıdır. Onlar bizimle gelip görüşüyorlar bu konuları” dedi. Sıkıntının yabancı ülkelerin Dışişleri ve Başbakanlarının kuzeye gelmemesinden kaynaklandığını anlatan Erdoğan, “Bize geliyorlar. Sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Biz onlara Gidin Kuzey Kıbrıs’ı ziyaret edin, Kuzey Kıbrıs’la görüşün diyoruz” diye konuştu.

Yabancı ülke yetkililerinin KKTC yetkilileri ile ara bölgede görüşmede ısrarcı olmasına da değinen Erdoğan, “Bir temasını Kuzey Kıbrıs’ta yap diğerini ise Güney Kıbrıs’ta yap. Niye ara bölge? Ne işe yarıyor bu ara bölge? Bu güne kadar hiçbir işe yaramadı. Temennim bundan sonra yarasın” ifadelerini kullandı.

“DOĞAL GAZDA TÜM KIBRISLILARIN HAKKI VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ada’nın Güney kıyısının açıklarında keşfedilen doğal gaz kaynaklarıyla ilgili olarak, “Bu bölgede çıkacak doğal gaz, petrol ne olursa olsun, tüm Kıbrıslıların burada hakkı vardır… Bu uluslararası kuraldır. Dolayısıyla gereği neyse, gereği için Barbaros da çalışır” dedi.
Yorum Yazın