TİC Holding Header
  • USD 32.428
  • EUR 35.064
  • Altın 2326.442
  • BIST 100 8880.09
  • Eğitim

Türkiye’de Eğitimli Sosyal Girişimcilik geliştirilmeli

Shell Enerji A. Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Harvard Üniversitesi Kıdemli İleri Liderlik Akademi Üyesi Nusret Cömert,
Türkiye’de Eğitimli Sosyal Girişimcilik geliştirilmeli

Türkiye’de toplumda etki ve dönüşüm yaratacak girişimciliğin ve sosyal girişimciliğin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Üniversitelerde sosyal girişimcilik konusunun eğitim programına alınmasını isteyen Cömert, bununla ilgili bir bakanlık bile kurulabileceğini belirtti.

Türkiye’de sosyal girişimciliğin kültürümüzde, gelenek ve göreneklerimizde olduğunu ifade eden Nusret Cömert, “Benim eleştirdiğim şu... Bizde en büyük sosyal girişimcilik yurt yaparak öğrencileri barındırmak, burs vererek öğrencileri okutmak ya da sağlıkla ilgili farkındalığı arttırmak... Bunlar çok önemli, ama yeterli ve yaratıcı değil.” dedi.

Batıda bir sosyal girişimcinin geliştirdiği projeyle toplumda bir etki ve dönüşüm sağladığını belirten Cömert, buna örnek olarak Bangladeş’teki Grameen Bankası’nı gösterdi. Cömert, 1976 yılında yoksulları girişimci yapmak amacıyla Grameen Bankası’nı kuran Muhammed Yunus’un, Bangladeş’in sosyal yapısını değiştirdiğini ifade etti.

“Sosyal Girişimcilik, Ekonomik Değer Yaratabilir”
Nusret Cömert, Harvard Üniversitesi İleri Liderlik Akademi Üyeliği’ne seçildikten sonra Türkiye’de sosyal girişimciliğin eksiklerini daha net gördüğünü söyledi. Türkiye’de sosyal girişimciliğin vakıf kurmak ya da para kazanmayan işler olarak algılandığını belirten Cömert, “Sosyal girişimcilik böyle bir şey olmak zorunda değil. Eğer toplumsal bir fayda sağlıyorsanız, bir iş bile sosyal girişimcilik örneği olabilir ve ekonomik değer yaratabilir. Şimdi Türkiye’de bununla ilgili bazı çalışmalar gözlemliyorum. Bazı üniversitelerde az sayıda güzel çalışmalar yapılıyor ama yetersiz...” diye konuştu.  

“Sosyal Girişimcilik Sürdürülebilir Olmalı”
Bir işin sürdürülebilir olmasının çok önemli olduğunu ifade eden Nusret Cömert, bu nedenle kendi kendini finanse eden yani gelir üreten sosyal girişimciliğin, toplumda daha büyük etki yaratacağını ve sürdürülebilir olacağını belirtti.

Buna örnek olarak Filipinler’deki bir su şirketinin özelleştirilmesini gösteren Cömert, bu örneği, “Yoksul bir bölgede, insanlar parasızlıktan tankerlerden pis su alıyor ve kullanıyor. Manila Su Şirketi bunu fark ediyor ve bölgeye su götürüyor. Bu özelleştirme sırasında olayın sosyal yönüne de bakıyorlar ve su dağıtımının yapıldığı bölgeye ortak sayaçlar koyuyorlar. Bir kişi bile ödemezse herkesin suyunun kesileceğini söylüyorlar, bu da bir sosyal baskı oluşturuyor. Herkes faturasını ödüyor, sonuçta hem faturalar düşüyor, hem de insanlar temiz su kullanıyor. Şirket de hem insanların en önemli sorunlarından birini çözüyor, hem de kar ediyor. Bu aslında sosyal girişimcilik olmadığı halde toplumda bir etki ve dönüşüm yaratıyor.” sözleriyle anlattı.

“Sosyal Girişimcilik Eğitimin Parçası Olmalı, Ders Olarak Okutulmalı”
Türkiye’de sosyal girişimciliğin ideal şekilde gelişmesi için neler yapılması gerektiğini de değinen Nusret Cömert, bunun için öncelikle sosyal girişimciliğin bir eğitim kültürü olarak bütün üniversitelere yayılması gerektiğini belirtti. “Bunu bir eğitim şekli olarak benimsememiz ve eğitimin bir parçası olarak görmemiz lazım. Üniversitelerde sosyal girişimcilikle ilgili daha fazla çalışma yapılmalı, insanlar bununla ilgili dersler almalı ve projeler üretmeli.” diyen Cömert, Türkiye’de en büyük ihtiyacın, yeni neslin farkındalığının arttırılması olduğunu söyledi.

Sosyal girişimciliğin eğitim programına alınmasının önemli ama yeterli olmadığını, bunun bir kültür olarak topluma benimsetilmesi gerektiğini vurgulayan Cömert, bunun yetişkin ve tecrübeli insanlar aracılığıyla yapılabileceğini ifade etti.

Cömert, “Bizim genç emekli girişimcilerimiz ve liderlerimiz var. Önce onları eğitmek, sonra onların kendi alanlarında proje geliştirmelerini sağlamak ve onlar aracılığıyla çeşitli çalışmalar yapmak lazım. Biz TÜSİAD’da “Bu Gençlikte İş Var” projesi yaptık. Bu projeyi büyütmek istiyoruz. Ama bunun toplumsal bir boyut kazanması gerekiyor. Bizde sosyal girişimciliğin ya da girişimciliğin eksikliği yok. Tük milleti çalışkan ve zeki, ama kalıpların dışında düşünmeyi öğretmiyoruz ve yaratıcılığımız az.” diye konuştu.

“Sosyal Girişimcilik Bakanlığı Kurulabilir”
Shell Enerji A. Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Harvard Üniversitesi Kıdemli İleri Liderlik Akademi Üyesi Nusret Cömert, Türkiye’de girişimci olanların okuma ve kariyer yapma olanağı daha az olanlar arasından çıktığını ve hayat mücadelesi için girişimci olduklarını söyledi.

Bu konuda en önemli gerekliliğin, eğitimli girişimciliği geliştirmek ve bunun ekosistemini yaratmak olduğunu belirten Cömert, “Burada devlete ve özel sektöre büyük iş düşüyor. Bu hem işsizliği, hem yoksulluğu hem de ekonomik büyümeyi, yan etki olarak da sağlık gibi birçok alanı olumlu olarak etkiler. Bununla ilgili olarak bir bakanlık bile kurulabilir, bununla ilgili üniversitelerle ortak çalışmalar yapılabilir.”  dedi.

“Gençlere İnanmak ve Fırsat Yaratmak Çok Önemli”
Gençlere olanak tanınmasının önemine de dikkat çeken Nusret Cömert,  Harvard Üniversitesi’nde, Mark Zuckerberg bir yurt odasında Facebook’u yarattıktan sonra öğrencilerin rahat bir ortamda proje geliştirebilmeleri için i-lab adında innovasyon laboratuarı kurulduğunu söyledi.

Ayrıca üniversitenin eğitim programında sosyal girişimcilik dersleri olduğunu, öğrencilerin bu derslerde proje üretip çalışmalar yaptıklarını ifade eden Cömert, Harvard örneğini ülkemize uyarlamamız ve bunu kurumsallaştırmamız gerektiğini belirtti.

Harvard Üniversitesi Kıdemli İleri Liderlik Akademi Üyesi olarak, üniversitelerde ve genç işadamları derneklerinde gençleri aydınlatmaya, cesaretlendirmeye çalıştığını dile getiren Cömert, “Bu ışığı gençlere verebilmek, onlara inanmak ve fırsat yaratmak çok önemli... Gençlerin fark yaratabileceklerine inanmaları gerekiyor.” dedi.
 

Yorum Yazın