TİC Holding Header
  • USD 32.377
  • EUR 35.032
  • Altın 2323.877
  • BIST 100 9129.19
  • Ekonomi

"Koronavirüse karşı en büyük silahımız; güçlü bağışıklık sistemi ve kişisel hijyen"

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınına karşı hala bir tedavi yöntemi bulunamamasının yanı sıra bağışıklık sisteminin güçlü tutulması ve kişisel hijyen korunmada çok önemli yer tutuyor. Uzmanlar yapılan bilimsel yayınlarla bağışıklık sistemimizin korunmasında ağız hijyeninin önemine dikkat çekiyor. Samsung güvencesinde 65 ülkede 30 yıldır sektörde faaliyet gösteren Aquapick, üstün teknolojisiyle ağızda yüzde 100 hijyen sağlıyor.
"Koronavirüse karşı en büyük silahımız; güçlü bağışıklık sistemi ve kişisel hijyen"

Çin’de başlayıp dünya genelinde yayılmasını hızla sürdüren koronavirüs en önemli gündem maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Tedavisi henüz bulunamayan ve birçok can kaybına neden olan koronavirüsten korunmak için kişisel hijyen öne çıkıyor. Bağışıklık sistemini etkileyen virüs, ağız bakımının önemini de gözler önüne seriyor.

Bağışıklık sisteminin işlenmemiş gıda, çiğ sebze ve meyve, yeşil yapraklı bitkiler, karoten içeren besinler, taze sebze-meyve sularının tüketimi, düzenli uyku, egzersiz ve bol gün ışığı alarak güçlendirilebileceğini kaydeden Aquapick Türkiye CEO’su Mehmet Fırat Doğan, "Bağışıklık sistemini güçlendirmede, el ve ağız bakımı gibi kişisel hijyen tedbirlerinin de çok büyük önemi bulunuyor. Diğer insanlarla kişisel mesafeyi korumak, elleri sıklıkla yıkamak, kolonya ve dezenfektanlar ile hijyen sağlamak, özellikle yabancı yüzeylerle temas sonrasında ellerin hijyenini sağlamadan yüze, ağza, buruna ve gözlere temastan kaçınılması gerekiyor. Ayrıca yetersiz ağız bakımı bağışıklık sisteminin düşmesinde ve solunum yolu rahatsızlıklarına ciddi olumsuz etki oluşturuyor. Koronavirüse karşı en büyük silahımız; güçlü bağışıklık sistemi ve kişisel hijyen. "dedi.

Virüsten korunmak için bu süreçte kişisel ağız bakımına da ciddi derecede özen gösterilmesi gerektiğini bildiren Mehmet Fırat Doğan, "Ağız temizliğinin yeterli yapılmadığı durumlarda meydana gelen diş eti hastalıkları, zatürre, astım, akciğer iltihaplanması ve faranjit gibi hastalıklar ile sıkça karşılaşılmasına ve bağışıklık sisteminin düşmesine neden olduğu aktarılıyor. Tüm bu hastalıklar ve koronavirüsten korunmak için düzenli ağız hijyeni önem arz ediyor. Diş fırçalamanın ise ağız içinde yüzde 30 hijyen sağladığı bilimsel araştırmalar neticesinde ortaya çıkıyor. Koronavirüsün yayılmasının ardından Aquapick tarafından yapılan bilimsel çalışmalarda gargara ve yüksek hijyen sağlayan ağız duşu ile ağız bakımı yapan kişilerde ağız ve solunum yollarında hijyen sağladığı tespit edildi. Ayrıca, ağız duşu solunum yolu patojenlerine (hastalık oluşturan virüs) maruz kalma riski yüksek olan kişiler için ciddi bir koruyuculuk sağladığı ortaya kondu. Ağızda biriken kalıntılar ve yetersiz hijyenin diş eti hastalıklarını arttırdığı ve bağışıklık sistemiyle solunum yolu rahatsızlıklarını tetiklediği belirtiliyor." ifadelerini kullandı.

"Dakikada 2 bin 200 su atışı yaparak ağız sağlığının korunmasına destek oluyor"
Basınçlı su yardımıyla dişleri derinlemesine temizleyen ağız duşlarının yeni nesil hijyen yöntemi olarak kullanıldığının altını çizen Mehmet Fırat Doğan, "Aquapick geliştirmiş olduğu yöntemle ağız duşlarında dakikada 2 bin 200 su atışı yaparak ağız sağlığının korunmasına destek oluyor. Dünyadaki en yüksek basınca sahip ağız duşu olması, patentli uç yapısı ve birçok kanıtlanmış bilimsel özelliği ile diş fırçasının ulaşamadığı her noktaya girerek ağızda yüzde 100 hijyen sağlıyor. Ağız duşunun, yapılan doktora tezi ve bilimsel yayınlarda ara yüz fırçası ve diş ipine göre kısa sürede çok daha yüksek etki sağladığı ve kullanıcıları bu zorluklardan kurtardığı kanıtlanmıştır. Ayrıca ağızda yapmış olduğu masaj etkisi sayesinde kan sirkülasyonunu yüzde 150 oranında arttırdığı, 3’üncü günün sonunda diş eti kanamaları ve çekilmelerini yüzde 98 oranında durduğu kanıtlanmıştır. Bu yüzden ağız duşu kullanımı bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, solunum yoluyla ağza zararlı bakterilerin alınmaması ve yetersiz ağız hijyeni sayesinde artan diş eti hastalıkları ile meydana gelen bakteri oluşumu, diş taşı, diş kayıpları, diş eti iltihaplanması ve birçok enfeksiyonun önlenmesinde en etkili yöntemlerden biri konumundadır." dedi.