• Genel

Elektronik sigaraya 'Aşk' benzetmesi

Türk TORAKS Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof.Dr. Elif Dağlı, elektronik sigarayı, sigarayı bıraktırmak için yardımcı bir ürün olmaktan çok sigara firmalarının reklam yasağını delmek için kullandığını söyledi.
Elektronik sigaraya 'Aşk' benzetmesi
Elektronik sigaranın Türkiye’de ruhsatlandırılmadığını ve satışının serbest olmadığını anlatan Türk TORAKS Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof.Dr. Elif Dağlı, şöyle konuştu: “Avrupa'da çok yaygın satılmaya başlanmış ve sınırları zorlamaya başlamış bu ürünü biz TORAKS Derneği’nde ele aldık. Yapılan çalışmalar bunun bir tedavi yöntemi yani sigarayı bıraktırmak için yardımcı bir ürün olmaktan çok sigara firmalarının reklam yasağını delmek için bu tütün içermiyor dolayısıyla bunun reklamını yapabiliriz diye aynı sigara görüntülerini 1970’li yıllarda gördüğümüz reklamların hortlaması için keşfedilmiş bir ürün olarak görünüyor. Tütün içermediği ve sadece içinde nikotin bulunduğu için tütün tarımını, tütün köylüsüne, Tarım Bakanlığı’na ihtiyaç duymadan firmaların laboratuvarlarda üreteceği bir ürün olarak görünüyor. Yıl sonuna kadar bilinen bütün büyük sigara firmalarının birer elektronik sigara markası olacak. Bu da gösteriyor ki elektronik sigara bir tedavi ürünü değil yeni sigaradır. Sigaradan vazgeçmek istemeyenlerin daha hafif daha az zararlı gibi göstererek sigara içmeye, kapalı alanda içmeye, sigara yasakları olan alanda içmeye devam etmelerini sağlamak için keşfedilmiş bir ürün diye karar verdik. Özellikle bununla ilgili çalıştay yapıp raporlar çıkaracağız ve Türkiye’deki politikaların oluşmasını sağlayacağız.”

KAPALI ALANDA BİTKİSEL NARGİLE VE ELEKTRONİK SİGARA İÇİMİ YASAK
Elektronik sigara içiminin kapalı alanda yasak olduğunu ifade eden Dağlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bitkisel nargile de, elektronik sigara da yasak. Avrupa Birliği tütün ürünleri direktifi yeni çıktı. Burada bulunan bir kanun maddesi bizi zorlayacak gibi duruyor uygulamaya kalkarsak. Bunun için Türkiye’de sıkı durmamız lazım, sınırlarımızı kuvvetlendirmemiz lazım. Avrupa’nın güzel şeyleri de olabilir ama her şey bize yaramayabilir. Bunları ele alarak hazırlık yapmamız gerekiyor.”

1990’lı yıllarda yapılan sigara reklamlarına bir dönüş olduğunu belirten Dr. Elif Dağlı, yeni yapılan kanunla 20 sene kaybedileceğini ve sigara firmalarının attığı en büyük gol olarak nitelendirdi. Ömrünün sigarayla mücadeleyle geçtiğini anlatan Elif Dağlı, şöyle konuştu: "Türkiye’de 1996’da apartmanların bir yüzü boydan boya sigara reklamlarıyla doluydu. Apartmanların tepelerinde büyük sigara kartonları bulunuyordu. Bunları yasakladıktan sonra artık göze görünmüyor. Gençler artık sigara görüntüsü algılamıyor. Benim tıp fakültesindeki öğrencilerim sigara reklamı görmemiş. Ne güzel bir nesil yetiştirdik. Ama şimdi 1990’ların başına dönüyoruz. Bu sigara reklamları çıkarsa. Sigara reklamlarından örnekler verilebilir. Elinde sigara olan bir hanım son derece cazip pozlar vermiş, iç çamaşırı gibi reklamlar bunları sigara ürünüymüş gibi söylüyorlar. Bizim bütün kanunlarımız tütün içeren kanunlar. Tütün ürünleri, tütün kontrolü, tütün denetimi ama bunun içinde tütün yok diyorlar. Tütün ürünü niye içiliyor? Nikotin bağımlılığı olduğu için içiliyor. İçinde nikotin olan maddeyi sana veriyorum. Sigara şeklinde de yapıyorum. Elektronik sigaraları da normal sigara gibi yapmaya başladılar. Artık sen tütün kanunu yaptın bu tütün değil. Biz o kanunu yapıncaya kadar 20 sene vakit kaybedeceğiz. Bu sigara firmalarının attığı en büyük goldür.”

ELEKTRONİK SİGARA ORTADA BİR ÜRÜN
Yapılan ürünün tam olarak bilinmediğini dile getiren Türk TORAKS Derneği Bilimsel Komite Başkanı Prof.Dr. Elif Dağlı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bakın tütün ürünü dediğimiz zaman tütünün kullanılması gerekiyor. Siz tütünün suyunu sıkmadan da laboratuvarda sentetik olarak sentez edebilirsiniz. Aynı bitkiden elde edilen maddeler laboratuvarda o ürün olmadan üretilebiliyor. Bir süre sonra Türkiye’de tütün ekiminin de bir faydası olmayabilir. Bu tamamen nikotin içeren bir maddeye döner. Şimdi bunun şöyle de bir tehlikesi var. Biliyorsunuz sigarayı bıraktırmak için nikotin bantları var. Bir süre sonra sigara firması derse ki ‘Ben de ilaç firmasıyım. Ben de nikotin ürünü satıyorum.’ Şimdi o ilaç firması mı? Sigara firması mı? Sigara mı? Ortada bir ürün yaptılar. Ne olduğunu tanımlayamıyoruz bile. Aşk nedir bilirsiniz ama tanımlayamazsınız ya işte onun gibi bir ürün yaptılar. Bizim kanunlarımız bunları hiçbir yerden yakalayamıyor. Tütün ürünü deseniz tütün ürünü değil. Dolayısıyla çok önemli çalışmalar yapmamız gereken ama diğer taraftan da çok saf davranmayacağız bu ürünün Türkiye kapısına dayanması halinde.”

SİGARA KONUSUNDA GENÇLERE YÖNELİK YAPILAN KAMPANYALAR İFLAS EDİYOR
Çocukların sigara içmesi istenmiyorsa erişkenlere yönelik kampanyaların yapılması gerektiğini ifade eden Prof.Dr. Elif Dağlı, şunları söyledi: “Çocuklara yönelik kampanyalar aksi etki yapıyor. Çünkü çocuklar büyümek için sigara içerler, erişkinleri taklit etmek için sigara içerler. Siz çocukların sigara içmemesi için büyüklerin kapalı alanda sigara içmelerini yasaklamak, sigara fiyatlarını artırmak, onların reklam görmez ortamlarda yaşamalarını sağlamak zorundasınız. Sigarayı bırakmak için destekleyici sağlık kampanyalar yapılmak zorunda. Bunları yaptığınız ortamlarda gençler sigarayı daha az içiyor. Sadece erişkinler içsin onları bırakın, biz gençlere yönelim dediğiniz zaman o kampanya iflas ediyor.”

13-15 YAŞ ARASI GENÇLERİN SİGARA İÇME YAŞI BİR TÜRLÜ DÜŞMÜYOR
13-15 yaş grubu arasında sigara içme yaşının bir türlü düşmediğini dile getiren Prof. Dr. Elif Dağlı, elektronik sigaranın devreye girmesi halinde çok ciddi tehlikelerin oluşabileceğini belirtti.

Oranların yıllar içerisinde değiştiğini anlatan Dağlı, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye’de kadınlar en son yüzde 13, erkeklerde yüzde 47 sigara içme oranı gösteriliyor. Ancak şu var. Erkek ve kadınlarda sigara içme oranı yıllardır hızla düşerken, 13-15 yaş grubunda maalesef düşüremiyoruz. Dolayısıyla buradan şu çıkıyor sigara firmaları hâla gizli reklam vermeye devam ediyorlar. Elektronik sigara da girerse bu çok ciddi bir tehlike olur.”
Yorum Yazın