AA -
Ayhan, AA muhabirine, 3 Eylül'ü İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gençlik Günü olarak andıklarını ve 2020 yılında gençlere yönelik tasarladıkları birçok çalışmayı yeni tip koronavirüs (kovid-19) salgını nedeniyle iptal etmek zorunda kaldıklarını anlattı.
Salgının 56 ülkede yaklaşık 600-700 Müslüman genci çok ciddi bir şekilde etkilediğini kaydeden Ayhan şu bilgileri paylaştı:
"Öncelikle hizmet, taşımacılık sektörü, tıp alanında ve evden işlerini yürütmek zorunda kalan gençlerimiz salgından çok etkilendi. Ekonomisi zaten iyi olmayan 56 üye ülkemizin durumu salgın döneminde daha da kötüleşti. Öte yandan eğitimden, sosyal, kültürel etkinliklerden uzak kalan gençlerin psikolojileri de tahrip oldu. Yine bu dönemde gençlerin gelecek ile ilgili kaygıları çok yoğun bir şekilde ortaya çıktı." diye konuştu.
Genç göçmen sorununun global bir mesele olduğunu dile getiren Ayhan, bu konudaki faaliyetlerini anlattı:
"Çalışmalarımızı ülkeler bazında gerçekleştirdik. Rohingyalı (Arakanlı Müslüman) gençler için Bangladeş hükümeti ile iş birliği yaparak oradaki gençlere yönelik bazı meslek eğitimi kursları açtık. Filistin ve Lübnan'daki mülteci kamplarında meslek edinme kurslarımız ve Filistin'de 25 STK ile beraber bağımlılık karşıtı eğitim verdik. Kızılay'la beraber Suriyeli göçmenlere yönelik bir entegrasyon eğitimi projemiz var. Bu bağlamda çalışmalarımız ve projelerimiz halen devam ediyor."
Ayhan, ilticanın hem fiziki hem de psikolojik olarak rehabilitasyona tabi tutulması gerektiğine dikkati çekerek genç mültecilerin bulundukları ülkelere hem uyum sağlamaları hem de dayanıklılık göstermeleri için üye ülkelerle iş birliği içinde çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Fırsat eşitsizliğinin gençlerin temel problemleri arasında yer aldığını vurgulayan Ayhan, üye ülkelerin bu konuda yaptığı çalışmalara değindi.
Ayhan, "Bir gencin Pakistan'da tek derdi, tek hayali bir taksi plakası almak iken aynı genç Londra'ya gittiğinde belki belediye başkanı, Türkiye'ye veya Amerika'ya gittiğinde bir bilim insanı olabiliyor. Maalesef Türkiye dışında 55 üye ülkedeki gençler iş, eğitim, akademik kariyer gibi birçok alanda fırsat eşitsizliği ile karşı karşıya." değerlendirmesinde bulundu.
Gençler arasındaki fırsat eşitsizliğinin ortadan kaldırılması için üye ülkelerle koordineli çalışmanın gerekliliğine vurgu yapan Ayhan, şöyle devam etti:
"Üye ülkelerden maddi manevi, fikri, siyasi destek bekliyoruz. (Gençleri) doğru yetiştirebilirsek o zaman dünya çok daha başka bir dünya olur. İnsanlık ailesi kalkınmış olur. Ama göz ardı edersek, fırsatlardan mahrum bırakırsak, Allah muhafaza, yarına dair çok daha kötü senaryoları konuşmak zorunda kalabiliriz."
"Güvenlik sorunu çözülürse Afganistan'da çalışma yapabiliriz"
Ayhan, Türkiye dışında birçok mülteci kampının yaşanamaz durumda olduğunu, dolayısıyla zorunlu olmadıkça hiçbir insanın ülkesini terk ederek bu kamplarda yaşamayı tercih etmeyeceğini dile getirdi.
Ayhan, bölge ülkelerindeki rejim istikrarsızlıkları, etnik çatışmalar, ekonomik sıkıntılar ve salgın gibi nedenlerden dolayı Afganistan'dan dünyaya yaklaşık 15 milyon civarı bir göç dalgasının yaşanabileceğine dair tahminlerin yapıldığını kaydetti.
Göç dalgasına muhatap olacak ülkeleri ciddi tehlikelerin beklediğine dikkati çeken Ayhan şöyle konuştu:
"Afganistan'ın bulunduğu bölge dünyanın üçte bir nüfusuna ev sahipliği yapıyor. Bu bölge ekonomik olarak da çok iyi bir durumda değil. Dolayısıyla bunların tetikleyeceği bir kartopu etkisi insanlığı Yeni Zelanda'dan Şili'ye, Kuzey Amerika'dan Rusya'ya kadar herkesi etkileyecektir. Bunu önleminin tek yolu bu insanlara oldukları yerde iyi bir hayat sağlamak. Bu çok zor ama insanlık olarak el ele verip bunu yapmak zorundayız."
Ayhan Afganistanlıların yerleştikleri ülkelere nasıl uyum sağlayacaklarına dair ICYF ile Kızılayın ortak bir proje üzerinde çalıştığını aktararak en geç iki ay içinde İran, Tacikistan ve diğer ülke hükümetleriyle iş birliği yaparak bunu başlatacaklarını söyledi.
Güvenlik nedeniyle Afganistan içinde faaliyette bulunmanın şu an için mümkün olmadığını ifade eden Ayhan, ülkede siyasi ve güvenlik sorununun çözülmesi durumunda buradaki gençlere yönelik çalışmalar yapabileceklerini belirtti.
Ayhan, bölgede üstelendiği misyonla uluslararası saygınlığa sahip olan Türkiye'nin, Katar ve diğer ülkelerle birlikte uluslararası kamuoyunun ilgisini Afganistan'a çekebileceğini vurguladı.
