Kırklareli’nin Karahıdır Mahallesi’nde ikamet eden ev hanımı Ergül Özeklioğlu, 30 yıldır Hz. Nuh peygamberin tufan sonrası karaya bastığında elinde kalan son malzemelerle yaptığı aşa denilen aşureyi yapıyor. Özeklioğlu, lezzeti dilden dile dolaşan aşureye ilişkin bilgi verdi. Aşure yapımı için akşamdan beri hazırlık yaptıklarını ifade eden Özeklioğlu, sabaha kadar yumuşattıkları malzemelerle işe başladığını ifade etti.
Bereketi için duası yapılıyor
Bolluk bereket ayı olduğunu da söyleyen Ergül Özeklioğlu, aşurenin daha bereketli olması için tencere başında dua ettiklerini belirtti. Yaklaşık bir saat pişen aşure daha sonra komşulara dağıtılmak ve misafirlere ikram edilmek üzere kaplara konuluyor.
Evde 30 yıldır aşure pişiyor
Evde her yıl bunu gelenek hale getirdiklerini ifade eden Ergül Özeklioğlu, yaptığı açıklamada, “Bugün muharrem ayının onuncu günü, aşure günümüz. 30 yıldır aşure yapıyorum. 15 çeşit malzememiz var. Buğdayımı akşamdan ıslatıyorum. Bir defa kaynatıp bırakıyorum. İnciri, kur üzümü, kuş üzümünü onları da akşamdan kaynatıyorum. Siyah salmasın diye. İçindekiler nohut, kuru üzüm, kuş üzümü, incir, kayısı, badem, fındık, fıstık, şekerimiz var, tarçınımız var. Sabah kaynadıktan sonra malzemelerin hepsini atıyorum ve kaynıyor. Kaynadıktan sonra indiririm. Buğdayımı sıkmasın diye indireceğime yakın şekerimi atıyorum. İndirdikten sonra Kur’an-ı Kerim’i okuyorum. Ondan sonra komşuya dağıtırım Allah kabul etsin” dedi.
