ulaşacağına inanıyorum' dedi.
Yaklaşık 30 yıldır devam eden terör sorununun ülkeye ağır bedel ödettiğini söyleyen Çelik, “Üniversiteler çözüm için bugüne kadar hiçbir tez üretemedi” dedi. Uşak Üniversitesi Türk Dünyası Araştırma ve Uygulama Merkezi, Türkçe Eğitimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ve Fen Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü tarafından organize edilen Dünyada Türkçe konulu çalıştayda, Türk edebiyatının ve Türkçe’nin dünyadaki yeri ve önemi konuşuldu. Çalıştaya; Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Prof.Dr. Hayati Develi, Osman Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Erdoğan Boz, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kara, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gürer Gülsevin ve Afyon Kocatepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Celal Demir konuşmacı olarak katıldı.
Uşak Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mustafa Kemal Amfisi’nde düzenlenen “Dünya’da Türkçe” konulu çalıştayda konuşan Rektör Prof. Dr. Sait Çelik, çözüm süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
ÜNİVERSİTELER BARIŞ İÇİN HİÇBİR TEZ ÜRETEMEDİ
Türkiye’nin mevsimsel baharın yanı sıra sosyal açıdan da gümbür gümbür baharı yaşamaya başladığını söyleyen Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik, şunları söyledi: “Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi kapsamında devam eden barış sürecine üniversitelerinde katkı sunması gerekiyor.” Üniversitelerin bugüne kadar ülkedeki kardeş kavgasını sonlandırmak adına hiçbir tez ortaya koyamadığını ifade eden Rektör Çelik, “Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ile başlatılan sürecin başarıya ulaşabilmesi için üniversitelere büyük görev düşüyor” dedi.
Türkiye’de 30 yıldır kardeş kavgası olduğunu ancak üniversitelerin devam eden kardeş kavgasını bitirmek adına hiçbir katkı sunamadığını ifade eden Uşak Üniversitesi Rektörü Sait Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gümbür gümbür baharı yaşıyoruz. Milli birlik ve kardeşlik süreci iyi yolda devam ediyor. Üniversiteler olarak süreçte üzerimize düşeni yapmalıyız. 30 yıldır devam eden kardeş kavgasının bitirilmesi için üniversiteler maalesef hiçbir tez üretemedi. Aksine üniversitelerimiz maalesef kardeş kavgalarının birer oyuncağı oldu. 1980 ve sonrasında yaşananları hepimiz çok iyi biliyoruz.
Üniversitelerin durumunu hepimiz gördük ve yaşadık. Arşivlere baktığımızda üniversiteler barış için sıfır düzeyde bilimsel katkı üretilmiş. Sadece askeri ve güvenlik raporları ortaya konulmuş. Bunu bir öz eleştiri olarak görüyoruz. Üniversitelerin güvenlik eksenli bir bakış açısı dışında sosyolojik açıdan da sorunların çözümüne katkı yapması ve tez ortaya koyması gerekiyordu. Biz ülke olarak bu 30 yıllık süreçte güvenlik içerikli sürekli bir takım resmi tezler tutturduk. Sonuç olarak terör nedeniyle 400 milyar dolar maddi kaybımız var. Manevi kaybımız ise maddi kayıptan daha ağır."
BARIŞIN TESİSİNDE ORTAK DİL VE ORTAK KÜLTÜR ÖNEMLİ
Ülkedeki barış ve kardeşliğin tesisinde ortak dil ve kültürün büyük önem arz ettiğini ifade eden Rektör Çelik, sözlerini şöyle tamamladı: ”Milli Birlik Projesi ile birlikte Türkiye’nin artık lider ülke olma pozisyonu ortaya çıkıyor. Ülkemizin bölgesinde ve dünyada lider bir ülke olması için kardeşliğin yanı sıra ortak kültür ve dilin de önemi ortaya çıkıyor. Çünkü dil olmadan kültür ve medeniyetin olması mümkün değildir. Biz üniversite olarak Türkçe’nin tanıtılması için bu etkinliği düzenledik. Türkiye’nin lider ülke hedefine ulaşması için üniversiteler dilimizin ve kültürümüzün tanıtılması için de üzerine düşeni yerine getirmeli. Bu konuda araştırma yapmalı. Biz Uşak Üniversitesi olarak dilimizin ve kültürümüzün tanıtımı için Türkçe Eğitim Topluluğu kurduk. Ülkemizin 15 yıl önce Avrasya hayali vardı. Şimdi ise dünyada Türkiye’yi ve Türkçeyi temsil etme, tanıtma ideali var.”
