Tolga Yavuz -
Rembrandt’ın ölümünün 350. yıl dönümünü yaşıyoruz. Viyana Görsel Sanatlar Akademisi Resim Galerisi ve Grafik Koleksiyonu, yıl dönümü üzerine Rembrandt'ın yaşlılığı konu edinen portrelerini bir camekânda sergilemeye başladı.
Rembrandt'ın insan vücudu hakkındaki görüşü, döneminin sanat camiasının ideal güzellik anlayışından çok farklıydı.
Çağının diğer ressamlarına benzemeyerek, yaşlılığının aşamalarını, adete onlar birer hayat çizgileriymiş gibi basma plakaya işleyerek gelecek nesillere göstermek amacıyla devamlı kaydetti.
Yine de, kendi portrelerinin yanı sıra, fiziksel kırılganlıktan toplumsal marjinalleşmeye kadar bir çok olguyu yaş ve özellikleri bakımından inceleyen olağanüstü sayıda eser üretti.
Sakatlar, dilenciler, eski yüzler ve bedenler gibi konuları işlediği süslenmemiş ve özgün çalışmalarında, 17. yüzyıl Hollanda resminin Altın Çağ'ına ironik bir yönden bakıyor.
Çok figürlü ve fizyolojik çalışmaları porteye olan ilgisini gösteriyor. 17. Yüzyıl Hollanda’sındaki sanatçıların aksine Rembrandt, hem kendi modellerini hem diğer ressamlarınkini, defalarca, çok çeşitli bağlamlarda tekrardan kullandı.
Rembrandt resimde çığır açtı: Sıvı araçları yaratıcı bir şekilde kullanan ilk ressamdı. Mükemmel renk ayrımı, gravür teknikleri ve çizgilerle süslemeyi denemiş, kendi baskı teknikleri üzerinde tekrardan çalışmıştı. Rembrandt’ın görsel diline ilginin artmasının bir nedeni de şaşırtıcı derecede günümüzde bile modern görünüyor olması.
Ayrıca bu bağlantıya tıklayarak "Rembrandt'ın 'Gece Devriyesi' ile ilgili bilmediğiniz 15 şey" başlıklı haberimizi okuyabilirsiniz.
Gece Devriyesi şu sıralar Amsterdam'da halka açık olarak restore ediliyor.
