TİC Holding Header
  • USD 32.369
  • EUR 35.045
  • Altın 2324.552
  • BIST 100 9129.19
  • Magazin

Müslüm Gürses baba olmayı hiç istemedi

Müslüm Gürses'in hayatını beyazperdeye aktaran filmin yapımcısı Uslu, 'Babası gibi bir baba olacağı korkusuyla, evlat sahibi olmaktan hep kaçınmış.' dedi.
Müslüm Gürses baba olmayı hiç istemedi
İnternet Haber Servisi - Müslüm Gürses'i Timuçin Esen, eşi Muhterem Nur'u ise Zerrin Tekindor'un canlandırdığı ve senaryosunu Hakan Günday'ın kaleme aldığı "Müslüm" filmi 26 Ekim'de izleyiciyle buluşacak.

Yapımcı Mustafa Uslu, 17 milyon liraya mal olan filmin çekimlerinin 28 haftada tamamlandığını aktardı.

Prodüksiyonun başlangıç ve bitiş arasının 2,5 yıl sürdüğünü ifade eden Uslu, şunları kaydetti:
"Aşağı yukarı 6,5 ayda, 127 kişilik bir ekiple çalıştık. Sanat ve kostüm grupları vardı. Kostümler o yıllara özel. 1970-1980'lere ve hatta 1967'ye kadar gittik. Oradan 1990'lara 2000'lere geldik. Kostüm dizaynı buna göre yapıldı. Çok fazla arşiv araştırması gerçekleştirildi. Filmin ön araştırması da çok detaylı yapıldı. Filmi yaparken, gerçekleri göstereceğiz diye filmini yaptığımız karaktere zarar veremezdik. Bunlara çok dikkat edildi. İlgilendiğimiz her konunun tarihsel gerçekliği üzerine çok çalıştık. Bunun için üç kişiden oluşan ayrı bir ekip oluşturduk. Bu ekip Bursa, Tarsus ve Adana'ya gitti, canlı şahitlerle konuştular. Onlarla röportajlar yaptılar ve senaryoya eklentilerde bulunuldu."



'GERÇEK OLMASA KİMSE İNANMAZ'

Gürses'in hayatının oldukça dramatik olduğuna işaret eden Uslu, daha dramatik göstermek için hiçbir şey yapmadıklarının altını çizerek, "Tam tersine bazı dramaları törpüleyerek daha seyredilebilir hale getirdik. Çünkü Müslüm Gürses'in hayatı gerçek olmasa ve birisi anlatsa, kimse inanmaz. 'Hadi canım böyle bir hayat mı olur? Bir insanın başına bunlar mı gelir?' denir. Sağ kulağı duymuyor. Burnu koku almıyor. Kendi konserinde bir hayranı tarafından aşırı sevgi nedeniyle bıçaklanıyor. Bütün ailesini kaybediyor. Gerçekten inanılmaz bir hayatı var. Biz ekstra bir şey yapma gereği duymadık. Sadece, bu yaşanmış dramatik hayatı en modern anlatım diliyle beyazperdeye yansıtmaya çalıştık." ifadelerini kullandı.

Mustafa Uslu, izleyecilerin Müslüm Gürses'in yaşam hikayesini öğreneceğini vurgulayarak, sanatçının hayatına dair var olan tüm soruların cevabının filmde olduğunu dile getirdi.

Yapımda Gürses'in gerçek görüntülerini de kullanan Uslu, şunları söyledi:
"(Steven) Spielberg'ün bir lafı var, 'Eğer gerçek bir hayat hikayesi çekiyorsan mutlaka bunu gerçeğe dayandır ve gerçek kahramanını filminin ya sonuna ya içine koy'. Ayla filminde de Süleyman Dilbirliği amca, bir sahnede, bir planda son selamını verdi Türkiye'ye ve Türk halkına. Biz istedik ki bu filmin içinde, kendi filminde de Müslüm Gürses olsun. O da çok denk geldi şansımıza. Bizim daha önce kendisiyle yapmış olduğumuz bir reklam filmi çalışmasında, kameranın kayıtta olduğunu bilmediği bir andaki görseli çok uyum sağladı. Biz o görselin açılarına göre bir mekan yarattık ve kullandık. Onun da çok güzel olduğunu düşünüyorum. Oradan babaya bir selam verdiğimizi düşünüyorum."

'SADECE HAYRANLARININ ÖNÜNDE EĞİLDİ'

Uslu, Müslüm Gürses'in hayata karşı duruşunu çok saygıyla karşıladığını ifade ederek, "Biz gerçek bir hayat hikayesi yaparken en ince detaylarını öğreniyoruz. Müslüm Gürses devlet erkanından çok fazla davet almış. Hem de 7-8 kere. Hiçbirine katılmamış. Bu bana çok enteresan geldi ve bunu Muhterem Nur'a sordum. Çok net bir cevap verdi, 'O, önünü iliklemeyi, kapatmayı pek sevmezdi. Bir tek hayranlarının önünde önünü iliklemeyi ve onların önünde eğilmeyi uygun görürdü. Onun dışında pek sevmezdi.' dedi. Hiçbir zaman, hiçbir siyasi durumun içinde bulunmadı. Sanatçı kimliğiyle yaşadı ve sanatçı kimliğiyle öldü. Sadece hayranlarının alkışını aldı ve sadece hayranları onu sevdi." açıklamasını yaptı.
Yorum Yazın