TİC Holding Header
  • USD 32.408
  • EUR 35.53
  • Altın 2325.597
  • BIST 100 8880.09
  • Sağlık

10 KOAH hastasından sadece 1’i doktora başvuruyor

AYDIN (İHA) – Aydın İl Sağlık Müdürü Dr. Osman Açıkgöz, “Toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH olmasına rağmen 10 hastadan sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir” dedi.
10 KOAH hastasından sadece 1’i doktora başvuruyor

20 Kasım Dünya KOAH Günü nedeniyle bir açıklama yapan İl Sağlık Müdürü Dr. Osman Açıkgöz, “KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmeyen bir hastalıktır. KOAH’ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20’dir. Bir diğer deyişle toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH’lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir.
Küresel Hastalık Yükü Çalışması verilerine göre, KOAH yılda 2.9 milyon ölüme neden olmaktadır. Günümüzde tüm dünyada 3. ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin de yüzde 5.5’inden sorumludur. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları en sık görülen 3. ölüm nedenidir ve bu ölümlerin yüzde 61.5’i KOAH nedeniyledir. Toplumun KOAH konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması, hastalığın erken tanısını ve etkin tedavisini güçleştirmektedir. Hedefimiz KOAH’ın her yıl daha fazla kişi tarafından bilinmesi ve risk faktörü taşıyan kişilerin sağlık kuruluşlarına başvurmalarını sağlayarak yaşamlarını daha kaliteli sürdürmelerini sağlanmasıdır” diye konuştu.

KOAH’ın tedavisi mümkün
Hastalığın tedavisi hakkında da bilgiler veren Dr. Açıkgöz, “KOAH ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurmasıdır. Sigara bağımlılığı tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Yeterli bir fiziksel aktivite için ağır egzersizlere gerek yoktur, haftanın çoğu günleri yapılan orta yoğunluktaki fiziksel aktivite yeterlidir. Herkesin yapabileceği bir aktivite olan yürüyüş, düzenli fiziksel aktivitenin sağladığı hemen tüm yararları sağlayabilmektedir”