TİC Holding Header
  • USD 32.382
  • EUR 35.06
  • Altın 2325.486
  • BIST 100 9129.19
  • Sağlık

Kadınlarda beslenme ve fiziksel aktivite miktarı adet düzenini etkiliyor

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gönül Çimen, kadınların yeme düzeninde, kilosunda ve fiziksel aktivite miktarındaki değişikliklerin, adet kanaması düzensizliklerine neden olabileceğini söyledi.
Kadınlarda beslenme ve fiziksel aktivite miktarı adet düzenini etkiliyor
İHA - Medicana Bahçelievler Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gönül Çimen; kadınlarda kilo, beslenme ve fiziksel aktivite düzeni ile adet düzeni arasındaki ilişkiye dikkat çekerek düzensiz adet kanamalarının nedenleri ve yol açabileceği hastalıklar konusunda önemli bilgiler verdi.

Adet döngüsünün kadından kadına farklılık gösterebileceğini belirten Op. Dr. Gönül Çimen, "Menstruel siklus yani adet döngüsü birtakım hormonların rahim duvarında farklılaştırmalar oluşturmasıyla gerçekleşir. Gebelik oluşmayan bir döngü ise kanama ile sonuçlanır. Adet döngüsü kadından kadına değişkenlik gösterir. Ortalama süre 21 ile 35 gündür. 21 günden daha kısa aralıklarla adet görme sık; 35 günden daha uzun aralıklarla adet görme seyrektir. Kanamanın süresi ise 2-7 gün arasıdır" ifadelerini kullandı.

"Düzensiz kanama nedenleri çok çeşitli"

Kadınların yeme düzeninde, kilosunda ve fiziksel aktivite miktarındaki değişikliklerin de adet kanamasında düzensizliklere neden olabileceğine dikkat çeken Op. Dr. Gönül Çimen, düzensiz kanamanın sebeplerini şöyle sıraladı: "Enfeksiyon, hormonal bozukluklar, gebelik, kan pıhtılaşmasında bozukluklar, iyi huylu kitleler ve kanserler, doğurganlık çağında gebelik, yumurtlama bozuklukları ve yapısal nedenler düzensizliğe neden olabilir. Olası kanama bozuklukları açısından aile öyküsünün olması önem arz eder".

"Menopoz sonrası anormal kanama, aksi kanıtlanana kadar kanser kabul edilir"

Menopozal geçiş döneminde düzensizliklerin en sık yumurtlama bozukluklarından (anovulasyon) ve yapısal anomalilerden (myom, polip vb.) kaynaklandığını ifade eden Çimen, "Menopoz sonrası kanamalar çoğunlukla rahim duvarı ve vajinadaki incelmeden (atrofi) ayrıca kuruluktan kaynaklanır. Ancak bu kadınların yüzde 15'inde rahim duvarında kalınlaşma görülürken, yüzde 7-10 kadarında ise rahim kanseri saptanır. Bu yaş grubunda anormal kanama aksi kanıtlanana kadar kanser kabul edilir" dedi.

"Rahim kanserinde 10 kadından 9’u iyileşebilir"

Rahim kanserinin, kadın genital sisteminde en sık görülen kanser olduğunu ifade eden Çimen, "Erken evrede tanı konulup tedavi edilmesiyle 10 kadından 9'u iyileşir. Ortalama görülme yaşı 60 olup özellikle menopoz ve sonrası dönemde sık görülür. Aşırı kilolu, şeker hastalığı ve yüksek tansiyonu olan, hiç doğum yapmamış, kadınlarda risk daha fazladır. Aile öyküsü olan ve erken yaşta adet görmeye başlayıp geç yaşta menopoza giren kadınlarda da risk fazladır" şeklinde konuştu.
Yorum Yazın