TİC Holding Header
  • USD 32.324
  • EUR 35.124
  • Altın 2297.323
  • BIST 100 8880.09
  • Sağlık

Serebral Palsi Farkındalık Günü etkinliği

Adana Eğitim ve Araştırma Şehir Hastanesi bünyesindeki Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nde, beynin bir grup nörolojik bozukluğunu ifade eden Serebral Palsi hastalığına dikkati çekmek amacıyla etkinlik düzenlendi.
Serebral Palsi Farkındalık Günü etkinliği
“Kamu - Özel İşbirliği” (PPP) modeli ile işletilen ve her alanda ileri teknolojinin kullanıldığı Adana Eğitim ve Araştırma Şehir Hastanesi bünyesindeki FTR Hastanesi’nde düzenlenen etkinlikte, hastalığın sembolünü ifade eden yeşil giysiler giyildi, yeşil balonlarla süslemeler yapıldı.
Adana Eğitim ve Araştırma Şehir Hastanesi Rönesans İşletme Hizmetleri İşletme Müdürü Mehmet Karakuş, yöneticiler, fizyoterapistler, hasta ve hasta yakınlarının katıldığı etkinlikte, hastalık konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasının önemine dikkat çekildi.
Hastalarına bir aile ortamında hizmet veren fizyoterapistler, bu hastalık konusunda toplumun bilgilendirilmesinin hastaların sosyal yaşamlarını kolaylaştıracağını belirterek, “Hastalarımızın hayatın içine katılabilmelerini, eleştirel bakışlara maruz kalmadan toplumun içine dahil edilmelerini umut ediyoruz” temennisinde bulundular.
Halk arasında “beyin felci” olarak bilinen ve beynin bir grup nörolojik bozukluğunu ifade eden Serebral Palsi tedavisinde erken teşhis büyük önem taşıyor ve ailelerin doğumdan itibaren bebeği çok iyi gözlemlemesi gerekiyor.
Bebek, 2. ayda yüz üstü yatırıldığında başını kaldıramıyorsa, 3. ayda başını dik tutamıyor ve nesneleri gözle takip edemiyorsa, 6. ayda sırt üstü pozisyonda kafasını kaldıramıyorsa, 9. ayda dik duramıyorsa, 18. ayda yürüyemiyor ve hiç bir sözcük söyleyemiyorsa sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor.
Düzenli fizik tedavi gören SP’li çocuklarda semptomların en aza indiği kaydedilmiş olup fiziksel kapasite ve yaşam standartlarının yükseldiği gözleniyor.
Çocuklukta en sık rastlanan nörolojik bozukluğunu ifade eden Serebral Palsi, gelişimini tamamlamamış beynin doğum öncesi, doğum sırası veya doğum sonrası dönemde hasar görmesi nedeniyle oluşuyor.
Prematüre doğum, düşük kilolu doğum, kanın pıhtılaşma problemleri, anne - bebek arasında kan uyuşmazlığı, gebelikte ya da doğum esnasında bebeğin oksijensiz kalması, beyin kanamaları, hamilelik döneminde annenin, bebeğin sinir sistemini etkileyecek, bakteriyel ya da viral enfeksiyon yaşaması, annenin hamilelik döneminde alkol, sigara, uyuşturucu veya çeşitli ilaçlar kullanması, yaşadığı psikolojik sorunlar ve karın bölgesine gelen darbeler bu hastalığa neden olabiliyor.