TİC Holding Header
  • USD 32.331
  • EUR 35.048
  • Altın 2280.745
  • BIST 100 8880.09
  • Siyaset

Bakan Varank: Erdoğan ayrımcılıkların hepsini bitirdi

Bakan Varank, 'Kamuda çalışanlar 2013, hakim ve savcılar 2015, polisler 2016, askerler ise 2017 yılına kadar başörtüleriyle görev yapamıyordu. Kaç sene, 4 sene önce. Tayyip Erdoğan diye bir yiğit çıktı, bu ayrımcılıkların hepsini bitirdi.' dedi.
Bakan Varank: Erdoğan ayrımcılıkların hepsini bitirdi
AA - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Beşevler Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Kilis İl Kongresi'ndeki konuşmasında, kongrelerin demokrasi bayramı, teşkilatların her anlamda kendini geleceğe hazırladığı süreçler olduğunu belirtti.

Kilis il teşkilatının, 18 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hiç yalnız bırakmadığını dile getiren Varank, "Ülkemizin, türlü tuzaklarla dara düşürülmek istendiği her olayda, sizlerin desteğiyle o tuzakları tersine çevirdik. Gezi olaylarında, 17-25 Aralık'ta, 15 Temmuz'da Kilis'in desteğiyle yedi düvele meydan okuduk. Türkiye'yi büyütme, milletimizin değerlerini yüceltme mücadelesinde Kilis gibi, liderinin arkasında dimdik duran teşkilat mensuplarımızla birlikte yol yürüyoruz." diye konuştu.

Bakan Varank, Kilis'in savaş mağduru, zulümden kaçan Suriyelilere bağrını açarak tarihi kahramanlıklarına bir yenisini daha eklediğini, nüfusundan fazla sığınmacıya kapılarını açarak tüm dünyaya hoşgörüyü, misafirperverliği, İslam alemine de Ensar olmayı yeniden hatırlattığını vurguladı.

Varank, "3-5 bin mülteciyi kabul etmemek için ne pazarlıklar yapıldı, ülkeler birbirine girdi. Göçmenlerin botları delinerek masum insanlar, bebekler denizlerde ölüme terk edilirken, sözüm ona modern dünya, sığınmacılara sırt çevirmişken, Kilis büyüklüğünü gösterdi. Sizin bu tavrınız emin olun tarihin en onurlu duruşlarından biri olarak kayıtlara geçti. Zulümden kaçana yurdunu açan Kilis ile gurur duyuyoruz. Allah sizlerden razı olsun." ifadesini kullandı.

"Türkiye'yi dışlayan hiçbir adıma asla müsaade etmeyiz"
Kilis'in yüklendiği sorumlulukların yanında Türkiye'yi terörle dize getirebileceğini sanan hainlerin hedefinde olduğunu, sınır ötesinden atılıp kente düşen bombalarla çok sayıda kişinin şehit olduğunu hatırlatan Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milli güvenliğimizi ve egemenliğimizi doğrudan tehdit eden terör yuvalarını ortadan kaldırmak için tarihi operasyonlar başlattık. Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşuyla Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Kalkanı operasyonlarını başarıyla tamamladık. Sınırın öbür tarafındaki teröristlerin temizlenmesi sayesinde sınırımızda ve özellikle de Kilis'te güvenliği tesis ettik. Bu operasyonlarda, sınır ötesinden yapılan saldırılarda şehit düşen tüm güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Suriye'deki istikrarsızlığı Türkiye'ye taşıyamayanlar, oluşturmak istedikleri terör koridoruyla bizi kıskaca almak istediler. Gereken cevabı sadece Suriye'de vermekle kalmadık. Doğu Akdeniz'den Libya'ya, Azerbaycan'dan Irak'a kadar her alanda başarılı neticelerle Türkiye'nin cevabını muhataplarına ilettik. İletmeye de devam ediyoruz. Mesajımız çok net. Bölgede Türkiye'yi dışlayan ve kabuğuna çekilmeye zorlayan hiçbir adıma asla müsaade etmeyiz."

Muhalefete eleştiri
Bakan Varank, Gezi Parkı, 17-25 Aralık, 6-8 Ekim olayları, 15 Temmuz ve ekonomik saldırıların hepsinin Türkiye'yi iddiasından vazgeçirmek için kurgulandığını belirtti.

Her saldırıda hedeflerine daha sıkı sarıldıklarını vurgulayan Varank, şunları kaydetti:
"Bizi bu süreçte hiçbir terör örgütü, uluslararası odak ya da gizli-açık düşmanlık gösteren ülke yormadı, yoramaz. Ancak istisnasız her saldırıda Türkiye düşmanlarının yanında saf tutan bir muhalefetle uğraşmak inanın insanın enerjisini tüketiyor. En büyük yalanı, en büyük iftirayı atanın parti içinde ödüllendirildiği bir ana muhalefet partisiyle karşı karşıyayız. Genel başkanı bir yandan, parti yöneticileri diğer yandan Türkiye'nin gündemini yalan ve iftiralarla sabote etmek istiyorlar. Bu girişimlere karşı başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bakanlarımız, milletvekillerimiz ve genel başkan yardımcılarımızla bir mücadelenin içindeyiz."

Konuşmasında gençlere de seslenen Varank, bugün demokrat maskesi takan takiyyecilerin geçmişte hangi kirli yüzleri sergilediklerinin iyi öğrenilmesi gerektiğini belirterek, geçmişte Başbakan'ın konvoyunun, "içinde başörtülüler var" denilerek askeri havalimanına alınmadığını, Başbakan'ın eşinin, başörtülü olduğu için hasta ziyaretine gittiği askeri hastanenin kapısından geri çevrildiğini, gençlik kollarının iftar çadırına "Hoş geldin ya şehri Ramazan" pankartı asıldığı için partilerine kapatma davasının açıldığını hatırlattı.

"Kılıçdaroğlu, sözde değil özde faşist bir genel başkandır"
Üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılmasının ertesi günü kararın Anayasa Mahkemesine "koşar adım" taşındığına dikkati çeken Varank, şöyle devam etti:
"Biz bunları hatırlatınca da sanki hikaye anlatıyormuşuz gibi tepki gösterenler oluyor. Muhalefet şimdiye kadar yaptığı iki yüzlülükle hiç yüzleşmedi, hiç özür dilemedi. Çok değil sadece 10-12 yıl önce yaşanmış şeylerden bahsediyorum. Bakınız kamuda çalışanlar 2013, hakim ve savcılar 2015, polisler 2016, askerler ise 2017 yılına kadar başörtüleriyle görev yapamıyordu. Kaç sene, 4 sene önce. Tayyip Erdoğan diye bir yiğit çıktı, bu ayrımcılıkların hepsini bitirdi. Milleti balık hafızalı zannedip, 'Başörtüsü sorununu biz çözdük' diye ortada gezinenlerin engellemelerine rağmen bu sorunu çözdü. İşte bugün yanlarına başörtülü kadınları alıp onlara adeta 'vitrin mankeni' muamelesi yapanlara rağmen bu sorunu çözdü. Bunları anlatıyorum, çünkü bu faşist zihniyet emin olun hala capcanlı, hala dipdiri. Şunu unutmayın; CHP demek ayrımcılık demektir, ötekileştirme demektir, ikna odaları demektir. Fırsatını bulduklarında, en ufak bir güç elde ettiklerinde, zulmettikleri o eski günlere anında dönerler. Nitekim dönüyorlar da...

Çıkıyor 'Bana oy veriyorsan öğretmensin, vermiyorsan öğretmen değilsin' diyor. Öteki gün çıkıyor, 27 milyon vatandaşımızın oyunu hiçe sayarak, ilk kez halkın doğrudan oyuyla seçilen Sayın Cumhurbaşkanımıza 'Sözde Cumhurbaşkanı' diyor. Bu tavrın adı tüm dillerde faşistliktir. Bakınız çok net söyleyeceğim, Kemal Kılıçdaroğlu, sözde değil özde faşist bir genel başkandır. Kılıçdaroğlu'nun özlemini duyduğu Türkiye, ikna odalarının kurulduğu, inancından, siyasi görüşünden dolayı dışlananların, zulmedilenlerin olduğu, sermayenin ayrımcılığa tabi tutulduğu bir

Bakan Varank, konuşmasında, Boğaziçi Üniversitesine rektör atanmasının ardından yaşanan gelişmelere değindi.

Yaşananların asla siyasetle bağdaşmayacağını belirten Varank, "İşte daha yeni Boğaziçi Üniversitesinde rektör atanması sonrası yaşananlar hafızalarımızı tazeledi. Biz, üniversite kapılarında nöbet tutan, laiklik kisvesi altında her türlü kepazeliği yapan rektörleri de unutmadık. Bugün aynı kişilerin Anayasa ve yasalara uygun olarak yapılan bir rektör ataması için ortalığı nasıl ayağa kaldırdıklarını görüyoruz. Terör örgütlerinin maşalarıyla bir olup, toplama militanlarla 'katil polis' diyerek eylem yapanları milletimiz not ediyor. Bunların yürüttükleri şeyin adı asla siyaset değildir. Büyük hedeflere kilitlenmiş, bölgesinde ve dünyada artık farklı bir ligde mücadele eden Türkiye'nin gündemini bunlara esir etmeyeceğiz. Mücadeleden geri durmadan, Türkiye'yi büyütmek, milletimizin refahını yükseltmek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Dış politikada ve terörle mücadelede atılan başarılı adımlar karşısında Türkiye'nin finans ve ekonomi alanında da köşeye sıkıştırılmak istediğine dikkati çeken Varank, şöyle konuştu:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu, güçlü sanayimiz ve milletimizin feraseti ile bu saldırıları da Allah'ın izniyle atlattık, atlatıyoruz. Diğer taraftan, dünya ekonomilerini derinden sarsan salgınla mücadele ediyoruz. Vatandaşlarımız ve işletmelerimiz üzerindeki etkisini sınırlandırmak amacıyla, tüm kamu kaynaklarımızı seferber ettik. Kısa çalışma ödeneği ve nakit ücret destekleri ile çalışanlarımızı bu süreçte yalnız bırakmamaya gayret gösterdik. Yine geçtiğimiz ay ilan ettiğimiz 'gelir kaybı desteği' ve 'kira desteği' ile de esnaf ve sanatkarlarımızın yanında duruyoruz. Yaşadığımız tüm bu zorluklara rağmen hamdolsun sanayinin çarkları tüm hızıyla dönmeye devam ediyor. Kasım ayı verilerine göre sanayi üretimimiz salgın öncesinin de üzerine çıkarak yıllık yüzde 11 artış gösterdi. Tüm dünya ülkelerinin tarihi daralmalar yaşadığı bir yılı inşallah pozitif bir büyümeyle tamamlayacağız. Sağlık alanında Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla gerçekleşen yatırımların, salgın döneminde nasıl işe yaradığını hepimiz gördük. Yine bu dönemde inşa ettiğimiz yeni hastanelerle, genç mühendislerimizin rekor sürede ürettiği solunum cihazlarıyla farkımızı ortaya koyduk. Başlayan aşılama programıyla birlikte artık pandemide bir dönüm noktasına geldik. İthal ettiğimiz aşıların yanında yerli aşı çalışmalarında da artık son viraja girdik. Orada da elde edeceğimiz başarılı neticelerle, toplumumuzun tamamını aşılayıp, bu sıkıntılı süreci Allah'ın izniyle arkamızda bırakacağız."

Üretim, yatırım, istihdam vurgusu
Türkiye'nin ekonomi ve hukuk alanında önemli bir reform gündemi olduğunu vurgulayan Varank, "Bakanlıklarımız tam bir uyum ve eş güdüm içinde bu gündeme odaklanmış durumda. Şeffaf ve öngörülebilir bir anlayışla yatırım ortamımızı daha da güçlendireceğiz. Türkiye'nin yönü üretimdir, yatırımdır, istihdamdır. Önümüzdeki dönem Türkiye'ye yatırım yapanların çok daha fazla kazanacağı bir dönem olacak." ifadelerini kullandı.

Kilis'e yapılan yatırımlar
Bakan Varank, Kilis'in 60 milyon doları aşan ihracatıyla, 3 milyar lirayı aşan yurt içi hasılasıyla, sahip olduğu dinamik nüfusu ve verimli topraklarıyla büyük bir potansiyele sahip olduğuna işaret etti.

Sınırda yürütülen operasyonlarla yatırımın olmazsa olmazı güvenlik kaygılarının giderildiğini de dile getiren Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şimdi sıra, yaptığımız yatırımlarla, sağladığımız desteklerle Kilis'in ihracat ve üretim potansiyelini daha da yukarılara taşımaya geldi. Kilis'e bugüne kadar kazandırdıklarımızı sizler çok iyi biliyorsunuz. Bakın sadece 2020 yılında Kilis'e sağlık ve eğitim öncelikli olmak üzere 441 milyon lira yatırım yaptık. 300 yataklı devlet hastanesi ve 40 üniteli ağız ve diş sağlığı merkezi inşaatımız tüm hızıyla devam ediyor. Kısa süre içinde hizmete alınacak hastanemiz, bölgenin en modern hastanelerinden biri olacak. Bildiğiniz gibi 435 milyon liralık bir yatırımla Yukarı Afrin Barajı'nı tamamladık, içme suyu hattı da büyük oranda tamamlandı. İnşallah bu ay içinde ilk suyu Kilis ile buluşturacağız. 2007 yılında kurduğumuz Kilis 7 Aralık Üniversitemizin fiziki kapasitesini arttırmak için 2020 yılında yaklaşık 10 milyon liralık yatırım yaptık. AK Parti iktidara geldiğinde Kilis'te 200 kişinin istihdam edildiği bir OSB vardı. OSB'mizde istihdam sayısı bugün 1750'ye ulaşmış durumda. Biz Kilis'in daha büyük yatırımlarla, bölgesinde parlayan bir yıldız olmasını istiyoruz. İşte bunun için yakın zamanda yaptığımız düzenlemeyle Kilis'i Cazibe Merkezleri Programı'na dahil ettik. Böylece sanayi bölgelerinde yapılacak yatırımların yeniden 6. Bölge desteklerinden faydalanmasının önünü açtık."

Bakan Varank, şu anda Kilis'e çok yoğun bir yatırımcı ilgisi olduğuna dikkati çekerek öncelikli olarak Kilis OSB'nin ilave alan ihtiyacını çözeceklerini, 3. etap genişlemesi için atılması gereken adımları hızlıca atacaklarını belirtti.

Polateli Şahinbey Tekstil İhtisas OSB projesinde kararlı olduklarını, burayı 2021 yatırım programında devam ettirdiklerini kaydeden Varank, bu yıl içinde OSB'nin alt yapı ihalelerini yapmayı planladıklarını söyledi.

Kilis'e Deneyap Teknoloji Atölyesi
Yeni OSB alanlarının teşviklerle beraber çok hızlı bir şekilde dolacağına ve Kilis sanayisinin daha da gelişeceğine hep birlikte şahit olacaklarını dile getiren Bakan Varank, Kilis Tekstilkent Projesi'ni hayata geçireceklerini, bu projeye bakanlık olarak 11 milyon lira destek sağlayacaklarını ifade etti.

Buranın tamamlandığında 2 bin 500 kişilik istihdamın önünün açılacağına işaret eden Varank, yatırımcılardan taahhütlerin alındığını, fizibilite raporunun hazırlandığını, bu akşam da proje sözleşmesinin imza törenini gerçekleştireceklerini söyledi.

Bakan Varank, bu yıl içinde Kilis'e bir Deneyap Teknoloji Atölyesi kazandıracaklarını da bildirdi.

Makam aracını sürdü
Bakan Varank, AK Parti Kilis İl Kongresi öncesinde Valiliği ziyaret etti.

Valiliğe gelişi sırasında makam aracını kendisi kullanan Varank, Vali Recep Soytürk tarafından karşılandı ve şeref defterini imzaladı. Daha sonra kentle ilgili Vali Soytürk'ten brifing alan Bakan Varank'ın ziyareti basına kapalı gerçekleşti.

Bakan Varank'a Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Kilis milletvekilleri Mustafa Hilmi Dülger ile Ahmet Salih Dal, Kilis Belediye Başkanı Servet Ramazan ve İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz da eşlik etti.
Yorum Yazın