• Siyaset

Cumhurbaşkanı Gül, Hollandalı Senatör Rene Van Der Linden'e Cumhuriyet Nişanı verdi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hollanda Senatosu ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi eski Başkanı Senatör Rene van der Linden'e Cumhuriyet Nişanı verdi. Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde düzenlenen törene eşi ve oğlu ile birlikte katılan...

Cumhurbaşkanı Gül, Hollandalı Senatör Rene Van Der Linden'e Cumhuriyet Nişanı verdi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hollanda Senatosu ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi eski Başkanı Senatör Rene van der Linden'e Cumhuriyet Nişanı verdi.

Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde düzenlenen törene eşi ve oğlu ile birlikte katılan Rene Van Der Linden’e Türkiye’ye gösterdiği yakınlık ve dostluk nedeni ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Cumhuriyet Nişanı takıldı. Türkiye ile Hollanda arasındaki resmi ilişkilerin 400. yıl dönümü kapsamında düzenlenecek etkinliğe Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AB Bakanı Egemen Bağış, milletvekilleri ile Türkiye ve Avrupa’dan üst düzey davetliler katıldı. Her iki ülkenin de milli marşlarının okunmasıyla birlikte başlayan törende Rene van der Linden'in özgeçmişi ve Cumhuriyet Nişanı tevdi edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı okundu.

Rene van der Linden ile dostluklarından bahseden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Devlet başkanları haricinde diğer zevatlara verilen ülkemizin en büyük nişanı olan Cumhuriyet Nişanı’nı değerli devlet adamı Senatör Rene van der Linden'e takdim etmekten büyük mutluluk duyuyorum. Rene van der Linden ile hukukumuz Türkiye ile Hollanda arasındaki 400 yıllık diplomatik ilişkiler kadar eski değil ama yinede epey bir eski hukukumuz var. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Asamblesi’nde milletvekili olarak bulunduğum sıralarda Sayın Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Asamblesi’nde oradaydı. O günlerden başlayan hukukumuz daha sonra da hep devam etmiştir. Rene, 40 yıla yaklaşan aktif siyasi hayatında muhafazakar demokrat kişiliği ve çizgisini ilkeli bir şekilde koruyan bir siyasetçi olmuştur. Bu çerçevede soğuk savaş yıllarından başlayarak temel hak ve özgürlükler ile demokrasinin Avrupa’nın başka alanlarına da yayılmasında çok önemli katkıları olmuştur. Söz konusu çabalarda Avrupa’nın ortak değerlerini, demokrasiyi, insan haklarını, hukukun üstünlüğü gibi konulara çok önem veren ve bunun bütün Avrupa ve daha geniş coğrafyada geçerli olması için çok büyük gayret sarf etmiş ve bu çalışmalarında da Avrupa Konseyi’nde kendisine çok yakın olan çok değerli Türk delegasyonu olmuştur. Türkiye’den çok sayıda arkadaşı vardır. Uzun uluslararası siyasi ve diplomatik kariyeri boyunca Türkiye ile ilgili konularda da Sayın Rene çok yakın olmuştur. Türkiye’nin bir dostu olduğunu her yerde göstermiştir. Hatırlayacaksınız, Türkiye Avrupa Konseyi’nin denetiminde olan bir ülkeydi, bu denetimden çıkma sırasında Türkiye’ye çok büyük destekleri oldu. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı’na ilk defa bir Türk’ün, Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nun başkan olarak seçilmesinde verdiği katkıyı ve desteği hiçbir zaman unutamayız. Bütün bunlar daima hatırlanacaktır. AB’nin Türkiye ile üyelik müzakereleri de 2004 yılında Hollanda’nın dönem başkanlığı sırasında kabul edilmiştir. Maalesef bazı üye ülkelerin siyasi nedenlerden ve müzakerenin gereği olmayan teknik nedenler dışında suni dışında müzakere sürecini adeta dondurur şekilde davranmalarına rağmen Hollanda’nın daima destek vermesinde Rene’nin katkılarını daima görmüşüzdür” dedi.

Rene van der Linden’i daima ayrı bir yere koyduklarını belirten Gül, “Geçen sene Türkiye Hollanda diplomatik ilişkilerinin 400. yıl dönümünü kutladık. Bu yıl dönümü vesilesiyle Türkiye ve Hollanda arasında çok büyük faaliyetler söz konusu oldu. Bende Kraliçe’nin davetine icabet ederek devlet ziyareti yaptım. Bütün bunların hazırlık komitesi başkanı da Sayın Rene’ydi. İki ülke arasındaki ilişkiler bugün olağan üstü noktaya geldi. Bütün alanlarda çok büyük ilişkiler varsa bunun arkasındaki itici güçlerden birisi kendisidir. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Daima kendisini ayrı bir yere koyuyoruz. Türkiye’ye ve Türklere gösterdiği dostluk ve bu yakınlıktan, çabalarından dolayı böyle bir nişanı kendilerine vermeyi kararlaştırdık ve Bakanlar Kurulu’nun Kararı ile kendisine sunuyoruz. Bu dostluğun uzun süre devam edeceğine inanıyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Cumhuriyet Nişanı’nı takmasından sonra davetlilere hitap eden Rene van der Linden, Türkiye’nin her zaman hayatının çok önemli bir parçası olduğunu ve Türkiye’de çok önemli dostluklar edindiğini söyledi. Türkçe olarak “Hepinize çok teşekkür ediyorum, büyük bir onur duydum” diyerek konuşmasına başlayan Senatör Rene van der Linden “Sizlerin huzurunda Cumhuriyet Nişanı gibi son derece değerli bir nişana layık görülüyor olmak benim için büyük bir mutluluk. Bana bahşettiğiniz bu ayrıcalık dostluğumuzun derinliğini ve gücünü de simgelemekte. Hem iki ülke arasında hem de iki ülke insanı arasındaki dostluğun önemine işaret etmekte ki, zaten bu önem Türkiye Hollanda diplomatik ilişkilerinin tesisinin 400. yıldönümüne binaen düzenlenen etkinliklerde de kendini gösterdi. Ülkeniz, çok uzun yıllar ve dönemler boyunca çok çeşitli insanlara ilham verdi ve pozitif etki oluşturdu ki, bahse konu ilhamın örneklerini bütün dünyaya yayılmış sayısız edebi ve mimari eserde görmek mümkün” şeklinde konuştu.

Abdullah Gül ile dostluğunun kendisini Türkiye’nin AB’ye üyeliğini savunan birisi haline getirdiğini belirten Rene van der Linden, “Sevgili Abdullah; İstanbul’da komite toplantıları sonrasında gerçekleştirdiğimiz ikili görüşmeleri hiç unutmadım. Etrafı görmek veya gezmek yerine beraberce önemli konuları tartıştığımız birbirimize güvendiğimiz ve dostluğumuzu geliştirdiğimiz bir ilişki kurduk. Bu ikili ilişkiler ve dostluk için gerçekten minnettarım. Bu ilişki ve dostluğun varlığı açıkça söyleyebilirim ki, beni Türkiye’nin AB’ye üyeliği konusunda süreci ilerletmeyi hedefleyen ve savunan birisi haline getirmesinde büyük katkısı vardı. Avrupa’nın Türkiye’ye Türkiye’nin de Avrupa’ya ihtiyacı var, bunun altını bir kere daha çizmek istiyorum. Elbette kökleri çok derin olan bu ilişkinin temeli ve en önemli mihenk noktası Strazburg’ta bulunmakta. Sevgili Abdullah, şu ana kadar bizim Avrupa Konseyi nezdinde yaptığımız çalışmaların önemi çok fazlaydı. Her iki ülkenin de Avrupa Konseyi üyeliği konseyin kuruluş yılına, yani 1949 senesine dayanmakta. Kuşkusuz Avrupa Konseyi için üye devletlerin uzlaşma ile beraber hareket etmeleri ve karşılıklı anlayış içinde çalışmalarını yapmaları erzem niteliktedir. Bu yüzden Avrupa Konseyi tüm üye devletlerine yapıcı diyaloğa girme çağrısı yapmaktadır. Umuyorum ülkenizde de yakın dönemde başlamış olan diyalog süreci başarı ile tamamlanır ve ülkenize barış ve refah ve yine ülkenin farklı bölgeleri arasında karşılıklı anlayış temelinde olumlu sonuçlar doğurur. Kuşkusuz Avrupa Konseyi’nin siyasi bir organizasyon olması ve dolayısıyla da genellikle süreci felç edebilecek ekonomik amaçlar veya tartışmalara ev sahipliği yapmaması gerçeği kuşkusuz konsey içinde yaşanan münazaraların ve tartışmaların daha verimli geçmesine, üye devletler arasındaki ikili ilişkilerin ve kültürler arası diyaloğunda daha etkili sonuçlar doğurmasına imkan vermektedir. Geride bıraktığımız yıllar içinde her zaman bizler için en değerli husus üye devletler ve üyeler arasında yaşanan bu münazara ve tartışma ortamı oldu ki, bu sayede ortaya konan çaba ve isteklilikle taraflar birbirlerine anlayabilsin ve bir uzlaşıya varabilsinler” ifadelerini kullandı.

Törenin sonunda aile fotoğrafı çekildiği esnada boynuna takılı olan Cumhuriyet Nişanı’nı yere düşüren Rene van der Linden'e Cumhuriyet Nişanı yeniden takmasında eşi ve Gül yardımcı oldu.

Yorum Yazın
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri