TİC Holding Header
  • USD 32.342
  • EUR 35.128
  • Altın 2234.999
  • BIST 100 8753.67
  • Siyaset

İYİ Parti'li Öztürk'e geçici çıkarma cezası

TBMM Genel Kurulu'nda, 2019 yılı bütçe görüşmelerinde, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş'a küfürlü ifade kullanan İYİ Parti'li Öztürk'e, "geçici çıkarma cezası" verildi.
İYİ Parti'li Öztürk'e geçici çıkarma cezası
AA - AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "Sayın Akşener, şunu iyi bilsin ki Kandil'in borazanlığını yapan HDP, Kürt kardeşlerimizi asla ve kat'a temsil edemez. Merak ediyorum, Sayın Akşener'i tek millet değil, 'Türk milleti' söyleminden 'HDP, Kürt siyasi hareketinin temsilcisidir.' noktasına getiren nedir? Bunun açıklanması lazım." dedi.

Muş, TBMM Genel Kurulu'nda, 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerinde AK Parti Grubu adına yaptığı konuşmada, 2019 yılı bütçesinin, yeni sistemin ilk bütçesi olması nedeniyle farklılık arz ettiğini, bu bütçenin 2002'den itibaren AK Parti iktidarlarının kesintisiz olarak getirdiği 17. bütçe olduğunu belirtti.

Bütçe işinin büyük bir sorumluluk olduğunu dile getiren Muş, milletin bu noktada bütçenin adil olmasını, verimli kaynak tahsisini, gelir-gider dengesini, sürdürülebilirliğini, refah üretmesini beklediğini söyledi.

Bütçenin, bir hükümetin en somut performans ölçütü olduğuna işaret eden Muş, "Milletimiz AK Parti'nin yaptığı hizmetlerden, Türkiye'nin artan uluslararası itibarından, hayat kalitesinden, refah seviyesinden memnun kaldı ve 17 yıl boyunca hiçbir rakibine en ufak bir şans tanımayacak şekilde AK Parti'yi kesintisiz iktidarda tuttu." diye konuştu.

Genel Kurul'da kendisinden önceki konuşmacılar tarafından hak etmedikleri ithamlarla karşı karşıya kaldıklarını aktaran Muş, kendisinin, bu ithamların ne kadar haksız ve yersiz olduğunu anlatacağı belirtti.

Muş, terörün, ekonomik kalkınmanın önündeki en büyük engeli teşkil ettiğini vurguladı.

"Amacımız terörün belini kırmak"

Bir yandan PYD/PKK, DEAŞ, DHKP-C diğer yandan FETÖ gibi terör örgütleriyle etkin bir mücadelenin sürdürüldüğüne işaret eden Muş, amaçlarının, terörün belini kırmak ve terör olaylarını tamamen sıfıra indirmek olduğunu belirtti.

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, terör suçundan ötürü yargılandığı mahkemece hüküm giydiğini anımsatan Muş, Genel Kurul'da, HDP milletvekillerinin, bu kararı eleştirerek Demirtaş'ın terörle bir iltisakının olmadığını iddia ettiğini, ifade özgürlüğü vurgusu yaptığını söyledi.

Muş, bunun açık bir çelişki olduğunu, Demirtaş'ın bizzat kendisinin, PKK'yı bir terör örgütü olarak görmediğini defalarca ifade ettiğini belirterek "O zaman, bir yandan 'PKK'yı terör örgütü olarak görmüyorum.' deyip, öte yandan 'Beni neden PKK yüzünden yargılıyorsunuz?' demek nasıl bir çelişkidir? Keza 'Demirtaş neden PKK ile ilgili yargılanıyor?' diye soran buradaki HDP milletvekilleri de 'PKK terör örgütüdür.' diyebilmekte midir? Hangi HDP'li milletvekili bugüne kadar çıkıp da PKK terör örgütünü lanetleyebilmiştir? Hiçbiri." ifadelerini kullandı.

"İçinde HDP'lilerin de olduğu sözde Demokratik Toplum Kongresi bileşenleri ki bu HDP'nin tek yumurta ikizidir, aralarında hiçbir fark yoktur, 27 Aralık'ta öz yönetimi tarif eden bir deklarasyon yayınlamıştı." diyen Muş, burada amaçlananın önce özerk yönetim daha sonra yeni bir devlet kurmak olduğunu dile getirdi.

"Bunlar PKK'nın siyasi amaçlarının tezahürü niteliğindeydi"

Terör şebekelerinin, Türkiye'nin belli bir bölgesinde kendilerine özerk bir alan oluşturmaya çalıştıklarını, aynı dönemlerde, bu deklarasyonu yayımladıklarını anlatan Muş, "Hiç masum değiller demek ki. Bu, ifade özgürlüğü değilmiş demek. 14 maddelik özerklik deklarasyonu ve Demirtaş'ın yaptığı bu açıklamalar açıkça Türkiye'yi bölmeye ve parçalamaya yönelik bir faaliyetti. Bunlar PKK'nın siyasi amaçlarının tezahürü niteliğindeydi." değerlendirmesinde bulundu.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin, konuşmasında, Doğu ve Güneydoğu'da illere yapılan barajları sorguladığını dile getiren Muş, şunları söyledi:
"Buradan soruyorum, bölgedeki vatandaşlarımıza yaptığımız barajlar sizi niye rahatsız ediyor? Bu hükümete bütçe görüşmelerinde, 'Neden vatandaşa hizmet ediyorsunuz?' diye suçlama yöneltmek nasıl bir sakat anlayışın tezahürüdür. Terör örgütü PKK da bölgeye yapılan barajlardan, hava alanlarından rahatsız değil mi? O hizmetlerin gitmemesi için iş makinelerini yakmamış mıdır? Orada çalışan işçileri katletmemiş midir?"

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın, "isyan ve direniş vurgusu yaparak bilinç altındaki ayaklanma özlemini dışa vurduğunu" ifade eden Muş, "Bu Meclis çatısı altında yapılan bu tehditleri esefle kınadığımızı belirtmek isterim. Şunu unutmayın, Türkiye'de iktidar ancak seçimle değişir." dedi.

Kılıçdaroğlu'nun Almanya ziyareti

Arkasında Kandil'in olduğu kirli bir ittifak pazarlığını anlatmak istediğini söyleyen Muş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Almanya ziyaretinde Sol Parti milletvekilleri Sevim Dağdelen, Gökay Akbulut ve Helin Evrim Sommer ile bir araya geldiğini hatırlatarak bazı eleştirilerde bulundu.

Kürsüden, ziyarete ilişkin fotoğrafları gösteren Muş, Dağdelen'in, Almanya Federal Meclisinde, terör örgütü PYD bayrağını açan bir milletvekili olduğunu söyledi.

"Az önce buradan 'Bir karış toprak için biz kendimiz gerekirse ölürüz.' diyenler, Afrin operasyonuna karşı çıkan parlamenterlerle Almanya'da ne konuştunuz?" diye soran Muş, " Ne konuştuğunuzu çıkın, anlatın burada. Siz kim, vatan toprağını korumak kim?" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun, PKK yandaşı parlamenterlerle neyi görüştüğünü, hangi konularda istişarelerde bulunduğunu soran Muş, şöyle devam etti:
"Yoksa yerel seçimler için bu kişi üzerinden HDP'yle ittifak müzakerelerinde mi bulundu? Hani bir söz vardır ya 'özrü kabahatinden beter' diye. CHP Genel Başkan Yardımcısı bu konuyla ilgili bir açıklama yapıyor ve diyor ki 'Almanya ziyaretimiz gıptayla izleniyor. Onlar, seçilmiş Alman parlamenterleridir.' Ben de soruyorum; PKK temsilcisi bir Alman milletvekiliyle görüşmenizin neyi gıptayla izleniyor, çıkın, bir açıklayın bunu. Hani Deniz Baykal, Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek diyordu ya 'CHP'de eksen kayması var.' işte o eksen yanınızda bulunan HDP'ye doğru kaymakta.

CHP'nin Demirtaş hayranı bazı yöneticileri Demirtaş'a cezaevinden ulaklık yaparak CHP'nin antetli kartıyla Demirtaş'ın mesajını paylaşırken bir başka CHP yöneticisi Demirtaş ile görüştükten sonra 'Muhteşem fikirleri var.' diyordu. Bakın, şunu görüyorsunuz değil mi? Bakın, yanına da saz çalan fotoğrafını koymuş. Bu, CHP'nin antetli bir kağıdı. Ulaklık yapan, CHP'nin Genel Başkan Yardımcısı. Geçmişte yine bir yardımcıları da 'ailece oy verdiğini' ifade etmişti. Bu eksen kayması öyle bir noktaya gelmiştir ki yani CHP'de bu durum öyle bir noktadadır ki CHP kongresinde bundan sonra Kılıçdaroğlu'nu devirecek tek kişi Demirtaş'tır, hiç şüpheniz olmasın."

Bu sırada AK Parti ile CHP ve HDP'li milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmalar yaşandı.

Partiler arasındaki ittifak görüşmeleri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "aklınca uyanıklık yaparak arkasında PKK/PYD'nin olduğu kirli bir ittifakı millete yutturmaya çalıştığını" söyleyen Muş, "Bir yandan CHP'li parti yöneticileri otel lobilerinde, Almanya'da gizli kapaklı şekilde HDP ile görüşüp 'Siz büyükşehirlerde aday göstermeyin ama bizimle ittifak yaptığınızı sakın halka açıklamayın.' derken öte yandan da İYİ Parti ile görüşmeler yaparak 'HDP bizi dışarıdan destekleyecek' müzakereleri yürütüyorlar." diye konuştu.

Oyunun büyüklüğünü anlatmak istediğini dile getiren Muş, "HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ne diyor? 'Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerde CHP ve İYİ Parti'nin adayını destekleyebiliriz.' diyor. Bir başka CHP yöneticisi ne diyor? 'Cumhur İttifakı dışındaki herkesle iş birliği yaparız.' Aslında şecaat arz ederken sirkatin söylüyor. Esasen 'HDP ile iş birliği yapacağız.' diyemiyor fakat böyle dolambaçlı yollarla cümlelerle bunu ifade ediyor. Sebebi de milletten korkmaları, açık bir şekilde söyleyin ne yapmak istediğinizi. Otellerde görüşmenize gerek yok." ifadelerini kullandı.

"Kandil'in borazanlığını yapan HDP, Kürt kardeşlerimizi asla temsil edemez"

Milletin imkanlarını terör örgütüne aktaran HDP'li belediyelere kayyum atanmasına karşı ilk başta tepkiyi CHP'nin verdiğini vurgulayan Muş, "Demirtaş'ın kendisi bile PKK irtibatını inkar etmezken, mahkemenin hüküm vermesine burada ilk önce CHP Grup Başkanvekili itiraz ediyor. Neden? O yakınlığı pekiştirmek için." dedi.

"İYİ Parti'nin de bu oyunun bir parçası" olduğunu belirten Muş, şöyle konuştu:
"Seçim sonrası Sayın Akşener ne demişti? 'HDP, Kürt siyasi hareketinin temsilcisidir.' demiştir. Çocuk katili terör örgütünün borazanlığını yapanlar ne zamandan beri Kürt kardeşlerimizin temsilcisidir? Bu nasıl bir ifade? Sayın Akşener, şunu iyi bilsin ki Kandil'in borazanlığını yapan HDP, Kürt kardeşlerimizi asla ve kat'a temsil edemez. Merak ediyorum, Sayın Akşener'i tek millet değil, 'Türk milleti' söyleminden 'HDP, Kürt siyasi hareketinin temsilcisidir.' noktasına getiren nedir? Bunun açıklanması lazım."

İYİ Parti'li Öztürk'e geçici çıkarma cezası

Muş'un, sözlerine karşılık İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk küfürlü ifade kullandı. Bunun üzerine AK Parti milletvekilleri Öztürk'e tepki gösterdi.

Karşılıklı laf atmaların ardından tartışmanın büyümesi üzerine AK Parti milletvekilleri, İYİ Parti grubunun bulunduğu sıralara doğru yöneldi.

TBMM Başkanı Binali Yıldırım, birleşime ara verdi. Bu sırada bazı CHP milletvekillerinin araya girerek tartışmayı önlemeye çalıştı.

Verilen aranın ardından tekrar toplanan Genel Kurul'da, TBMM Başkanı Binali Yıldırım, İYİ Parti'li Öztürk'e, sarf ettiği sözler nedeniyle Meclis İçtüzüğü'ne göre geçici çıkarma cezası verilmesini oylamaya sundu. Yapılan oylamada Öztürk'e, iki birleşim çıkarma cezası verildi.

"Hiç kimseyi tahrik etme niyetim yok"

Daha sonra konuşmasına devam eden AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, parlamento çatısı altında 2011'de beri İstanbul Milletvekili olarak millete hizmet ettiğini, hiçbir konuşmasında ya da 8 yıllık süreçte hiçbir milletvekilinin şahsına, ailesine, itibarına tek bir kelime kullanmadığını söyledi.

"Yaptığım bütün eleştiriler, ortaya koyduğum tahliller tamamen siyasidir ve partimiz açısından olayları nasıl gördüğümüzdür." diyen Muş, hiç kimseyi tahrik etme niyeti bulunmadığını vurguladı.

Muş, "Aslında sadece gayet iyi niyetli de bir uyarıda bulunmak isteyip daha önce yapılmış olan bir konuşmaya dikkati çektim. Bunun bir tahrik sebebi olarak algılanmasını da gerçekten doğru bulmuyorum." dedi.

Fransa'daki protestolar

Fransa'da akaryakıt zamlarına ve ekonomik şartların kötüleşmesine tepki olarak 17 Kasım'da başlayan ancak daha sonra Macron yönetimine yönelik öfkeye dönüşen "sarı yeleklilerin" eylemlerini hatırlatan Muş, şunları kaydetti:
"Fransa'da son günlerde bazı gelişmeler oluyor. (CHP) Genel sekreter yardımcıları Uğur Tunçay şu paylaşımı yapıyor: 'Paris sararırken Ankara yeşil kalamaz.' Bakın, orada esen rüzgarla yelkeninizi dolduramazsınız, halka inmeniz lazım. 'Sarı yelekliler' olarak nitelendirilen kitle bir sokak hareketi başlatıyor. Orada polisin sert müdahalesini gördünüz değil mi? Bu arada bu olaylar vesilesiyle Türk polisine insan hakları dersleri vermeye çalışan AB'nin insan hakları standartlarını da ayrıca görmüş olduk. Sarı yeleklileri görünce CHP'nin bazı yöneticilerinde başka duygular depreşmeye başladı ama sakın yeltenmeyin, ne devletimiz ne milletimiz size müsaade etmez. Uyarıyorum sizi."  

Muş ile CHP'li  Özel arasında "fotoğraf" tartışması

TBMM Genel Kurulunda 2019 yılı bütçesinin tümü üzerindeki görüşmelerde AK Parti Grup Başkanvekili Muş ile CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel arasında "fotoğraf" tartışması yaşandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Muş'un, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Almanya ziyaretinde Sol Parti milletvekilleri Sevim Dağdelen, Gökay Akbulut ve Helin Evrim Sommer ile bir araya geldiğini hatırlatarak bazı eleştirilerde bulunması üzerine, CHP Grup Başkanvekili Özel, sataşma gerekçesiyle söz aldı.

2016'da TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerinin, temasları çerçevesinde Almanya Federal Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen, üyeler Marilusie Beck, Nils Annen ve Sevim Dağdelen ile bir araya gelmesine ilişkin fotoğrafı gösteren Özel, "Sevim Dağdelen oturuyor, karşıda sizin partinizden 3 milletvekili. Hesap soracaksan bu fotoğrafın hesabını sor." ifadesini kullandı.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Afganistan Hizb-i İslami Partisi lideri Gülbeddin Hikmetyar ile aynı karede yer aldığı fotoğrafı gösteren Özel, "Bir terör örgütüne destek verenle fotoğraf çektirmeyi konuşuyorsan ve soracaksan, El Kaide'nin kurucusu Hikmetyar ile çektirilen bu fotoğrafın hesabını sor." diye konuştu.

HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, "Doğrusu hepimiz biliriz; mahalleyi birbirine katanlar olur, köyleri birbirine katan olur. Demek ki Meclisi birbirine katanlar da varmış. Mecliste neredeyse kafalar kırılıyordu. Bir grup başkanvekili sükuneti, Meclisin itibarını koruması gerekirken Meclisi ne hale getirdi." dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakcı Kan'ın, sosyal paylaşım sitesi twitter üzerinden "AK Parti Genel Merkez heyetimizle gerçekleştirdiğimiz Almanya temasları kapsamında Alman Federal Konseyi Bundesrat'ı ziyaret ettik ve ayrıca federal sistem hakkında bilgi alışverişinde bulunduk." paylaşımında bulunduğunu hatırlatarak, "Bana izah edersiniz umarım." ifadesini kullandı.

"Her gördükleri sakallıyı DAEŞ'çi sanıyorlar"

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş da sataşma gerekçesiyle tekrar söz alarak, "Her gördükleri sakallıyı DAEŞ'çi sanıyorlar. Hikmetyar, Afganistan savaşında ülkesi için savaşan ve o dönemde Türkiye'nin desteklediği birisi. O zaman IŞİD diye bir varlık da yok ortada. Her gördüğünüz sakallıyı dedeniz sanmayın." şeklinde konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Allah göstermesin bu adamı dedeme benzetmem. Benim dedemin şeytani değil rahmani bir sakalı vardı. Sen kime benzetiyorsun da bu kadar sempati besliyorsun, o tartışılır." dedi.

Özel, Hikmetyar'ın 2013 yılında BM kararıyla terörist listesine alındığını, Türkiye'nin bu kararı dayanak yaparak malvarlığına el koyduğunu söyledi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ise "Hikmetyar, BM tarafından listeye kısa dönem alındı ancak hemen arkasından 30 Nisan 2017'de çıkarıldı. Şu anda Hikmetyar'ın partisi hükümette olan, yasal olan partidir. Dolayısıyla her sakallıya aynı tarzda yaklaşmak doğru değil." dedi.

AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakcı Kan, İYİ Parti'li Türkkan'ın ifadeleriyle ilgili açıklama yaptı.

Çeşitli görevler dolayısıyla birçok ülkeyi ziyaret ettiklerini ve ziyaretleri sırasında o ülkenin sistemiyle ilgili bilgi alışverişinde bulunduklarını, Türkiye'deki sistemle ilgili de bilgi verdiklerini anlatan Kan, Almanya'da da bu çerçevede yetkililerden bilgi aldıklarını söyledi. Kan, bu konuyla ilgili dile getirilen iddiaları "saçma sapan" olarak niteledi.

Bu arada, HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş'un, CHP'ye yönelik "Afrin operasyonuna karşı çıkan parlamenterlerle Almanya'da ne konuştunuz? Siz kim vatan toprağını korumak kim?" ifadeleri üzerine sataşmadan söz istedi. 

Kurtulan, "Afrin'e vatan toprağını savunmaya gittiğinizi söylüyorsunuz. Afrin sizin vatan toprağınız değil Sayın Muş. Karıştırıyorsunuz. Orayı, gidip gasbetmişsiniz, işgal etmişsiniz, IŞİD'e teslim etmişsiniz." diye konuştu. 

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ise "Kahraman ordumuza sataşma var. Kahraman ordumuza kimse işgalci diyemez. Bunu kimse TBMM çatısı altında yapamaz. Yapıyorsa da onun yeri burası değil Kandil'dir, PKK'dır, yılanların yanı olmalıdır." şeklinde Kurtulan'a tepki gösterdi.
Yorum Yazın