İHA -
AB ülkeleri istedikleri kadar kendi sınırlarını korumak için tel örgüler örmeye çalışsınlar, isterlerse gök kubbelerinin üstünü çelikten bir gök kubbe yapsalar, yine de mülteci sorununu önleyemezler dedi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 4. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin dünyada küresel göçten en fazla etkilenen ülkelerin başında geldiğini belirterek, Türkiye’den sonra Pakistan ve Lübnan’ın küresel göçten etkilenen ülkeler arasında olduğunu ifade etti.
Esas meselenin ’küresel göç meselesini ortaya çıkarmayacak tedbirlerin nasıl alınacağı’ olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "İnsanlar nasıl evlerini barklarını terk edebilir konuma gelmezler, nasıl insanlar kendi ülkelerinde hayatta durabilirler bunun çalışmasını yapmamız lazım. Burada da bütün ülkelerin, zengin, orta, dar gelirli ülkelerin herkesin samimi olarak kafa yorması gerekir. Ama özellikle zengin kuzey ülkelerinin bu konuya ciddi bir şekilde odaklanması gerekir" ifadelerini kullandı.
Mülteci meselesi karşısında ülkelerin aldığı tavrı eleştiren Kurtulmuş, "Sınırlarımızı tel örgülerle örelim, gelecek olan göçmenleri biz kendi ülkemize sokmayalım, şu an ABD’de gündeme getirildiği gibi, Avrupa’da gündeme getirildiği gibi tel örgüler çekelim, duvarlar çekelim.
Çok açık söylüyorum, dünyadaki göç meselesini ortaya çıkaran bu nedenler devam ettiği sürece ABD istediği kadar Meksika sınırına duvar örmeye niyetlensin, AB ülkeleri istedikleri kadar kendi sınırlarını korumak için tel örgüler örmeye çalışsınlar, isterlerse gök kubbelerinin üstünü çelikten bir gök kubbe yapsalar, yine de mülteci sorununu önleyemezler.
O zaman samimiyetle bu meseleyi siyasi istismar konusu yapmadan, neden bu göç meselesi böylesine önemli bir noktaya geldi, neden son 20 yılda iki katından daha fazla bir noktaya ulaştı, neden 113 dünya vatandaşından birisi göçmen hale geldi, bunun nedenlerini iyi bulmamız lazım" şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, göçün nedenleri arasında 3 temel nedenin yer aldığını anlatarak, bunların arasında dışarıdan askeri müdahaleler ve işgaller vasıtasıyla göç veren ülkelerin ciddi bir askeri baskı altında kalmış olması olduğunu belirtti.
Bir ikinci nedenin siyasi istikrarsızlıklar olduğunu kaydeden Kurtulmuş, bu ülkelerin tamamında halkların çok büyük bir kısmının siyasal katılım süreçlerinin içinde olmadığını dile getirdi. Kurtulmuş, göçün önemli nedenleri arasında ekonomik yoksunluğun da olduğunu ifade etti.
