TİC Holding Header
  • USD 32.385
  • EUR 35.067
  • Altın 2324.965
  • BIST 100 9129.19
  • Spor

İşte G.Saray'ın borcu

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, 'Net borç-alacak farkımız 963 milyon TL’den 1 milyar 172 milyon TL’ye geldi. Benim özellikle değinmek istediğim konu, bizi seçime götüren en önemli neden mali sorun' dedi.
İşte G.Saray'ın borcu
İHA - Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, Divan Kurulu Toplantısı’nda konuştu.

‘Ceketimin düğmesini açabilir miyim’ diyerek sözlerine başlayan Cengiz, “Sel gider kumu kalır. Ben başkanlıktan ayrıldığımda ya da tekrar başkan olduğumda bana çok değerli bir kum kalacak. Divan üyesi olarak kalacağım ve bu onur bana yeter. 20 gündür iş başındayız. Konsolide borç-alacak önemli. Bazen yanlış rakamlar çıkıyor ortaya. Övünçle söylüyorum ve hiçbir kulübe taş atmıyorum, Galatasaray Türkiye’nin en şeffaf kulübüdür. Gerek solo, gerek konsolide bazda Türkiye’nin en şeffaf kulübüyüz. İnşallah diğer tüm kulüplerimize de bu hesaplar nasip olur. Net borç-alacak farkımız 963 milyon TL’den 1 milyar 172 milyon TL’ye geldi. Benim özellikle değinmek istediğim konu, bizi seçime götüren en önemli neden mali sorun. Dağ gibi sorunlar var. Sadece geçmiş yönetimin değil, önceki yönetimlerin de birbirine bağlı olduğu sorunlar” dedi.

"60 MİLYON TL ÖDEME YAPTIK"

Birçok sorunla boğuştuklarını söyleyen Cengiz, “Göreve geldiğimizde transfer döneminin son 3, 4 günüydü. Gördüğünüz gibi 60 milyon TL’ye yakın ödeme yaptık. Bu 60 milyon TL ödeme, özellikle futbol şubesi ve vergi-SSK ödemeleri. Enkaz edebiyatı yapmıyoruz. Transfer döneminde önümüzde çok önemli engeller gördük. 19 milyon TL vergi ve SSK borcu vardı. Bunu aynı gün ödeyip, borçsuzluk kağıdı alarak transfer yapmamız gerekiyordu. 2 futbolcumuzdan gelen transfer yasağı vardı. Biz her ikisine 22 milyonu aşkın para ödedik. Göreve geldiğimizde, bunu söylemek istemiyorum ama kasada 5 kuruş para yoktu. Bunun böyle olacağını biliyorduk. Bu kadar ummuyordum ama bunu da söyleyeyim. Biz sızlanmayı sevmeyen insanlarız. Hızla çalışıp bu borçları kapattık. Aynı günde borçsuzluk kağıdını alıp, transfer yaptık. Ndiaye’yi biz göndermedik. Teknik direktörümüz de gitmesini istemedi, biz de istemedik. Ama futbolcu gitmek istedi. Ndiaye’yi satıp parasını alıp harcadınız dediler. Bu paranın yarısını hala alamadık. Bu arada bazı dinamikleri harekete geçirdik. “Store’lara koşun” sözüm kıvılcımdı, bir alev topuna dönüştü. 24 saatte dünya TT listesine 3. Sıradan girdi bu hareket. 2 günde 1 günlük ciromuzun 10 katı satış sağladık. Taraftarın bu aksiyonu ne dünya spor tarihinde görülmemiş bir olay. Bütün taraftarlara teşekkür ediyorum. Bu 5,5 milyon TL’ye yakın satış, yıllık satışlarımızın yüzde 6’sına denk geldiği gibi stoklarımızın da yüzde 30’unu eritti” diye konuştu.

“15 GÜNDE 18 LOCA SATTIK”

Göreve geldiklerinde 71 locanın boşta olduğunu söyleyen Cengiz, “15 iş gününde 18 adet loca sattık. Galatasaray’a küsülmez ama Galatasaray’dan bir nebze de olsa elini ayağını çekmiş olan taraftarımız, kulübe sahip çıktı. 8 milyon 600 bin TL’lik satışı 15 günde gerçekleştirdiler. 22 ocak-12 şubat satış rakamlarımız, geçen yıla oranla 4 milyon 200 bin TL’den 8 milyon 500 bin TL’ye çıktı. Lütfen kombine, loca alarak Galatasaray’a sahip çıkın. Kombine satışımız 33 binlerde. Kombine satışı ve gelirde Türkiye’nin en iyi noktasındayız. Stat gelirinde TL bazında artımız, Dolar bazında eksimiz var. Emlak Konut’la ilgili, ben gelir gelmez bir görüşme yaptım. Birçok sponsor bizi tam anlamamış. Florya’da ve Riva’da yapmamız gereken, karı maksimuma çıkarmamız gerekir. 508 milyon TL asgari gelirimiz var. Ama bunun artması gerekiyor. Biz bu Riva ve Florya’da Emlak Konut tarafından yapılacak olan konutları en yüksek fiyatlardan, en değerli Galatasaraylıları burada bulundurarak satmak durumundayız. Karın artması demek, Galatasaray’ın kazanması demek. Florya’da Emlak Konut, imar düzenlemesi yapıyor. Görüşmelerimiz sürüyor. İnşaat alanını artırma konusunda çabalarımız var. Umarım buradan da geliri maksimum hale getiririz” açıklamasında bulundu.

“TEK KURUŞ BANKA KREDİSİ KULLANMADIK”

Gelir gelmez ödedikleri 60 milyon TL’de banka kredisi kullanmadıklarını söyleyen Cengiz, “Bu 60 milyon TL’yi öderken, tek kuruş banka kredisi kullanmadık. 1 milyona yakın da faktoring borcu ödedik, ödeyeceğiz de. Aşılması gereken önemli mali sorunlar var. Yabancı kulüplerle transferden doğan sorunlar var. Bunları aşacağız. Bir şeye değinmek istiyorum, buna da üzülüyorum. 508 milyon TL’miz kırıldı. Buradan 340 milyon TL gelir elde ettik ve bu da gitti. 6 Şubat 2017’de 508 milyon TL’nin hesaplarımıza girmeden öncesinde borcumuz 800 milyon TL. Dolar olarak baktığımızda 213 milyon Dolar olan borcumuz 7 Şubat’ta 126 milyon Dolar’a iniyor. Ancak bu para girdikten sonra, 94 milyon Dolar’ı çıkardıktan sonra, banka borcumuz 183 milyon Dolar. 213 milyon Dolar’dan düştüğümüz zaman, banka ve kredi borçlarımıza yatırılsaydı, 113 milyon Dolar’a inmemiz gerekiyordu. Ancak şu anda borcumuz 183 milyon Dolar. Biz sadece 30 milyon Dolarlık borç ödemişiz” dedi.

“SENET, REHİN VE TEMLİK”

Dursun Özbek’in görevden ayrılmadan önce 3 senet aldığını söyleyen Mustafa Cengiz, “Dursun Başkan ayrılırken, 22-23 Ocak’ta devir teslimden önce bir düzenleme yapılıp, 3 tane senet almış. 5 milyon 70 bin TL, 12 milyon küsur Euro, 7 milyon Dolar. Devir teslimde de konuştum. Kendisinin esas alacağını almakta hiçbir beyis yoktur. Bunda hemfikirim. Bunu bir tarihte mutlaka ödememiz gerekiyor. Bu senetlerin dışında, bizim B grubu hisselerimizde serbest olan 4 milyon hissenin bir bölümünü, bir yatırım bankamız aracılığıyla rehin etmiş. Buradaki işlemin 9 bin TL’lik harcını kulüp ödemiş. Bunun olmaması gerekiyor. Rehin eden kişinin bizzat kendisinin ödemesi gerekiyor. 3. bir garanti yapmış kendisine. Emlak Konut’tan ileride doğması muhtemel alacaklara 19 milyon Euro’luk temlik koymuş. Senet, rehin ve temlik. Biz yarın Emlak Konut’tan gelir elde ettiğimizde, bu senet ve rehini ödemediğimiz takdirde Dursun Başkan kendisini garantiye alıyor. Teknik olarak lütfen kendi muhasebe müdürü, avukatı, yetkili kim ise görüşsün, bizim hesaplarımıza göre borcumuz 86 milyon TL. Bağışlar var, detaylara girmek istemiyoruz. Bu rakamdan aşağı yukarı yüzde 5-10 yanılabiliriz. Bugünkü kur itibariyle başkan bize 28 milyon TL borçlu görünüyor. Bu da sporcu cezalarından kaynaklı bir borç. Biz anonim şirketiz, kulübüz, kulüp olarak 30 milyon kişiye, Sportif A.Ş olarak da borsaya bağlıyız. Genel Kurul, bu 28 milyon TL’yi başkana bağışlıyoruz derse ben bir şey diyemem, ama ben bu 28 milyon TL’yi, başkanın alacağı 86 milyon TL’den düşmek zorundayım. Sosyal medyada konuşulan şeyler beni mutlu etmiyor” ifadelerini kullandı.

“EMLAK KONUT’TA BİZİM ALEYHİMİZE BİR DURUM YOK”

Kulübün Çinliler’e satılıp satılmayacağı sorularının sorulduğunu söyleyen Mustafa Cengiz, “Milan kulübü başkanı geliyor, medyaya bakıyorum, ’Çinliler’e kulübü satıyor’ diyorlar. Başkan olduktan sonra sadece bir kanala çıktım. Ben devletten geldim, benim için devlet ve millet her şeyden önce gelir. Bana, ’Galatasaray’ı yabancılara satar mısınız’ diye sordular. Ben de ’Galatasaray satılırsa, ben Galatasaray’ı bırakırım’ dedim. Galatasaray’daki maddi güç herkesi ezer geçer. Kulübü Çin’e satmak gibi bir durum yok. Bu satılan 18 locanın içinde bizzat oğlumun ve yeğenimin satışı var. Ben hala kendi şirketime gidemedim. Hanımı 3, 4 gün görmediğim oldu, hanım çok mutlu. Yeğenim ve oğlum beni fiziki olarak taşıdı. Bu arada loca da sattılar. Ama bu haberlere, ’Oğlunu ve yeğenini yönetim kurulu toplantılarına alıyor’ diye çıktı" dedi.

Emlak Konut’la görüştüğünü de sözlerine ekleyen Cengiz, “Emlak Konut’a gittiğimde şunu sordum, dosyayı aldım okudum, bir daha okudum, bir daha okudum bir şey göremedim. Emlak Konut başkanına gidip sordum, ’Burada gizli mürekkeple bir şey mi var’ diye sordum. Burada sizlerden saklanacak hiçbir şey yok. Ama devletin haklı olarak bir takım kodları var. Devlet diyor ki, ’ben 10 binlerce iş yapıyorum, bunun içinde bazı şeylerin görülmesini istemiyorum’ diyor. Lütfen bunu unutmayın. Sözleşmede bizim aleyhimize bir husus yok. Bizim görevimiz, inşaat başladığında maksimum destek vermekti. Biz yapsaydık elde edeceğimiz gelir belli. Biz burada devlete yüzde 20’sini veriyoruz. Biz ne kadar kazanırsak, devlet de kazanır. Ali Sami Yen’in yerine yapılan işlerle devletimize de kazandırdık, bundan da mutsuz değiliz” diyerek sözlerini tamamladı.

Alacaklarım için Galatasaray’ı zora sokmam

Galatasaray eski Başkanı Dursun Özbek, Mustafa Cengiz’in açıklamalarına cevap vererek, 'Kulübe sponsor olduğum için fatura kestim. Bugüne kadar 250 milyon TL’nin altına imza attım. Ben hiçbir zaman alacaklarım için Galatasaray’ı zora sokmam' ifadelerini kullandı. 

Galatasaray Divan Kurulu’nda konuşan Galatasaray eski Başkanı Dursun Özbek, “2,5 yıl başkanlık yaptım. Başkanlık sürem boyunca Galatasaray tarihinde görülmemiş bir destek verdiniz. Önünüze getirdiğim bütün projelere evet dediniz. Ben bunun için bütün genel kurul üyelerine, divan üyelerine ve destek veren herkese teşekkür ediyorum. Hayatımın en güzel yıllarını bu dönemde geçirdim. Ayrıca yeni bir yönetimimiz var, kendilerine başarılar diliyorum, yeni dönemde güzel hizmetler verilmesini temenni ediyorum. Galatasaray’ın en yüksek istişare oranında başkanlar, üyeler, ne yapacaklarının, hedeflerinin ne olduğunu dile getirirler. Burada kürsüden yapılan hiçbir eleştiri, hiçbir söylem farklı algılanamaz. Hepsi kabul edilmesi gereken sözlerdir. Bir muhasebe yapmamız lazım. 2,5 yıl boyunca Galatasaray’a başkanlık yaptım. Yönetim kurulu üyeleriyle en iyi şekilde hizmet vermek için çalıştık. Bu sene içinde yaptığımız en önemli hizmet, kurmuş olduğumuz futbol takımıdır. Geçtiğimiz 2 sezonda istediğimiz neticeleri alamadık. Bu sene şampiyonluk kadrosu kurduk Çok da başarılı gidiyoruz. Buradan çok büyük bir teşekkürü de bu takımı oluşturan kardeşlerime, Fatih Hoca’ya ve emeği geçenlere gönderiyorum” ifadelerini kullandı.

“RİVA’NIN GETİRİSİ 508 DEĞİL, 780 MİLYON TL’DİR”

Görevde kaldığı sürece yapılan projelerin çok önemli olduğunu söyleyen Özbek, “Eğer bütün zamanınızı kulübe harcamışsanız, bu yapılabilir. Riva projesi dediğiniz zaman kolay şekilde telaffuz edilebiliyor. Ama bu projenin nakde dönüşmesi kolay değildi. Ama dedim ya bir dönemi bitirdik, bu dönemdeki muhasebeyi yapmak istiyorum. Riva ve Florya projeleri, Emlak Konut’la yapıldı. İhalesi yapıldı, 970 milyon asgari bedelle yapıldı. Bu ihale bedelinin yüzde 20’si Emlak Konut’a ait, kalanı Galatasaray’a. Riva projesinin asgari bedeli 508 milyon değil, bu başka bir rakam. Riva’dan gelecek olan gelir, 780 milyon TL. Hasılat paylaşımı olduğu için içinde gizli bir şey yok. Emlak Konut’la yapılan sözleşmelerin en iyisi. Bunları söylerken koltuklarım kabarıyor. Kapalı spor salonu için elimizden geleni yaptık. Ben, yönetim kurulu üyesi arkadaşlarım ve çalışan arkadaşlarım çok yoğun mesai harcadık. Spor salonu çok önemli. Olmazsa olmazlarımızdan birisi. Stadın içinde boş kalan yerler var. Bu alanlara kiralanabilir ofisler yaptık” diye konuştu.

“SPONSOR OLDUĞUM İÇİN YASA GEREĞİ FATURA KESMEK ZORUNDAYDIM”

Galatasaraylı bir ailenin çocuğu olduğunu söyleyen Dursun Özbek, “Her dönemde Galatasaray’a hizmet etmekten şeref duymuş bir ailenin çocuğuyum. 86 senesinde Dursun Özbek, Galatasaray’ın futbolcusuydu ve sahada vefat etti. İş hayatına atıldığımdan itibaren sayısız hizmetlerim var. Her şeyimi Galatasaray’a borçluyum. Galatasaray’a fatura kesip para almışım. Fatura kesmemin sebebini açıklayacağım. Verdiğim hizmetlerden dolayı kursağımdan 1 kuruş geçmemiştir. Geçmişten beri hizmet ediyorum Galatasaray’a. 2005 yılından bu yana Galatasaray kulübünün, Galatasaray Lisesi’nin, Galatasaray Üniversitesi’nin konaklamasına sponsorum. Bunların hiçbirisinde kar amacı gütmüyorum. Ama şunu yaptık, bir kurum olduğumuz için fatura kesmek zorundayız. Faturaların ardından yaptığınız kar oranına göre spor kulüplerine bağış yapabilirsiniz, biz de yaptık. Geçmiş dönemde bu bağış yaklaşık 6 milyon TL. Bundan sonra da Galatasaray Kulübü’nün bir tek konaklama sponsoruyum. Eğer böyle bir imkanımız varsa, bunu Galatasaray için kullanmayacağız de ne yapacağız” diye konuştu.

“NDIAYE’DEN 8 MİLYON EURO KAR ETTİNİZ, DAHA NE İSTİYORSUNUZ”

Basına haber servisi yapıldığını sözlerine ekleyen Dursun Özbek, “Ndiaye transferi 12 milyon Euro’ya mal oldu diye haberler çıktı. 7,5 milyon Euro bonservis bedeli, 2 milyon 750 bin Euro da maaşla gelmiştir. Neden bu 12 milyon Euro yazılıyor. Bunu söylemekte ne fayda sağlıyorsunuz. İyi bir iş yapmışız. 7,5 milyon Euro’ya almışız. Bunun içinde menajer komisyonu ayrıca vardır. 16 milyon Euro’ya sattığımıza göre 6 ayda 8 milyon Euro kar etmişiz. Cavanda transferinde 1 milyon 700 bin Euro serbest kalma maddesi varmış, bunu bile bile 1 milyon 800 bin Euro’ya almışız. Böyle bir şey yok. Evet bu parayı verdik, bizzat yaptığım bir transferdi. İyi bir transfer değildi, yaptığımız hatalardan birisiydi. Bunu ilk defa söylemiyorum. Ama gelip acaba aradaki 100 bin Euro nereye gitti diye yapmak olmaz. Öküzün altıda buzağı aramayacaksınız. Galatasaray Başkanı’nın ifade ettiği gibi, Galatasaray’ın şeffaflığı ortadadır” ifadelerini kullandı.

"250 MİLYON TL’NİN ALTINA İMZA ATTIK"

Galatasaray’da görevde olduğu dönemde kasa kolaylığı sağladığını söyleyen Özbek, “Galatasaray gayrimenkullerini geliştirmek için 1,5 milyar TL tahmini fon geleceğini söylemiştim. Bu kasa kolaylığını yaptım ve giderken senet aldım. Bizim yaptığımız sadece kasa kolaylığı mı? Galatasaray’a hizmet etmek için 150 milyon TL civarında bugün için kefaletimiz var. İkisini topladığınız zaman başkanlığım sürecinde elimizi taşın altına koyduğumuz miktar 250 milyon TL. Bugüne kadar bunu anlatmadım. Anlatmak da tarzım değil. Ben bir göreve gelmişim. Bu görevde elbette gereğini yapmak zorundaydım. Kurumsal bazda yapılan bu kasa kolaylığı ve kefalet durumunu, yasalara uygun şekilde teminat altına almam gerekirdi. Bunu her kurum yapar. Ama bunu farklı durumlara çekmek olmaz. Başkan beni ziyarete geldiğinde kendisine anlattım. Bizim böyle bir durumumuz oldu. Kendisine ifade ettim. 90 milyon TL kasa, 150 milyon kefalet. Zannediyorum Adil Bey, “Biz 5 milyon biliyorduk” dedi. Müsait olduğumuzda bunları konuşalım. Ben hiçbir zaman alacaklarım için Galatasaray’ı zora sokmam. Buradan da taahhüt ediyorum” dedi.

“SPORTİF A.Ş. KARARLARINI OKUYUP, ONDAN SONRA KONUŞUN”

Otelden ne kadar fatura kesildiğini herkesin bildiğini söyleyen Dursun Özbek, “Bu durumun açıklanması yanlış. Biz bunları açıklayınca Galatasaray’a zarar veriyoruz. Dursun Özbek’in kulübe 28 milyon borcu var diyorsunuz. 2 tarih vereceğim. 3 Ağustos 2016 ve 4 Ağustos 2017 tarihli Sportif A.Ş. yönetim kurulu kararlarını okuyun. Bunların buradan söylenmesinin ne kadar tehlikeli olacağını göreceksiniz. Ben buradayım, gereğini yaparım. Ama lütfen bu kararları okuyun ve gereğini de siz yapın” dedi. Özbek son olarak, “Mustafa Başkan, konuşmalarınızı yaparken dikkat edin, çünkü Galatasaray’a zarar verecek şekilde konuşma yapabilirsiniz. Lütfen kendinizi bundan sakının. Önümüzdeki ay UEFA’ya gidilecek. Bunu dikkate alarak konuşmalarınızı yapmanız gerekiyor. Galatasaray sevdam hiçbir zaman bitmez. Hizmet etmek gerekiyorsa, yönetim kurulunda olmaya gerek yok. Sevdalılar her zaman Galatasaray’ın emrindedir” diyerek sözlerini tamamladı.
Yorum Yazın