TOSFED Başkanı Üçlertoprağı AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanlığımızın himayesinde Formula 1 organizasyonu yapıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığımıza bağlı yetkili federasyonuz. Formula 1'i uzun zaman sonra ülkemizde ağırlamaktan, organize etmekten mutluluk ve gurur duyuyoruz." dedi.
Üçlertoprağı, Kovid-19 şartlarında organizasyonun yapılabilmesine ilişkin, "İnşallah bu organizasyonla ülkemizin ismi tekrar hak ettiği sportif kabiliyetler açısından manşetlerde yer alır. Son 3 yıldır Dünya Ralli Şampiyonası'nı da organize ediyorduk. Aynı şekilde Formula 1'i organize etmek, bu salgın şartlarında çoğu ülke bunu yapamayacağını dile getiriyorken ülkemizin bu kadar üst düzey bir organizasyonu yerine getirebilmesi ülkemizin gücünü ve sportif kabiliyetlerini gösteriyor." ifadelerini kullandı.
TOSFED olarak yarışların sportif faaliyetleri kısmını organize ettiklerini aktaran Üçlertoprağı, "Formula 1'in uluslararası ayağı Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA), onun da Türkiye'deki ulusal spor otoritesi Gençlik ve Spor Bakanlığı'mıza bağlı TOSFED. Kısacası biz direktöründen gözetmenlerine kadar yarışın sportif tarafındayız." diye konuştu.
Üçlertoprağı: "Hafta sonu koşulacak İstanbul yarışlarına tam hazırız"
FIA'dan eylül ayından düzenlenen Dünya Ralli Şampiyonası organizasyonu için üst düzey puanlama aldıklarını belirten Üçlertoprağı, şunları kaydetti: "Bu hafta sonu koşulacak İstanbul Formula 1 yarışına 850 görevlimizle tam anlamıyla hazırız. Bu görevlilerin önemli bir kısmı, geçtiğimiz yıllarda bu organizasyonların içinde olan 7 yıllık tecrübeye sahip olan sportif kadromuz. Zaten son 3 yıldır Dünya Ralli Şampiyonası'nı da bu ekiple düzenliyoruz. Son olarak bu sene yaptığımız Dünya Ralli Şampiyonası da bizim sportif otoritemiz FİA tarafından üst düzey bir puanlamayla ödüllendirildi. Dolayısıyla bu tecrübeli arkadaşlarımızla beraber yarışı en güzel şekilde organize edeceğiz, ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceğiz."
Acar: "Formula 1'i yapmayı hak eden bir ülkeyiz"
Formula 1'in Türkiye'ye dönmesinin büyük bir mutluluk olduğunu belirten TOSFED Genel Sekreteri Serhan Acar da şu görüşleri paylaştı: "Türkiye ülke olarak İstanbul da şehir olarak harika bir yer. Formula 1'i yapmayı hak eden bir ülkeyiz açıkçası. Bu sene salgın ortamında yarışı yapmak ülkeler arasında bir maharet haline geldi çünkü Kovid-19 ile de mücadele ediyorsunuz, her 2-3 günde bir testten geçiyoruz. Dolayısıyla bu yıl yarış yapmak zor; zaten 10'dan fazla ülke bu sene yarışı iptal etti. Türkiye de hem yarışın Cumhurbaşkanlığı himayelerinde olması hem salgın ortamında talip olmasıyla bu sene bu şansı yakalamış oldu."
Serhan Acar, "Çok büyük bir ilgi var. Nitekim geçtiğimiz sene FIA tüm dünyada 150 ülkede bağımsız bir araştırma yaptı; bu araştırmanın sonuçlarına göre Türkiye hem Formula 1'e hem de otomobil sporlarına karşı olan ilginin son 5 yılda en çok arttığı 6 ülkeden birisi. Özellikle genç nüfusta da otomobil sporlarına ve Formula 1'e karşı ciddi bir ilgi var. Hepsini birleştirdiğimiz zaman gerçekten çok özlediğimiz bir yarışa yeniden kavuşmuş vaziyetteyiz." dedi.
"İstanbul Park gerçekten dünya pilotlarınca sevilen bir pist"
İstanbul Park'ın özelliklerine 8. virajın çok konuşulmasına ilişkin de Serhan Acar, sözlerini şöyle sürdürdü: "İstanbul Park gerçekten dünya pilotlarınca sevilen bir pist. Teknik bir pist, pistte aslında her türlü viraj var. Çok yavaş, çok uzun, hızlı, yokuş aşağı, yokuş yukarı, girişi kör, özetle hem pilotajı, sürüş becerilerini, hem de otomobillerin ayarlanması açısından takımları çok zorlayan bir pist. Bir yandan geçişe imkan tanıyan bir pist, arka düzlüğümüz çok uzun, pist geniş, frenleme noktaları var sert frenleme anlamında bütün bunlarla beraber otomobillerin rahatça birbirlerini geçebildiği de bir pistimiz var. Yani geçen haftaki Emilia-Romagna GP'ye göre burada geçiş yapmak çok daha rahat. Bu da daha heyecanlı ve çekişmeli ve keyifli bir yarış vadediyor normal şartlarda. Bir de pistimiz saat yönünün tersine dönülüyor; takvimdeki pistlerin ağırlığı saat yönünde dönüldüğü için burada özellikle pilotların boyun kaslarının çok daha fazla zorlandığı bir yarış olacak."
"8. viraj zaten alameti farikamız gerçekten bizim için pistin en sembol noktası." diyen Acar, "Bu sene 8. virajdaki süratler daha da yüksek olacak eski yarışlara göre çünkü Türkiye'de Formula 1'in son yapıldığı yıllara göre biraz daha kolay dönülecek, son 9 senede otomobillerin yere basma gücü daha fazla arttı." şeklinde görüş belirtti.
İstanbul'a gelen F1 çalışanları ve pilotların da takvimdeki en güzel pistin İstanbul Park olduğunu söylediklerini belirten Acar, "Biliyorsunuz 2 kez dünya şampiyonu Fernando Alonso F1'e geri dönme haberini Twitter'dan yayınladı. Türkiye'ye yarışın dönüşü Alonso'dan neredeyse 4 kat daha fazla etkileşim aldı, o kadar dünyada da sevinçle karşılandı Türkiye'nin Formula 1'e geri dönüşü. Bütün bunları bir araya getirdiğinizde bizi keyifli bir hafta sonu bekliyor." ifadelerini kullandı.
"Hamilton'dan İstanbul'da yine birincilik bekleyebiliriz"
Türkiye'de son yarışların yapıldığı 9 sene öncesinden bu yana otomobillerin ve motorların, lastiklerinin çok geliştiğini vurgulayan Acar, "Türkiye'de eski yarışan pilotlardan şimdi 4'ü yarışacak, 16 pilot ilk kez mücadele edecek. Bizi gerçekten heyecanlı, keyifli, rekabet dolu bir yarış bekliyor." dedi.
İstanbul'da 2010 yılındaki yarışta McLaren Mercedes adına yarışan İngiliz pilot Lewis Hamilton'un kariyerinin 12. birinciliğini elde ettiği anlatan Acar, Hamilton'un bu sezon İtalya'da Imola Pisti'nde kariyerinin 93. yarış birinciliğini kazandığını hatırlattı. Lewis Hamilton, efsane Alman pilot Michael Schumacher'i geçerek F1 tarihinin en fazla yarış kazanan pilotu unvanının yeni sahibi olduğunun hatırlatılması üzerine Acar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hamilton'dan İstanbul'da yine birincilik bekleyebiliriz. Hamilton'un bir de bu hafta sonu Türkiye'de 7. dünya şampiyonluğunu ilan etme şansı var. O da çok büyük bir olay çünkü Michael Schumacher'in şampiyonluk rekorunu egale etmiş olacak. İstanbul'da şampiyonluğunu ilan ederse, belki de pazar akşamı Formula 1 tarihinin istatistiksel olarak en başarılı ismi olarak ülkemizden ayrılacak. Türkiye'den şampiyon olarak ayrılırsa bu bizim için de ülkemiz adına ayrı bir tanıtım vesilesi olabilir. Bir de bu sıradan bir şampiyonluk değil; 7. dünya şampiyonluğu. Normal şartlarda İngiliz pilotun şampiyonluğu, neredeyse garanti gibi. Onun için neden Türkiye'de bir kez daha kazanmasın diye bekliyoruz."
"TOSFED olarak gerekli bütün adımları attık." diyen Acar, şu değerlendirmede bulundu: "Bu görevliler bizim lisanslı görevlilerimiz. Bir kısmı önceki yarışlarda da görev almış kişiler. Biz bu sezon Formula 1'in Türkiye'ye gelmesi açıklandığından bu yana hemen bu konuda hem kadronun atanması, hem eğitimlerin de güncellenmesi konusunda ciddi bir çalışma yaptık. Tabi salgından dolayı bu kalabalık kadroyu bu haftaya kadar bir araya getirmedik ve çevrim içi eğitimler yaptık. Bu sabah itibarıyla bu kadro piste geldi ve pratik olarak araç kurtarma, yangın söndürme, doktorların bir yaralıyı otomobilden çıkarması gibi çeşitli eğitimleri yapıyoruz. Bugün yaptık yarın (perşembe) da bu eğitimler devam ediyor. Sonrasında cuma sabahı da tam kadro hazır şekilde motivasyonlu ve heyecanlı şekilde yarışı yönetmek üzere işin başında olacağız."
Acar, "Biz yarışı çok güzel bir şekilde organize edeceğimize inanıyoruz. Bu salgın ortamında bu işi yapmamız zaten bir başarı aslında. Gerçekten organizasyonu da başarılı şekilde yaparsak aradan geçen 9 yılda bizim bir şeyi kaybetmediğimiz, hiçbir şeyin eksik kalmadığını göstermek o açıdan önemli. Yani Türkiye'ye yarış ne zaman gelse ülke olarak hazır olduğumuzu, doğru ve iyi bir organizasyonun ardından göstermiş olacağız. Tabii devamında, gelecek senelerde olası yarışlar için de bir referans olacak." diyerek sözlerini tamamladı.
