TİC Holding Header
  • USD 32.331
  • EUR 35.078
  • Altın 2310.775
  • BIST 100 8880.09
  • Yerel

Haşimi'den seçim değerlendirmesi

Diyarbakır bağımsız milletvekili adayı Seyyit Haşim Haşimi, Kürt sorununun çözümü için 3 önerisinin olduğunu belirterek, özgür irade, sağduyulu ses ve Kürt temsiliyeti ile bu sorunun çözülebileceğini kaydetti.
Haşimi'den seçim değerlendirmesi
İHA - Diyarbakır bağımsız milletvekili adayı Seyyit Haşim Haşimi, seçimlere ve gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bağımsız aday olmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Haşimi, 2002’den beri AK Parti’nin tarihi adımlar attığını ve yıllarca AK Parti’ye destek verdiğini belirtti.

Ancak Kürtlerin temsili ve Kürt sorunun çözümünde ciddi hatalar yapıldığını kaydeden Haşimi, hangi siyasi tabanda olursa olsun halkın artık barış istediğini vurguladı. Haşimi, “AK Parti 2002’den beri tarihi adımlar atan bir partiydi. Birikimimin heba olmasını istemediğim için yıllarca destek verdim. Fakat son yıllarda Kürt meselesinin çözümü ve Kürtlerin temsili konusunda ciddi hatalar yaptı. Ben aday olduğum seçimde de bunları dile getirmiştim.

Gerek parti, gerekse partiye yakın birçok isimle bunu konuştum. Buna rağmen bir önceki seçim AK Parti’den aday oldum çünkü bu gidişatı durdurabiliriz diye düşündüm. Ancak seçim öncesi büyük krizler yaşandı. Roboski, Kobani olayları, IŞİD saldırıları ve HDP mitingindeki saldırı. Tüm bunlar sandığa yansıdı ve sonuç olarak bölgede kaybedildi. Bana göre dönemsel şeylerdense büyük sorunlara bakmalıyız. Kürt meselesinin çözümünde bir tıkanma var, bu tıkanmayı aşabilmek için sivil seslere, sağduyulu seslere ihtiyaç var. Kürt temsilinin güçlü olmaya ihtiyacı var. Ben bu gerekçe ile bir önceki seçim AK Parti’den aday olmuştum şimdi ise aynı gerekçe ile bağımsız aday oldum” dedi.

“BARIŞIN SESİNİ DUYMAK GEREK”
Gençliğinden beri bu işlerin içerisinde misyon sahibi bir isim olduğunu aktaran Haşimi, şunları kaydetti:
“Bugün tüm siyasi partiler bu çatışmayı sen başlattın diyor, öbürü bir başkasına hayır sen başlattın diyor. Ben diyorum ki, kim başlattı sorusu doğru değil, herkes kendince bir tarih koyup gerekçelerini anlatabilir. Bence kimin başlattığını değil, kim bitirecek ve nasıl bitirecek sorusunu sormalıyız. Ben bu soruyu soracak, bunu Ankara’da Diyarbakır adına hatırlatacak kişiyim. Halk hangi siyasi tabandan olursa olsun artık barış diyor. Bu sesin duyulması gerek. HDP tabanı, AK Parti tabanı, HÜDA-PAR tabanı. Diyarbakır halkı barış istiyor siyasi farkları aşıp barış için çalışmamız lazım. Bizim gibi sağduyulu isimler ilk fırsatta ve çoğunlukla dışarıda tutulur buna alışkınım ve derdim bu değil. Ben siyasette ilkelerim ile var oldum. AK Parti Kürt temsili konusunda sürekli yanlış yapıyor, gözlerimizin içine baka baka erteleme ve bekletme siyaseti uyguluyor. Diyarbakır halkının buna verecek bir cevabı elbette vardır. Bu cevap hissettirilmelidir.”

“ÇÖZÜM İÇİN 3 ÖNERİM VAR”
Kürt sorununun çözümüne ilişkin 3 önerisinin olduğuna da dikkat çeken Seyyit Haşim Haşimi, “Özgür irade, sağduyulu ses ve Kürt temsili. Özgür irade öneriyorum çünkü Kürt meselesinin çözümü parti çıkarlarına alet ediliyor. Sağduyu öneriyorum çünkü nefret dolu bir ortam var her gün ölüyoruz. Büyük acılar yaşıyoruz, bu şehir bu ülke kaybediyor. Kürt temsili öneriyorum çünkü Kürtlerle alay eden, Kürtlerin acılarını oyunlara kurban eden anlayışlar hakim” dedi.

“KÜRTLER YAPABİLECEKLERİ HER ŞEYİ YAPTILAR”
İhtiyaç duyulan şeyin tutarlı duruşlar olduğuna da vurgu yapan Haşimi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“HDP’nin oyları zaten yüksek bir ya da iki vekil az alması bir şeyi değiştirmez veya AK Parti’nin bölgede oyları zaten düşük, bir ya da iki vekil çıkarmaları bir şeyi değiştirmez. Yani bir ya da iki vekille muhafazakar Kürtler zayıflamaz ya da güçlenmez, önemli olan verilecek mesajları güçlü bir şekilde verebilmek. Kürtler bugüne kadar yapabilecekleri her şeyi yaptılar. Bu sorunu özü, ‘barış gelsin’ diyerek her türlü desteği verdiler yıllarca. Hala Kürtlere ’Sizin oyunuza ihtiyaç var şiddete tepki koyun’ diyorlar. Bir önceki seçimde birçok sebepten dolayı ortaya bir tepki koyuldu bu tepkiden dolayı bazı kesimler Kürtlere nankör demeye başladı. Bunu kabul etmiyoruz. Kabul etmediğimizi göstermeliyiz.”
Yorum Yazın