Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ve beraberindeki heyet bölgemizin kanaat önderleri ile öğlen yemeğinde bir araya geldi.
Kamu Başdenetçisi Malkoç, kanaat önderleri ile bir araya geldi
Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Milletvekilleri Oya Eronat ve Ebubekir Bal, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Cumali Atilla, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre, Dicle Üniversitesi Rektörü Talip Gül, Kaymakamlar, İlimiz Üst düzey yöneticileri, Kamu Denetçileri Yahya Akman, Hüseyin Yürük, Sadettin Kalkan, AK Parti Diyarbakır İl, İlçe Başkanları ve bölgemiz kanaat önderleri ile düzenlenen yemek programda bir araya geldi.
Bölgemiz sorun ve çözüm önerilerinin görüşüldüğü öğlen yemeğinde, davetlilere hitaben bir konuşma yapan Vali Güzeloğlu şunları söyledi;
“Saygıdeğer Kamu Başdenetçim, Kamu Denetçilerimiz, değerli çalışma arkadaşlarım, aziz ve güzel Diyarbakır’ımızın 17 ilçesinden bugün bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyduğum kanaat önderlerimiz, Diyarbakır’ımızın akil ve güzel insanları, sevgili basın mensupları, öncelikle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, Kamu Başdenetçimiz başta olmak üzere bugün Diyarbakır'da ağırladığımız bütün değerli heyetimize ilimize hoşgeldiniz diyorum. Kamu Başdenetçiliği’nin Türkiye çapında sivil ve yerel kanaat önderleri ile başlayan buluşmalar zincirinin ilkinin ve birincisinin Sayın Başdenetçimizin tensipleriyle Diyarbakır'da başlamasından dolayı büyük bir mutluluk duyuyorum. Kendisine Diyarbakır’ımıza dönük bu özel ilgisi ve bir dizi toplantının birincisinin bizde başlaması dolayısıyla ayrıca teşekkür ediyorum. Kamu Denetçiliği, Ombudsmanlık, ismi biraz yabancı gelse de aslında bizim inancımızın, ahlakımızın, insani değerler ve medeniyet tasavvurumuzun çok önemli bir kurumudur. İnsanlar arasında yaşanan uzlaşmazlıklarda, sıkıntılarda hakem olmak, arabulan olmak, bir anlamda yok eden, sulhu temin eden olmak, imanında çok önemli bir mesuliyetdir. Hayra hizmet etmek, hakkı temsil etmek ve haksızlık karşısında durabilmek bir büyük erdemdir. Öyle bir inancın hamdolsun temsilcileriyiz ki Peygamber Efendimiz nübüvvet kendisiyle buluşmadan önce muhammed-ül emin olarak tanınan, emin olunan bir tavrı tutumu ve ahlakı temsil etmekteydi. Bu gelenekten gelen, ahlakının, imanının, töresinin geleneği, insanlar arasındaki bu anlamda yaşanan anlaşmazlıklar ve huzursuzluklar da tavır alan, bu anlamda barışı temin ve tesis eden, siz değerli ilçelerimizden gelen bir dizi değerli kanaat önderimiz ile birlikteyiz. AK Parti iktidarımızın ülkeye kazandırdığı çok büyük hizmetlerin yanında en büyük hizmet devletin millet için olduğunu ve milletin her bir ferdinin çok değerli olduğunun sadece sözde değil özde de hissedilmesidir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışının her halükarda hayata geçirilmesidir. Bütün kamu kurumlarının bu minval üzerine düzenlenmesidir. Ombudsmanlık ve Kamu Başdenetçiliği’mizde bunun bir adım sonrası devletin bütün uygulamaları karşısında milletin sesi olacak, milletin talep, dilek ve isteklerinin temsilcisi olacak bir denetleme kurulunun tesis ve temin edilmesidir. Bugün vatandaşlarımızın devletle münasebetlerinde bir hakem olarak, bir ehli hukuk olarak, vatandaş lehine tavır ve tutum alan bir müessese olarak ombudsmanlık başdenetçilik fiilen hayattadır ve gerçekten milletimize hizmet vermektedir. Bu noktada şahsı ile bu kurumu değerli kılan geçmiş büyük siyasi ve devlet tecrübesi ile bugün bu noktada başdenetçiliği üstlenen Sayın Şeref Malkoç beyefendinin şüphesiz çok büyük emekleri gayretleri var. Kendisine ve beraberindeki bütün ekibine bu emekleri için ayrıca teşekkür ediyorum. Aziz Diyarbakır’ımızda gerçekleştirdiğimiz bu buluşmanın hayırlara vesile olmasını niyaz ediyor, bu duygularla hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi.
Vali Güzeloğlu ardından bir konuşa yapan Başdenetçi Malkoç “Sayın Valim, değerli Milletvekillerim, kıymetli Belediye Başkanım, Rektörümüz, Denetçi arkadaşlarım ve Diyarbakır'ın değerli yöneticileri, kıymetli sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve gönül insanları sözlerime başlarken hepinizi saygıyla hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum. Öncelikle böyle bir güzel programı düzenleyen Sayın Valimize ve çalışma arkadaşlarına teşekkür etmek istiyorum. Değerli arkadaşlar Diyarbakır, Türkiye'nin güzide, gözde illerinden bir tanesi, birçok medeniyete beşiklik yapmış olan bir il. Çok değerli insanları yetiştirmiş, devlet adamları, siyasetçiler, bilim adamları, kanaat önderleri, özellikle Diyarbakır'ın anadolu açısından ayrı bir önemi daha var. Çünkü 639’larda İslam'ın öncüleri sahabelerin anadolu'da ilk ayak bastıkları yerlerden birisidir. Hatta ilk yerdir. Diyarbakır sur içindeki sahabe mezarlarından bunu açıkça görüyoruz. Yine anadolu coğrafyasında ilk caminin kurulduğu yerdir. Diyarbakır Ulu Camiyi kiliseden camiye dönüştürerek. Diyarbakır'ın milletimiz açısından anadolu tarihi açısından çok büyük önemi var. İşte bizde böyle güzel bir ilde Diyarbakır'da dedik ki sivil toplum örgütleriyle, kanaat önderleriyle, akil insanlarımızla bir araya gelelim. Biraz önce izledik, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun görevi devletle vatandaş arasında çıkan sorunlarda bu sorunları çözmek biz halkın avukatlığını yapıyoruz. Kamu Denetçiliği Kurumu olarak vatandaşın avukatlığını yapıyoruz. İdareyede verdiğimiz kararlarla yol gösteriyoruz. Hangi konuda, aklınıza hangi konu gelirse gelsin, Belediye Başkanımızın çok güzel hizmetlerini şehirde dolaşırken müşahede ettik ama bu hizmetleri alırken eksik noksanlık olursa veyahutta belediyede çalışanların bir kusuru kabahati olursa işte diyoruz ki mahkemeye gitmeden bize gelin. Çünkü mahkemeye gideceksiniz, harç vereceksiniz, pul parası vereceksiniz, belki avukat tutacaksınız, dilekçe yazdıracaksınız. Hiç bunlara gerek yok. Biraz önce gördüğünüz gibi cep telefonundan bile yazıp bize gönderebilirsiniz arkadaşlar sonradan sizden belgeleri isterler veya Sayın valimin buradaki güzel hizmetlerini gördük. Her biriylede hakikaten gurur duyduk ama olur ki Valiliğe bağlı birimler de ki insanlar hizmet yaparken eksiği noksanı olur veya yapmaması gereken bir şey olur, düzeltilmesi gereken bir iş olur, iste Kamu Denetçiliğine gelin. Sayın Valim belirttiler; özellikle son 15 yılda Türkiye'de olağanüstü değişiklikler oldu. Sizin yaşadığınız bölgede, yaşadığınız sıkıntılar var mı, siz daha iyi biliyorsunuz uzun yıllar Diyarbakır ve çevresinde sıkıyönetim vardı. Ardından 1987 olağanüstü hal geldi ama 2002 - 2003 yılında bu olağanüstü hal kaldırıldı, 15 Temmuz aralığı hariç o zaruriydi. Ben hatırlıyorum milletvekili olduğum dönemlerde bu yörelere gelirdim o zaman kasetler yaygındı arabasına kaseti koymuş Kürtçe türkü dinliyor suçtu az mı sakladınız kasetleri? Öyle değil mi. Ama gelin, dendi ki bir insanın kendi dilinde, anadilinde türkü söylemesi, söz söylemesi niye suç olsun işte bu dönemde oldu bunlar. Bunların sayısını artırmak mümkün. Anayasa değişiklikleri oldu, kanunlardaki değişiklikler oldu. Bunlardan bir tanesi de Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin değerli üyeleri dediler ki; sizin Diyarbakırlının, Trabzonlunun, İzmirlinin, İstanbullunun aldığınız belediye hizmetlerinden dolayı bir sıkıntınız var veya memnun değil misiniz veya Milli Eğitim Bakanlığı ilkokulda, ortaokulda, lisede veya üniversitelerde verilen hizmetlerde bir eksiklik noksanlık mı var veya hastanelerin verdiği hizmet de veya hangi il müdürlüğü ise Tarım İl Müdürlüğü, Orman Müdürlüğü neyse, hangisinin verdiği hizmette eksik noksan kusuru varsa, mahkemeye gitmene gerek yok, Kamu Denetçiliğine git. O açıdan bizim kurumumuz iyi bir kurum. Hani başında olduğum için söylemiyorum bir defa çok kolay müracaat ediyorsunuz. Derdinizi, meramınızı iki satır yazıp, ister mektupla, ister faksla, isterseniz elektronik ortamda yazın gönderin bize, biz onu alıyoruz, kolay başvurulduğu gibi sizden harç istemiyoruz, pul parası istemiyoruz, bir de 6 ay gibi kısa bir sürede karar veriyoruz. Diyelim ki sizin herhangi bir kamu kurumu ile ilgili verdiği hizmetler ile ilgili şikayetiniz geldi bize, biz oturuyoruz, bakıyoruz vatandaşın haklılığına kanaat getirirsek arıyoruz ilgili belediyeyi, il müdürünü veya Bakanlığı veya Bakanlığın yetkilisini bak, Diyarbakır'dan Şehmuz Yılmaz'ın bir şikayeti var biz inceledik, haklı şikayetinde, bunu düzeltin bizim denetçi arkadaşlarımız işte Sadettin Bey, burada uzun süre Vali Yardımcılığı yapmış yani bir tarafta hizmet vermiş şimdi de hizmetlerde eksik noksanlık var mı onu denetliyor. Yahya Bey, 4 dönem Şanlıurfa gibi çetin bir yerde milletvekilliği yapmış, çok tecrübeli arkadaşlar var. Devletini milletini yakından tanıyan. İşte bizde bu kurumu tanıtmak için sizlerin derdini dinlemek için sizlerle bir araya geldik. Sayın Valim ifade ettiler, bizim zaten örfümüzde, geleneğimizde var bu. Diyarbakır'ın herhangi bir mezrasında, köyünde, beldesinde, ilçesinde veya mahallesinde iki kişi kavga ettiği zaman ailenin ileri gelen bir büyüğü araya girer ve gel buraya bakalım ne kavga ediyorsunuz der ve bir karar verir o kadar, herkes uyar ya, eskiden öyleydi bilmiyorum kaldı mı aynı gelenek, veya iki akraba birbiriyle kavga eder veyahutta aşiretler arasında kan davası olur hani büyükler bir araya girer bu sorunları çözerdi ya işte Kamu Denetçiliği Kurumu kurulurken devletle vatandaşlar arasında sorun varsa, sıkıntı varsa mahkemeye gitmeden çözer. Suç varsa zaten Sayın Savcı yakasına yapışır suçlunun ama kamu hizmetlerinde bir aksaklık noksanlık varsa işte sizin aranızda yüzyıllarca gelen bu hakemlik veyahutta bu anlaşma, arabuluculuğu, devlet anayasal bir kurum haline getirmiş bunun için özel bir kanun çıkarmış o açıdan sizler aracılığıyla değerli Diyarbakırlı arkadaşlarımıza diyoruz ki kamu hizmetlerinden memnun olmadığınız yerlerde veya kamu hizmetleri sunumunda eksik kusur gördüğünüzde bize gelin biz size yardımcı olalım. Değerli kardeşlerim bu anlamda ilk toplantıyı Diyarbakır'da yapıyoruz niçin Diyarbakır’da yapıyoruz Diyarbakır'ın önemini anlattım. Ben bu konuyu Sayın Valime açtığımda memnuniyetle hemen bu toplantıyı yapalım dedi. O arada benim telefonuma birisi WhatsApp'tan göndermişti, baktım ki bizim çalışmamızın daha evvel burada bunu kurumsallaştıranlar var bir kartvizit bastırmış ‘Aydın’ adında bir arkadaş ‘mesele uzmanı’ diyor telefonunu vermiş altına da demiş ki, adresini vermis, her türlü meseleyi kendi meselem gibi bilir çözerim, karşılığında da yazmış, küçük meseleleri 10 liraya çözerim aile için meseleleri 30 liraya çözerim kırgınlıkları 80 liraya çözerim aile meselelerini 100 liraya çözerim diye böyle listelemiş bu çok hoşuma gitti demek ki; zaten bizim kurumun nüveleri var burada. Bizim kurumun özelliği vatandaşlık idare arasındaki sorunları çözmek. Çok şükür Türkiye, çevresindeki iç savaşlara karışıklıklara rağmen fevkalade huzur içindedir. Aynı zorlukları, karışıklıkları, iç savaşı bu bölgelerde de çıkartmak isteyenler var. Geldiler buralarda Hendek kazdı, çukur kazdı, bomba koydular. Halkın huzurunu bozmaya çalıştılar. Anayasamız, kanunlarımız çok açık, hangi düşünceden, hangi fikirden olursan ol, düşüncenimi yaymak istiyorsun, teşkilatınımı kurmak istiyorsun gel kur. Düşünceni anlat ama eline silah aldığın zaman milletin huzurunu kaçırdığın zaman iş değişir. Onun kanunda karşılığı var elinde, belinde silah olmadan hangi düşünceni anlatırsan anlat. Türkiye’yi Suriye'ye çevirmek isteyenler oldu, Türkiye’yi Irak’a çevirmek isteyenler oldu. Allah'a çok şükür başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün idarecilerimiz ferasetle buna direndi. Sizlerden Allah razı olsun. Sizler zaten buna müsaade etmediniz. Memleketimizin huzurunu, barışını, temin etmek için mücadele verirken şehit olanlara Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize hayırlı uzun ömürler diliyoruz ve inşallah, biz nasıl 1000 yıldır bu coğrafyada Türk Kürt Arap Çerkez hep beraber yaşadıysak kıyamete kadar da kardeşçe beraber yaşayacağız inşallah. Devlet diyor ki sana hizmetlerini sunacağım Valisi, Belediye Başkanı, Milletvekili, Üniversitesi, askerimiz, polisimiz, hepimiz, hepsi sizin emrinizde hatta bu hizmetlerde eksiklik noksanlık gördüğün zaman Kamu Denetçiliği Kurumu'nu kurmuş, olmadı mahkemeye git diyor. Ben senin hakkını arayayım adalet mülkün temelidir işte bunun için, huzuru sağlamak için bunu yapıyor, işte devlet ve idare arasındaki barış köprüsünü kuran kurumlardan biri Kamu Denetçiliği, sizlerde aileler arasında akrabalar arasında aşiretler arasında iller ilçeler arasında ki bu huzuru barışıı temin etmeye çalışıyorsunuz. Sizlerin çok büyük tecrübeleri var. Bu tecrübelerden faydalanmak istiyoruz. Bizim kurumun gelişmesi gerekiyor. Bu kurumun gelişmesi için de mutlaka sizlerin tecrübelerinden faydalanmamız lazım. Diyarbakır'daki bu gelenek çok köklü gelenek. Geçmişi sağlam gelenek biliyorsunuz. Kabe yıkıldığı zaman Kabe'nin yeniden inşası esnasında Hacerül Esved taşının yerine koymak için huzursuzluk çıktı akrabalar arasında başka topluluklar arasında kavgalar çıkıyordu dendi ki kavga etmeyelim buna bir formül yol bulalım Kabe'nin kapısından içeri ilk kim girerse onu hakem seçelim bunu kararlaştırdılar ve Peygamber Efendimiz Kabe'nin kapısından girdi tamam da Peygamber Efendimiz karar verdiğinde onun kabilelerinden veya akraba topluluklarından beğenmeyen olursa ne olacak, yeniden kavgaya mı sebep olacak, işte Peygamber Efendimiz hırkasını yere serdi Hacerül Esved taşını kendi eliyle üzerine koydu herbir gruplardan birisine dedi ki temsilciniz gelsin bunu ucundan tutsun Hacerül Esved taşını Kabe'nin yanına koydular toplumun huzuru bu ama bu çözüm bulunmasaydı başka kavgalara sebep olacaktı. İste sizler de kendi aranızda bu huzuru temin etmeye çalışıyorsunuz. Biz de sizlere kamu hizmetleri konusunda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Tekrar hoşgeldiniz, şeref verdiniz diyorum. Ayağınıza sağlık. Sayın Valime, değerli Milletvekillerimize ve ilimizin kıymetli yöneticilerine huzurunuzda ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun, Allah'a emanet olun.” dedi.
Bölgemiz sorun ve çözüm önerilerinin görüşüldüğü öğlen yemeğinde, davetlilere hitaben bir konuşma yapan Vali Güzeloğlu şunları söyledi;
“Saygıdeğer Kamu Başdenetçim, Kamu Denetçilerimiz, değerli çalışma arkadaşlarım, aziz ve güzel Diyarbakır’ımızın 17 ilçesinden bugün bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyduğum kanaat önderlerimiz, Diyarbakır’ımızın akil ve güzel insanları, sevgili basın mensupları, öncelikle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, Kamu Başdenetçimiz başta olmak üzere bugün Diyarbakır'da ağırladığımız bütün değerli heyetimize ilimize hoşgeldiniz diyorum. Kamu Başdenetçiliği’nin Türkiye çapında sivil ve yerel kanaat önderleri ile başlayan buluşmalar zincirinin ilkinin ve birincisinin Sayın Başdenetçimizin tensipleriyle Diyarbakır'da başlamasından dolayı büyük bir mutluluk duyuyorum. Kendisine Diyarbakır’ımıza dönük bu özel ilgisi ve bir dizi toplantının birincisinin bizde başlaması dolayısıyla ayrıca teşekkür ediyorum. Kamu Denetçiliği, Ombudsmanlık, ismi biraz yabancı gelse de aslında bizim inancımızın, ahlakımızın, insani değerler ve medeniyet tasavvurumuzun çok önemli bir kurumudur. İnsanlar arasında yaşanan uzlaşmazlıklarda, sıkıntılarda hakem olmak, arabulan olmak, bir anlamda yok eden, sulhu temin eden olmak, imanında çok önemli bir mesuliyetdir. Hayra hizmet etmek, hakkı temsil etmek ve haksızlık karşısında durabilmek bir büyük erdemdir. Öyle bir inancın hamdolsun temsilcileriyiz ki Peygamber Efendimiz nübüvvet kendisiyle buluşmadan önce muhammed-ül emin olarak tanınan, emin olunan bir tavrı tutumu ve ahlakı temsil etmekteydi. Bu gelenekten gelen, ahlakının, imanının, töresinin geleneği, insanlar arasındaki bu anlamda yaşanan anlaşmazlıklar ve huzursuzluklar da tavır alan, bu anlamda barışı temin ve tesis eden, siz değerli ilçelerimizden gelen bir dizi değerli kanaat önderimiz ile birlikteyiz. AK Parti iktidarımızın ülkeye kazandırdığı çok büyük hizmetlerin yanında en büyük hizmet devletin millet için olduğunu ve milletin her bir ferdinin çok değerli olduğunun sadece sözde değil özde de hissedilmesidir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışının her halükarda hayata geçirilmesidir. Bütün kamu kurumlarının bu minval üzerine düzenlenmesidir. Ombudsmanlık ve Kamu Başdenetçiliği’mizde bunun bir adım sonrası devletin bütün uygulamaları karşısında milletin sesi olacak, milletin talep, dilek ve isteklerinin temsilcisi olacak bir denetleme kurulunun tesis ve temin edilmesidir. Bugün vatandaşlarımızın devletle münasebetlerinde bir hakem olarak, bir ehli hukuk olarak, vatandaş lehine tavır ve tutum alan bir müessese olarak ombudsmanlık başdenetçilik fiilen hayattadır ve gerçekten milletimize hizmet vermektedir. Bu noktada şahsı ile bu kurumu değerli kılan geçmiş büyük siyasi ve devlet tecrübesi ile bugün bu noktada başdenetçiliği üstlenen Sayın Şeref Malkoç beyefendinin şüphesiz çok büyük emekleri gayretleri var. Kendisine ve beraberindeki bütün ekibine bu emekleri için ayrıca teşekkür ediyorum. Aziz Diyarbakır’ımızda gerçekleştirdiğimiz bu buluşmanın hayırlara vesile olmasını niyaz ediyor, bu duygularla hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi.
Vali Güzeloğlu ardından bir konuşa yapan Başdenetçi Malkoç “Sayın Valim, değerli Milletvekillerim, kıymetli Belediye Başkanım, Rektörümüz, Denetçi arkadaşlarım ve Diyarbakır'ın değerli yöneticileri, kıymetli sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve gönül insanları sözlerime başlarken hepinizi saygıyla hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum. Öncelikle böyle bir güzel programı düzenleyen Sayın Valimize ve çalışma arkadaşlarına teşekkür etmek istiyorum. Değerli arkadaşlar Diyarbakır, Türkiye'nin güzide, gözde illerinden bir tanesi, birçok medeniyete beşiklik yapmış olan bir il. Çok değerli insanları yetiştirmiş, devlet adamları, siyasetçiler, bilim adamları, kanaat önderleri, özellikle Diyarbakır'ın anadolu açısından ayrı bir önemi daha var. Çünkü 639’larda İslam'ın öncüleri sahabelerin anadolu'da ilk ayak bastıkları yerlerden birisidir. Hatta ilk yerdir. Diyarbakır sur içindeki sahabe mezarlarından bunu açıkça görüyoruz. Yine anadolu coğrafyasında ilk caminin kurulduğu yerdir. Diyarbakır Ulu Camiyi kiliseden camiye dönüştürerek. Diyarbakır'ın milletimiz açısından anadolu tarihi açısından çok büyük önemi var. İşte bizde böyle güzel bir ilde Diyarbakır'da dedik ki sivil toplum örgütleriyle, kanaat önderleriyle, akil insanlarımızla bir araya gelelim. Biraz önce izledik, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun görevi devletle vatandaş arasında çıkan sorunlarda bu sorunları çözmek biz halkın avukatlığını yapıyoruz. Kamu Denetçiliği Kurumu olarak vatandaşın avukatlığını yapıyoruz. İdareyede verdiğimiz kararlarla yol gösteriyoruz. Hangi konuda, aklınıza hangi konu gelirse gelsin, Belediye Başkanımızın çok güzel hizmetlerini şehirde dolaşırken müşahede ettik ama bu hizmetleri alırken eksik noksanlık olursa veyahutta belediyede çalışanların bir kusuru kabahati olursa işte diyoruz ki mahkemeye gitmeden bize gelin. Çünkü mahkemeye gideceksiniz, harç vereceksiniz, pul parası vereceksiniz, belki avukat tutacaksınız, dilekçe yazdıracaksınız. Hiç bunlara gerek yok. Biraz önce gördüğünüz gibi cep telefonundan bile yazıp bize gönderebilirsiniz arkadaşlar sonradan sizden belgeleri isterler veya Sayın valimin buradaki güzel hizmetlerini gördük. Her biriylede hakikaten gurur duyduk ama olur ki Valiliğe bağlı birimler de ki insanlar hizmet yaparken eksiği noksanı olur veya yapmaması gereken bir şey olur, düzeltilmesi gereken bir iş olur, iste Kamu Denetçiliğine gelin. Sayın Valim belirttiler; özellikle son 15 yılda Türkiye'de olağanüstü değişiklikler oldu. Sizin yaşadığınız bölgede, yaşadığınız sıkıntılar var mı, siz daha iyi biliyorsunuz uzun yıllar Diyarbakır ve çevresinde sıkıyönetim vardı. Ardından 1987 olağanüstü hal geldi ama 2002 - 2003 yılında bu olağanüstü hal kaldırıldı, 15 Temmuz aralığı hariç o zaruriydi. Ben hatırlıyorum milletvekili olduğum dönemlerde bu yörelere gelirdim o zaman kasetler yaygındı arabasına kaseti koymuş Kürtçe türkü dinliyor suçtu az mı sakladınız kasetleri? Öyle değil mi. Ama gelin, dendi ki bir insanın kendi dilinde, anadilinde türkü söylemesi, söz söylemesi niye suç olsun işte bu dönemde oldu bunlar. Bunların sayısını artırmak mümkün. Anayasa değişiklikleri oldu, kanunlardaki değişiklikler oldu. Bunlardan bir tanesi de Kamu Denetçiliği Kurumu'nun kurulması Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin değerli üyeleri dediler ki; sizin Diyarbakırlının, Trabzonlunun, İzmirlinin, İstanbullunun aldığınız belediye hizmetlerinden dolayı bir sıkıntınız var veya memnun değil misiniz veya Milli Eğitim Bakanlığı ilkokulda, ortaokulda, lisede veya üniversitelerde verilen hizmetlerde bir eksiklik noksanlık mı var veya hastanelerin verdiği hizmet de veya hangi il müdürlüğü ise Tarım İl Müdürlüğü, Orman Müdürlüğü neyse, hangisinin verdiği hizmette eksik noksan kusuru varsa, mahkemeye gitmene gerek yok, Kamu Denetçiliğine git. O açıdan bizim kurumumuz iyi bir kurum. Hani başında olduğum için söylemiyorum bir defa çok kolay müracaat ediyorsunuz. Derdinizi, meramınızı iki satır yazıp, ister mektupla, ister faksla, isterseniz elektronik ortamda yazın gönderin bize, biz onu alıyoruz, kolay başvurulduğu gibi sizden harç istemiyoruz, pul parası istemiyoruz, bir de 6 ay gibi kısa bir sürede karar veriyoruz. Diyelim ki sizin herhangi bir kamu kurumu ile ilgili verdiği hizmetler ile ilgili şikayetiniz geldi bize, biz oturuyoruz, bakıyoruz vatandaşın haklılığına kanaat getirirsek arıyoruz ilgili belediyeyi, il müdürünü veya Bakanlığı veya Bakanlığın yetkilisini bak, Diyarbakır'dan Şehmuz Yılmaz'ın bir şikayeti var biz inceledik, haklı şikayetinde, bunu düzeltin bizim denetçi arkadaşlarımız işte Sadettin Bey, burada uzun süre Vali Yardımcılığı yapmış yani bir tarafta hizmet vermiş şimdi de hizmetlerde eksik noksanlık var mı onu denetliyor. Yahya Bey, 4 dönem Şanlıurfa gibi çetin bir yerde milletvekilliği yapmış, çok tecrübeli arkadaşlar var. Devletini milletini yakından tanıyan. İşte bizde bu kurumu tanıtmak için sizlerin derdini dinlemek için sizlerle bir araya geldik. Sayın Valim ifade ettiler, bizim zaten örfümüzde, geleneğimizde var bu. Diyarbakır'ın herhangi bir mezrasında, köyünde, beldesinde, ilçesinde veya mahallesinde iki kişi kavga ettiği zaman ailenin ileri gelen bir büyüğü araya girer ve gel buraya bakalım ne kavga ediyorsunuz der ve bir karar verir o kadar, herkes uyar ya, eskiden öyleydi bilmiyorum kaldı mı aynı gelenek, veya iki akraba birbiriyle kavga eder veyahutta aşiretler arasında kan davası olur hani büyükler bir araya girer bu sorunları çözerdi ya işte Kamu Denetçiliği Kurumu kurulurken devletle vatandaşlar arasında sorun varsa, sıkıntı varsa mahkemeye gitmeden çözer. Suç varsa zaten Sayın Savcı yakasına yapışır suçlunun ama kamu hizmetlerinde bir aksaklık noksanlık varsa işte sizin aranızda yüzyıllarca gelen bu hakemlik veyahutta bu anlaşma, arabuluculuğu, devlet anayasal bir kurum haline getirmiş bunun için özel bir kanun çıkarmış o açıdan sizler aracılığıyla değerli Diyarbakırlı arkadaşlarımıza diyoruz ki kamu hizmetlerinden memnun olmadığınız yerlerde veya kamu hizmetleri sunumunda eksik kusur gördüğünüzde bize gelin biz size yardımcı olalım. Değerli kardeşlerim bu anlamda ilk toplantıyı Diyarbakır'da yapıyoruz niçin Diyarbakır’da yapıyoruz Diyarbakır'ın önemini anlattım. Ben bu konuyu Sayın Valime açtığımda memnuniyetle hemen bu toplantıyı yapalım dedi. O arada benim telefonuma birisi WhatsApp'tan göndermişti, baktım ki bizim çalışmamızın daha evvel burada bunu kurumsallaştıranlar var bir kartvizit bastırmış ‘Aydın’ adında bir arkadaş ‘mesele uzmanı’ diyor telefonunu vermiş altına da demiş ki, adresini vermis, her türlü meseleyi kendi meselem gibi bilir çözerim, karşılığında da yazmış, küçük meseleleri 10 liraya çözerim aile için meseleleri 30 liraya çözerim kırgınlıkları 80 liraya çözerim aile meselelerini 100 liraya çözerim diye böyle listelemiş bu çok hoşuma gitti demek ki; zaten bizim kurumun nüveleri var burada. Bizim kurumun özelliği vatandaşlık idare arasındaki sorunları çözmek. Çok şükür Türkiye, çevresindeki iç savaşlara karışıklıklara rağmen fevkalade huzur içindedir. Aynı zorlukları, karışıklıkları, iç savaşı bu bölgelerde de çıkartmak isteyenler var. Geldiler buralarda Hendek kazdı, çukur kazdı, bomba koydular. Halkın huzurunu bozmaya çalıştılar. Anayasamız, kanunlarımız çok açık, hangi düşünceden, hangi fikirden olursan ol, düşüncenimi yaymak istiyorsun, teşkilatınımı kurmak istiyorsun gel kur. Düşünceni anlat ama eline silah aldığın zaman milletin huzurunu kaçırdığın zaman iş değişir. Onun kanunda karşılığı var elinde, belinde silah olmadan hangi düşünceni anlatırsan anlat. Türkiye’yi Suriye'ye çevirmek isteyenler oldu, Türkiye’yi Irak’a çevirmek isteyenler oldu. Allah'a çok şükür başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün idarecilerimiz ferasetle buna direndi. Sizlerden Allah razı olsun. Sizler zaten buna müsaade etmediniz. Memleketimizin huzurunu, barışını, temin etmek için mücadele verirken şehit olanlara Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize hayırlı uzun ömürler diliyoruz ve inşallah, biz nasıl 1000 yıldır bu coğrafyada Türk Kürt Arap Çerkez hep beraber yaşadıysak kıyamete kadar da kardeşçe beraber yaşayacağız inşallah. Devlet diyor ki sana hizmetlerini sunacağım Valisi, Belediye Başkanı, Milletvekili, Üniversitesi, askerimiz, polisimiz, hepimiz, hepsi sizin emrinizde hatta bu hizmetlerde eksiklik noksanlık gördüğün zaman Kamu Denetçiliği Kurumu'nu kurmuş, olmadı mahkemeye git diyor. Ben senin hakkını arayayım adalet mülkün temelidir işte bunun için, huzuru sağlamak için bunu yapıyor, işte devlet ve idare arasındaki barış köprüsünü kuran kurumlardan biri Kamu Denetçiliği, sizlerde aileler arasında akrabalar arasında aşiretler arasında iller ilçeler arasında ki bu huzuru barışıı temin etmeye çalışıyorsunuz. Sizlerin çok büyük tecrübeleri var. Bu tecrübelerden faydalanmak istiyoruz. Bizim kurumun gelişmesi gerekiyor. Bu kurumun gelişmesi için de mutlaka sizlerin tecrübelerinden faydalanmamız lazım. Diyarbakır'daki bu gelenek çok köklü gelenek. Geçmişi sağlam gelenek biliyorsunuz. Kabe yıkıldığı zaman Kabe'nin yeniden inşası esnasında Hacerül Esved taşının yerine koymak için huzursuzluk çıktı akrabalar arasında başka topluluklar arasında kavgalar çıkıyordu dendi ki kavga etmeyelim buna bir formül yol bulalım Kabe'nin kapısından içeri ilk kim girerse onu hakem seçelim bunu kararlaştırdılar ve Peygamber Efendimiz Kabe'nin kapısından girdi tamam da Peygamber Efendimiz karar verdiğinde onun kabilelerinden veya akraba topluluklarından beğenmeyen olursa ne olacak, yeniden kavgaya mı sebep olacak, işte Peygamber Efendimiz hırkasını yere serdi Hacerül Esved taşını kendi eliyle üzerine koydu herbir gruplardan birisine dedi ki temsilciniz gelsin bunu ucundan tutsun Hacerül Esved taşını Kabe'nin yanına koydular toplumun huzuru bu ama bu çözüm bulunmasaydı başka kavgalara sebep olacaktı. İste sizler de kendi aranızda bu huzuru temin etmeye çalışıyorsunuz. Biz de sizlere kamu hizmetleri konusunda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Tekrar hoşgeldiniz, şeref verdiniz diyorum. Ayağınıza sağlık. Sayın Valime, değerli Milletvekillerimize ve ilimizin kıymetli yöneticilerine huzurunuzda ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun, Allah'a emanet olun.” dedi.