Kütahya’da din görevlileri ile bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Kur’an ve sünnet çizgisinden, Kur’an ve sünnet birlikteliğinden asla taviz vermeyeceğiz” dedi.

Kur’an ve sünnet çizgisinden asla taviz vermeyeceğiz

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kütahya’da din görevlileri ile bir araya geldi. “İl Buluşmaları” kapsamında Hazer Dinari Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 100 yıla yakın bir zamandır toplumumuzu doğru dini bilgi konusunda aydınlatmak ve onlara din hizmeti sunmak gibi çok büyük bir vazifeyi üstlenmiş durumdayız” ifadelerini kullandı. 

Erbaş, din görevlisinin vazifesinin önemine bir ayetle dikkat çekerek, “O kadar önemli bir vazife ki, Rabbimiz bizi muhatap alıyor, buyuruyor ki, ‘İçinizden hayra çağıran bir topluluk oluşsun. Bu topluluk iyiliği emretsin, kötülükten men etsin.’ İşte bizler bu topluluğun bir parçasıyız. Vazifemiz hayra çağırmak, iyiliği emretmek ve kötülükten men etmektir” diye konuştu. 

“İyiliklerin yaygınlaşmasına, kötülüklerin ortadan kaldırılmasına katkı sağlayacağız” 

Kur’an-ı Kerim’de Peygamber Efendimizin şahit, müjdeci, davetçi ve uyarıcı gibi farklı vasıflarla tanıtıldığına işaret eden Erbaş, “Peygamber Efendimizin vasıfları, üzerimize almamız gereken vasıflardır. Çünkü peygamber vazifelerini yaptı gitti. Varislerine bu emaneti bıraktı. Varisleri ise bizleriz. Onun mihrabını emanet alan imamlarımız, ezanını emanet alan müezzinlerimiz, suffesini emanet alan Kur’an kursu öğretmenlerimiz” ifadelerini kullandı. 

Erbaş, din görevlisinin insanları irşad eden bir mürşid olduğunu belirterek, “İnsanları irşad ediyoruz, toplumu irşad ediyoruz. Bizden sahih dini bilgiyi murad eden binlerce insan var. Bizler şahit olacağız, neye şahit olacağız, iyiliklerin yaygınlaşmasına, kötülüklerin ortadan kaldırılmasına, biz bunun içinde olacağız, buna katkı sağlayacağız” şeklinde konuştu. 

Kur’an-ı Kerim’in ikinci gelen vahyinin uykularını kaçıracak bir anlam yüklü olduğuna işaret eden Erbaş, “Sevgili Peygamberimiz, Hz. Hatice’nin yanına gidip örtüye büründüğünde “kalk ve aydınlat” emri geldi. O gün peygamberimiz kalktı ve Rabbine kavuşuncaya kadar hiç durmadan insanları aydınlatmaya çalıştı. İşte bizler de o yüce Peygamberimizin varisleri olarak, onun emanetini omuzlarında taşıyan hocalar olarak insanları aydınlatmak zorundayız” dedi. 

Erbaş, toplumun sürekli geliştiğini ve değiştiğini, onun için din görevlisinin de sürekli kendini geliştirmesi ve güncellemesi gerektiğini söyledi. Din istismarına karşı dikkatli olunması uyarısında bulunan Erbaş, şöyle devam etti: 
“Doğru dini bilgi konusunda toplumumuzu, milletimizi sürekli duyarlı olmaya davet edeceğiz. Kur’an ve sünnet çizgisinden, Kur’an ve sünnet birlikteliğinden asla taviz vermeyeceğiz. Kur’an’ı ve sünneti birbirinden ayrıştırmaya çalışanlara asla fırsat vermeyeceğiz. Sahih dini bilgi ile toplumumuzu donatma noktasında hep birlikte hareket edeceğiz.” 

“Ev ev dolaşın, insanlarımızı aydınlatın” 

“Ev ev dolaşın, insanlarımızı aydınlatın” çağrısında bulunan Erbaş, “Biz aydınlatmazsak din istismarcıları o boşluğu dolduruyor. İnsanlarımızı yanlış yönlendiriyorlar. İnsanlar da onların anlattıklarını din zannediyor. Din istismarının terör örgütüne dönüştüğünü de görüyorsunuz, FETÖ, DEAŞ nedir? Doğru dini bilgiden uzak yetiştirilirse insanlar, varacağı nokta burasıdır” diye konuştu. 

Yaz kuran kurslarına 4 milyona yakın çocuğun başvurduğunu hatırlatan Erbaş, “Yaz Kur’an kurslarına gelen çocuklarımızı okul döneminde de davet edelim. Yazın öğrettiklerimizin tekrarını yapalım. Ne kadar çok tekrar edersek onların unutmamalarını sağlamış oluruz” ifadelerini kullandı. 

Programa Kütahya Valisi Ahmet Hamdi Nayır, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Huriye Martı ve Prof. Dr. Ramazan Muslu, Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mehmet Kapukaya, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Haydar Bekiroğlu ve çok sayıda din görevlisi katıldı.
OGÜNhaber