Soylu, burada yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 2002 yılından bu yana ülkeye önemli hizmetler sunduğunu söyledi.
"Hızlı karar alabilen bir sistem öneriyoruz""Özellikle 15 Temmuz'dan sonra millet bize bir görev verdi. Milletimiz bize Türkiye'yi bu darbe üreten sistemden, darbe anayasaları bakiyelerinden kurtarma görevi verdi. 16 Nisan'da milletimizin önüne bir teklifle gidiyoruz. Biz Türkiye'ye açıkça ifade etmek istiyorum ki güçlü ve bağımsız bir parlamentoyla gidiyoruz. Yürütmeyi tam anlamıyla denetleyen, Cumhurbaşkanına 'evet ben bu yürütmeyi seninle birlikte görev arkadaşlarına yüklüyorum ama sorumluluğu sana yüklüyorum' diyen bir anlayışla ortaya koyan ve koalisyonlara, bu ülkede istikrarsızlığın önünü açabilecek yapılara izin vermeyen, hızlı karar alabilen bir sistem öneriyoruz."
Muhalefetin bir takım ithamları ve yalan yanlış benzetmelerinin olduğunu belirten Soylu, bunların hiçbirinin doğru ve dayanağı olmadığının altını çizdi.
Soylu, hala eski Türkiye'nin eski alışkanlıklarıyla siyaset yaptıklarını belirterek, "İftiralarla, bu anlayışlarla bir yere varamayacaklarını bilmeleri gerekir. Bugünkü Başbakanlık makamı bizim önerdiğimiz sistemdeki Cumhurbaşkanlığı makamıyla birleştirilmiş, yürütmeyi, sorumluluğu ve yapılacakları güçlü bir hale getirmiş sistemdir." dedi
"HDP, PKK'nın siyasetle somutlaşmış şeklidir"Milletin HDP'ye demokrasiyle, hukukla, hukukun üstünlüğüyle, milletin değerliyle siyaset yapması için oy verdiğini ifade eden Soylu, şunları kaydetti:
"Hani özerklik ilan ediyorlardı. Hadi etsinler de görelim bakalım. Edin görelim. Millet sizin ne olduğunuzu anladı. Elinize bir fırsat verdi, 'bu fırsatı iyi yönetin' dedi. 'Demokrasi üretin, çoğulculuk meydana getirin, bu memlekete faydalı olun' dedi. Ama Kandil'den PKK'dan talimat almadan bir adım bile atamıyorlar. HDP diye bir siyasi partinin var olunduğunu düşünenler yanılgı içerisindedir. HDP, PKK'nın siyasetle somutlaşmış şeklidir, başka hiçbir şey değildir. Onun sözcüsüdür. Bunu hepimiz biliyoruz. En çok bu bölge biliyor. 7 Haziran'dan sonra zannettiler ki kendi boruları öter. Sizin borunuz ötmüyor artık milletin borusu ötüyor."
"Kılıçdaroğlu'nu tarihin büyük ayıbından geri döndürün"