7. Büyükelçiler konferansı

ANKARA / İHA - İçişleri Bakanı Ala ve Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, 7. Büyükelçiler Konferansı’na katıldı. Bakan Ala, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin hedeflerine reformlarla ulaşacaklarını kaydederek, büyükelçilerin görevinin Türkiye’nin hedefini çalıştıkları ülkelerde anlatma görevi olduğunu vurguladı.

Bakan Ala, "1960’dan beri dolaylı veya doğrudan darbelere maruz kalmış bir siyasal sistem var. Bu siyasal sistemde statüko var. Biz reform yaparken bunlara dokunuyorsunuz, engellediyse karşılaşıyorsunuz" ifadelerini kullandı.

Bakan Ala şöyle devam etti:
"Bir değişim sürecinde başarılı olmak istiyorsanız, tepeden başlamalısınız. 1980 Anayasası içerisinde yapmaya çalışıyoruz. Anayasayı toptan değiştirmediğimiz için içeride dirençle de karşılaşıyoruz. Türkiye içerisinde Avrupa Birliği’nden yana olan kurumlar tarafından eleştiriliyoruz. Mantık, paradigma farklılığı var. Eleştiri üzerinden raporlara karşı çıkmaktır. Bazı hususlara Batı’dan baktığınızda anlamanız mümkün değil."

Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine değinen Ala, "Güvenlik güçleri toplantı ve gösteri yapanların güvenliğini sağlamak için orada. Onlara karşı taarruz olursa, onları önlemek için oradadır. Hem toplantı yapanlar, hem güvenlik birimleri, hem de toplantıya karşı çıkanlar toplantıda olup biten orada olmasın diye eleştiriliyor" diye konuştu.

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır ise, Türkiye’nin stratejik hedefinin Avrupa Birliği’ne katılmak olduğunu dile getirerek, AB sürecinin çağdaşlaşma süreci olduğunu söyledi. Bozkır, "Bütün etrafı yangınlarla çevrili ülke ama 12 yıldır ekonomik ve siyasi istikrarı muhafaza edebilmiş bir ülke. Türkiye’nin örnek olma vasfı güçleşmektedir” dedi.

Türkiye’nin Batı’nın jandarma karakolu olarak hareket eden bir ülke değil, bölgesindeki sorunların çözümde sorumluluk taşıyan, inisiyatif almaktan kaçınmayan bir ülke olduğunu ifade eden Bozkır, Türkiye’nin yeni AB stratejisini yayınladıklarını söyledi. Bakan Bozkır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Siyasi reformların gerçekleştirilmesi o günkü şartlarda Genelkurmay Başkanlığı’nda, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği’nde konuşularak gerçekleştirilmiş yasalardaki. Bunlar gerçekleştirildiği için Türkiye bugün demokratik hayatta sivil kararların alındığı, vesayetin olmadığı bir yaşama geçirilmiştir. Avrupa Birliği süreci olmasaydı reformları gerçekleştirmemiz mümkün olmazdı" dedi.