Haftanin Konuğu / Yalçin İnan

Küresel ısınmanın nedeni nedir ve neler yapılmalıdır tartışmalarının yaşandığı bu günlerde, su ve elektriğin kontrollü kullanılması gibi alınması gereken önlemler yavaş yavaş gündelik yaşantımıza girdi. Dünya artık bu soruna eskiye oranla daha fazla ilgi gösterip önemsiyor. Ama küresel ısınma ve sonuçlarının, gereken tüm önlemler alınsa bile, yaklaşık 50 yıl boyunca kendisini hissettirecek boyutlarda bir sorun olduğu da bir gerçek. Önlemlerin alınmadığı koşullarda ise insanların daha çok uğraşacağı şimdiden biliniyor. Kozmostan-Kuantuma adlı 3 ciltlik kitabın yazarı Makine Yüksek Mühendisi Yalçın İnan, her gün yeni bir iddia ortaya atan uzmanların küresel ısınmanın suyunu çıkardıklarını söylüyor.
Yalçın İnan ile bu suyun nasıl çıkarıldığını konuştuk;

Küresel ısınma tüm dünyada tartışılıyor. Ülkemizdeki bu tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gerçekten de bu tartışmalarla küresel ısınmanın suyu çıkardık. Yeni bir teorisi olmayan, ya da bulamayan bir takım uzmanlar, halk arasında heyecan ve endişe yaratıyorlar. Yaz-Kış ve Gece-Gündüz ortalaması 15 derece. 100 sene evvel bu 14,5 dereceydi. 100 sene sonra da bu 15,5 derece olacak. Her 100 yılda dünyanın sıcaklığı yarım derece artar. Bu milyonlarca yıldır böyle. İki yaz kurak geçti, iki kış kar yağmadı diye hiç paniğe kapılmaya gerek yok.

Yani sizce bir iklim değişikliği söz konusu değil mi?
Elbetteki iklim değişikliği söz konusu. Bakınız, kutuplardan geçen eksen 23,5 derecelik açı yapar. Dik değildir. Hafif yatıktır. 23 derecelik açı muazzam iklim olaylarına sebebiyet verir. Her 40 bin yılda bir muazzam iklim değişiklikleri olur. Biz 40 bin yılı yeni bitirdik. Çöllerde 75 derecede yaşayan insanlar ölüyorlar mı? Bunu biraz abartıp insanları paniğe sevkettiler.

Dünyanın ısınması ile ilgili bir zaman aralığı var mı.?
Dünyamız ısınacak. Ama söylendiği gibi kavrulmayacak. Toplu ölümlerden bahsediliyor. Bunların hepsi palavra. Dediğim gibi çöllerde 6-65 dereceyi bulan sıcaklıkta yaşayanlar arasında hiç toplu ölüm olduğunu duydunuz mu? Biz büyük ilkbahar dan çıktık, şimdi büyük yazı yaşıyoruz. 40 bin yıldan sonra da buzul çağa gireceğiz. 40 yılda bir dünya çok şiddetli iklim hareketleri görecek. Dünya ısınacak mı? Evet, her yüz yılda bir yarım derece ısınacağız. Ama o ısınmadan dolayı insanlar ölmeyecek.

Küresel ısınmayı ozon tabakasının delinmesine bağlıyorlar. Siz ne diyorsunuz?
Ozon tabakasını delen sadece insan unsuru değil. 10-15 yıl önce ozon deliği diye ortaya bir şey attılar. Ozon sadece güney kutbu nun üzerinde. Onu delen de insanlar değil. O muazzam buz kütlesinin çıkardığı özel bir gaz ozon tabakasını deldi. Ama orada canlı yaşamadığı için fark eden bir şey yok. Küresel ısınma senaryosunu ozon tabakasının delinmesi üzerine kuranlara şaşıyorum.

Sizin teorileriniz çok farklı. Sanıyoruz bu nedenle tepki de alıyorsunuz?
Hem de nasıl tepkiler. Küresel ısınmanın büyük bir tehlike olmadığını ve bunu halka anlatmak gerektiğini söylediğim zaman, (Bu adam deli mi?) diye alaycı gülümsemelerle karşılaşıyorum. Ama hiç umurumda değil. Ben kendi doğrularımı söyleyip savunmaya hazırım. Ama küresel Isınma yoktur deyip atmosferi kirletilmesine de şiddetle karşıyım. İddia ettiğim teorinin en yakın arkadaşlarım tarafından da dikkate alınmadığını görüyorum. Newton ve Galile de ortaya attıkları teorileriyle yalnızlığa itilmişlerdi. Ben de onlar kadar yalnız hissediyorum kendimi. Newton gider duvara anlatırdı derslerini. Einstein in de hiç dostu olmadı.

Uzay ve meteoroloji bilimi sizin sahanıza girmemesine rağmen, neden ilgi alanınızda?
Binlerce sayfalık İngilizceden çeviriler yaptım. Yazdığım kitaplarda şahsi yorum yapmadım. 40 bin sayfa bilim kitabı okudum. 1500 sayfalık kitap yazdım. Sadece okuduğum,öğrendiğim bilgileri aktardım. Kozmik bir olayı sorduğunuz zaman bir sürü referansım vardır. Küresel ısınma vardır diyenin kaynağını da anlatmasını beklerim. Küresel ısınmayı anlatan kişiler beni korkutamazlar.

Teorileriniz bilimin en zor konuları değil mi?. Neden zoru başarmaya çalıştınız?
Evet zor olanı başarmak önemlidir. Ben de evrenin en zor üç konusu olan Kosmos, Kuantum ve Moleküler Biyoloji ile ilgilendim. Yaşamımı bu üç zora adadım. Bilimin derinliklerine indikçe Allah a olan inancım da çok daha fazla arttı.10 yıl önce kendimi bilime verdim. Evrenin en zor üç konusunu seçtim. Kozmos, Kuantum ve Moleküler Biyoloji ile ilgili ABD den getirdiğim bilim kitaplarını sabahlara kadar okuyarak kitap hazırladım. 30 konferans verdim. Konferansın birinde bana şöyle bir soru yöneltildi, Bilimi bu kadar derinlemesine inceliyorsunuz. Allah a olan inancınız nasıl Cevaben dedim ki, Allah a olan inancımı Allah ın kendisi bile değiştiremez Bundan daha şiddetli cümle olur mu? Buna teoriler ve ispatlar ile ulaştım. Formülü görmezsem inanmam. Maksat Allah a ulaşmak ise dinlere ne gerek var? Allah a ulaşmak istiyorsanız oturun bilim çalışın derim.

Yalçın İNAN kimdir?
1 Ağustos 1942 de Kayseri de doğdu. İTÜ Makina Fakültesinden 1967 de mezun oldu. 1974 de uluslararası ticari faaliyetlerinde bulunan Ekonomak Şirketini kurdu. 1994 yılında oldukça renkli ve kazançlı olan işinden usanarak kendisini bilim ve kitap yazma faaliyetlerine verdi. 1994-1998 arasında toplam 1400 sayfalık üç kitap yazdı Konuları ile ilgili çok sayıda konferans verdi, TV programına katıldı. Birçok ödül ve onur belgesi aldı. Çeşitli dergilerde yazıları yayınlandı. Who s Who in the World (USA) 1982 baskısında, Türkiye de Kim Kimdir 1987-2002 baskılarında ismi yer aldı. Londra daki Institute of Directors ın üyesi, Lions ve Rotary Kulüplerin eski üyesidir. 40 yıl boyunca Felsefe ve Din Psikolojisi öğretmenliği yapmış olan merhum M. Naci İnan ın oğlu olup, Tanrı yı bilim yolu ile anlayabilmek için halen derin çalışmalar yapmaktadır. Çok iyi derecede İngilizce bilen Yalçın İnan, evli ve iki çocuk babası.

OGÜN-22.07.2007