Ekonominin olağan ve hatta olağanüstü akışına bile aykırı gelen kazanç: Bitcoin…

Sihirli kazanç. Bitcoin…

Gelen-giden, arayan soranın dilinde hep aynı şey.
"Yüz dolarım vardı Bitcoin aldım iki yüz oldu,
Maaşımla her ay bilmem şu kadar Bitcoin alıyorum,
İki ayda yüzde yüz arttı, daha da artacakmış ve hatta 2021'in ikinci yarısında 100 bin dolarların üstüne çıkacakmış…"

Herkesin dilinde Bitcoin
Yani, an itibariyle gerçekten kazandırıyor.

Kazandırırken de; soranlara bile "hayır düşündüğünüz gibi değil ve olmayacak…" desem de; biliyorum herkes yine bildiğini yapacak ve almaya devam edecek.

Ama bir düşünün…
Borsadan hisse alsan somut bir muhatap ve hissenin üretim bandı var.
Yani fabrika, tesis veya somut bir olgu var.
Döviz-Altın desek, hakeza…
Yani bir karşılık ve muhatap var.

Ama Bitcoin…
Otoritesi yok,
Muhatabı yok,
Olgusu yok, somutluğu yok,
Bir algı var ve bunun üzerinden sanal rakamlar,
Soyut kazançlar…

Belki önümüzdeki günlerde de kazandıracak,
Belki de yıl sonuna kadar veya 2022'de bile…

Ama deneyimlerim, tecrübelerim öngörülerim bu işin sonunun başladığı noktaya dönüş olacağı şeklinde…

Tabir caizse, bir balona benzetiyorum.
Kazanan var olsa da gün be gün yükseliyor olsa da, hemen herkes olumlu sözler ediyor olsa da; açıkçası ben sonunu iyi görmüyorum.

Haaa… Şunu söyleyebilirim ki; kaybedince üzülmeyeceğin bir miktarın varsa, yatır.
Ama şunu da hassaten söylemek isterim ki; aşırı/büyük/cazip ve cezbedar kazanca aldanıp varını yoğunu yatırma.

Belki sözlerime "hadi sen de..." diyenler olacak ama, ne yazık ki; bu şey saadet zinciri gibi geliyor bana.

Hem de küresel ölçekli, çok iyi yönetilen, arkasında ciddi bir manipülatif akıl barındıran ve görünenin ötesinde çok farklı bir amacı olan ekonomik furya olarak düşünüyorum.

Bir şeyde veya bir alışverişte kazanç çok abartılı ve ekstrem ise,
Akıl sınırlarını zorlayan bir kârlılık varsa,
Ve dahi, ele avuca gelir somut bir olgu yoksa,
Ben o durum ve kazanca her zaman şüpheyle bakarım.

Aslında ne oluyor,
Kim ne yapmaya çalışıyor,
İnsanlar kazancın yüksekliğine ve cazibesine odaklanmışken/oyalanırken "kim neyi alıyor, neyi ediniyor veya kime ne kaybettiriliyor…" diye, sorular sormadan duramam.

2019'da bu konuya dair yazmıştım.
Bitcoin denen ekonomik enstrümanın "Güç ve Para" sahiplerinin doları toplama ve karşılığı olmayan e-dolar'ların disipline operasyonu olduğunu söylemiştim.

Hala da kanaat ve fikrim değişmiş değil.
Hatta rakamların artışını gördükçe endişe ve şüphelerim daha da derinleşiyor.
Hatta ve hatta bu işin finalinin yaklaştığını düşünüyorum.

Hani derler ya; "son tahlilde, kazanan hep kasadır…" diye…
Tıpkı onun gibi; Bitcoin furyasının da kazananı oyunu kuran, yöneten ve en baştan sonuna dair kararı alanlar olacaktır.
Kaybeden ise cazibeye kapılan küçük yatırımcı ve tasarruf sahiplerinden başkası olmayacaktır.

Moralleri bozmak istemem.
Ama okumalarım, öngörülerim ve gözlemlerim çerçevesinde bu durum bana pek de normal gelmiyor.

Eş-dost ve uzak-yakın arkadaşlarca çoklukla ve yoğunlukla gündeme gelince konuya ilişkin kaygı ve endişelerimi dile getirmeden edemedim.

Herkes kendisi bilir ama benden söylemesi.
Demedi demeyin…


Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.


OGÜNhaber