Yeni bir dönem bizleri bekliyor

Yaz aylarında normalleşme dönemine gireceğimiz, çoğumuzun tahmin ettiği bir süreçti. Yaz sıcağında virüsün yavaşlayacağını düşünsek de dünya genelinde piyasalar ve ekonomik kaygılar hükümetleri, yazın normalleşme dönemine geçişe itti.

Bazı sektörlerde iş sahipleri masraflarının kazançlarından fazla olacağını hesaplayıp bu yaz işini kapatmaya veya açmamaya karar verirken, daha küçük işletmeler dükkanlarını açıp ayakta durmak için mücadele verdi.

Normal dönemde zaten zar zor geçinen ve aldığı maaşın hayat pahalılığından ötürü yetmediği bir hayat yaşayan emekçilerimiz, çok daha zor bir sürece girdi.

Parası olan bu dönemde köşeyi döndü orası ayrı. Gerek borsada yakın zamana kadar süren ralli gerek bazı fonların şişkinliği gerekse altın fiyatlarının aşırı derecede yükselmesi bazı insanların servetine servet kattı. Fakirin daha çok fakirleştiği, zenginin ise daha çok zenginleştiği bir dönem geçirdik.

Önümüzdeki süreçte bizi neler bekliyor?
Büyük şirketlerin daha fazla büyümeye gideceği, küçük şirketerin ise yok olacağı bir döneme gireceğimizi düşünüyorum. Zaten yıllardır 'orta sınıf' dediğimiz bir kesim kalmamıştı. Zenginler ve fakirler diye sınıflandırdığımız halk vardı. Artık dananın kuyruğu koptu diyorum ve bu farkın çok daha net bir şekilde görüleceğini düşünüyorum. Tekrar yasaklar gelir mi evlere kapanırmıyız orasını bilmiyorum fakat bu süreçte piyasaya sürülen nakit fazlalığının acısını önümüzdeki süreçte çok sert bir şekilde yaşayacağımızı düşünüyorum.

"Ölen ölsün, kalan sahalar bizimdir" politikası ile aşı bulunana kadar hayatta kalma ve geçinme mücadelesi verilecek gibi bir hava var etrafta.

Maalesef kimse ne yapacağını bilmiyor. Belirsizlikler çok fazla. Her sektörde bu böyle. İnsanlar kendilerine bir yol haritası çizemiyor. Elimizden de bir şey gelmiyor. Bekleyip neler olacağını görüp ona göre kendimize bir yol haritası çizeceğiz.

Herkesin beklediği ikinci dalganın özellikle ekonomik olarak geleceği, kazanmaktan çok elimizdekileri korumamız gerektiği ciddi bir dönem bizleri bekliyor. Türkiye'nin bu dönemi çok iyi idare ettiğini, ekonomik olarak yeterli kaynaklara sahip olduğunu ve ihracat konusunda tabiri caizse 'Yeni Çin Devleti' olacağını öngören ve söyleyen çok fazla insan oldu.

Ben bunun bu şekilde olduğunu ve olacağını düşünmüyorum. Sebebi Türkiye Cumhuriyeti'ne ve iktidara güvenmemem değil. Sebebi dünya genelinde yaşanılanlar ve yaşanılacaklar. Dünya genelinde ülkelerin küçülmeye gittiği, ekonomik ve tıbbi sıkıntılar çektiğimiz bu dönemde Türkiye'nin ön plana çıkacağını düşünmüyorum. Herkesin yaptığı gibi bizim yapacağımız da olanı, varlığımızı, halkımızı ve yerimizi korumak olacaktır. Belki de dedikleri çıkar. Fakat bunun yakın zamanda olacağını düşünmüyorum.
OGÜNhaber