Eleştiri dilini iyi kullanmak..

Bir hata veya eksiklik varsa elbette eleştiri olmalı ve ikaz mekanizması işletilmelidir. Yalnız eleştiri kişiselleştirilmemelidir...

Son zamanlarda özellikle Kayseri Şeker Fabrikası ve Kayseri Şehir Hastanesi isimleri telaffuz edilerek, gerek Şeker Fabrikası yönetim kurulu başkanı Hüseyin Akay, gerekse Şehir Hastanesi baş hekimi İlhami Çelik hocaya yönelik, eleştiri dilinden ziyade sanki bir hesaplaşma yolunun izlendiğini maalesef görmekteyiz...

Malumunuz Şeker Fabrikası Kayseri'nin en önemli kuruluşlarundan biridir. Daha önceki dönemlerde, alınan devasa reklam bütçeleri ile birilerinin ihya edildiği ve son zamanlarda ise nemalanmayanların hedefi haline gelen Kayseri Şekerin bu kadar hırpalanıp, yıpratılması doğru değildir...

Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hayalim dediği proje olan ve Kayseride'de yüz akımız olan Şehir Hastanesininde, Başhekim Prof Dr İlhami Çelik hocanın bizzat ismi telaffuz edilerek hedef alınması düşündürücüdür. Baş hekiminin neden hedef alındığı araştırılmalı ve Hastaneyi yapan şirketin reklam bütçesi ile ilişiğinin tahlilinin yapılmasına özellikle dikkatleri çekmek istiyorum...

Elbette Kayseri'de eleştirilecek çok kişi ve kuruluş var. Eleştirinin amacı ve bakılan pencerenin öneminin burada devreye girdiğini iyi bilmek gerekir. OSB, Kayseri Spor, Belediyeler, Yeni adıyla Erciyes Anadolu Aş, hani şu yeni logosu ile dikkatleri cezbeden kuruluş ve başındaki zatın keyfi uygulamalarıyla, tek kale maç oynadığı meşhur kuruluşumuz...

İşte böylesi bir kargaşa yumağı içerisinde, eleştiri dilini iyi hesap etmek gerekir. Eleştirinin amacının ve izlenen yolun nereye vardığı, cep ile ilişiğinin olup olmadığı, meselenin pul'mu veyahut kul'mu olduğu iyice anlaşılması gerekir...

Konuyla ilişiği olduğu için değinmek istiyorum. Kayseri Şehir Hastanesi baş hekimi Prof Dr İlhami Çelik hoca Pandemi sürecinin sağlıklı yürütülmesinde aktif rol üstlenen bilim kurulunun bir üyesi ve enfeksiyon hastalıkları uzmanıdır. Hocanın çabası, mücadelesi göz ardı edilmemelidir. İlhami hocanın ne derece çalıştığını, adeta gecesini gündüzüne nasıl kattığına şahit olanlardan birisiyim...

O açıdan eleştiri dilinin iyi kullanılmasına dikkatleri çekmek istedim. Tek kutsalı pul olanların, bu hassasiyetleri gözetmeyeceğinide, elbette biliyorum. Toplumumuzun bu tür figürlere prim vermemesi çok mühimdir...

Son bir söz "Gazetecilik kisvesi altında, pervarsızca saldırı dilini kullananların, mumlarının, yatsıda millatlarını dolduracağını bilmeleri gerekir..."

Selam ve dua ile...
OGÜNhaber