TİC Holding Header
  • USD 32.459
  • EUR 34.747
  • Altın 2440.761
  • BIST 100 9796.33
  • Röportaj

İsmail Bayer, 'Asgari ücret seçimlere alet edildi'

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı eski Çalışma Genel Müdürü İsmail Bayer OGÜN HABER'e asgari ücret artışları ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İsmail Bayer, 'Asgari ücret seçimlere  alet edildi'
Seyfi Akil - Röportaj / Seyfi AKİL - Bayer, asgari ücretin siyasiler tarafından seçim propagandası olarak kullanıldığını söyledi.

Yeni yılda en çok konuşulan konulardan birisi de kuşkusuz asgari ücret zammı ve ardından gelen zamlar siz bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?
Yeni yılda elbette  üzerinde en fazla konuşulan ve tartışılan olay  asgari ücret zammı ve  hemen ardından gelen zamlar oldu. Sizde biliyorsunuz ki asgari ücret denilen ücret aslında  ödenecek ücretin en alt basamağıdır. Durum böyle iken bu olgunun tabi hak olmaktan çok seçim meydanlarında  oy toplamak için bir araç haline  dönüştürülmesi  etik olmayan bir davranış bence. Seçim meydanlarında  asgari ücreti artıracağız söylemlerini savuranlar eminim ki bunu nasıl yaparız, nasıl olurda işverenleri küstürmeden bu işi çözeriz diye düşünmediler.  Ama  şükür  işverenleri ve seçmenlerini küstürmeden çözdüler.

Daha  önceki açıklamalarınızda asgari ücreti artırmak 1 saatlik iştir dediniz. Bu konuyu biraz açıklar mısınız.  Nasıl olacak bu ?
Hükümet isterse asgari ücreti 1 saat içinde artırabilir nasıl yapılacağını anlatayım size.  Asgari ücret tespit  komisyonu toplanır. Devlet hem işveren hem de  işçi temsilcilerini çağırır . Ben sosyal devlet olarak çalışanların asgari hayat standartlarına uygun olarak bu kadar ücret  takdir ediyorum der. Taraflara bildirir. Çıkan uzlaşma kararını Başbakanlığa bağlı Resmi Gazeteye yollar  ve gazetenin mükerrer sayısında yayınlatarak yürürlüğe koyar. Bunu yaparken de kamu otoritesi kimliği ve sosyal devlet  mantığı ile hareket eder. Ama ne  yazık ki bu bizde geçerli bir  yöntem değil. Çünkü biz de kurumlar kendi başına hareket ediyor. Hatırlayın asgari ücret konusunda Çalışma Bakanlığı hariç herkes konuştu bir tek konunun asıl muhatabı olarak Çalışma Bakanı konuşmadı.



Sizin de belirttiğiniz gibi bu kadar kısa sürede asgari ücret belirlenebiliyorken neden süre bu kadar uzadı uzadı ?
Sorunun cevabı aslında  çok basit. Şöyle  anlatmaya çalışayım size.  1 saatte halledilebilecek bir konuyu bu hükümet  zor yapar hatta yapamaz. Çünkü; dikkat edin çalışanların en tabi hakkı olan ücret konusu siyasi malzeme olarak kullanılıyor.  Bu nedenle süreç kasıtlı olarak geciktiriliyor. Beni seçersen ücreti şu kadar  yaparım bu kadar artırım gibi boş sözler  ifade ediliyor. Yakın zamana bakarsak ülkemiz 6 ay içinde seçime gitti ve seçmenlere bir vaad verilmesi gerekiyordu. Bu noktada asgari ücret kurban seçildi.

Asgari ücret ile ilgili Çalışma Bakanlığı’nın herhangi bir  açıklama yapmamasını nasıl yorumluyorsunuz?
Yasa gayet açık. Bakanlık, asgari ücret ile ilgili olarak asgari ücret tespit komisyonunu toplantıya çağırır. Burada taraflar devlet gözetiminde  görüşlerini bildirir devlette otorite olarak bu toplantıda bulunur. Açıklamalara  bakalım çalışanın hakkını savunacak olan taraflar  çıkıyor ve diyor ki ne  yapalım yetmez ama  bu da  sevindirici umut verici bir durum. Bunun söylendiği ortamdan siz nasıl bir karar çıkmasını bekliyorsunuz ki ? Öte yandan  hükümetteki neredeyse tüm bakanlar  bu konu hakkında  konuştu, Başbakan konuştu bir tek asıl muhatap konuşmadı bu durum devletin ne kadar  sosyal devlet olduğunun da açık bir göstergesi sanırım (!)  ve daha kötüsü artık bu bir moda haline gelecek çalışma hayatıyla ilgili kararlarda bir tek Çalışma Bakanlığı konuşmaz hale gelecek.
 
Asgari ücrete yapılan zam; açlık sınırın altında bu konuda neler söyleyeceksiniz ?
Bu son derece üzücü ve  bir o kadarda ilginç tabi. Şimdi, öyle  bir ülke düşünün ki kendine büyüme  hedefleri koysun, 2023 yılı için vizyonlar belirlesin. Sonra dönün bakın vatandaşlarına hayatını devam ettirecek kadar  ile ücret  ödeyemiyor.  Teorik anlamda açlık sınırın 1400 lira olduğu bir yerde sanki çok büyük bir zam yapmış gibi birilerinin meydanlara çıkıp asgari ücreti 1300 liraya çıkardım demesi gerçekten çok acı bir tablo. Bu uygulamanın anlamı aslında  şudur. Devlet, emek sahiplerini bir yerde sermayeye kurban vererek anayasasındaki sosyal devlet ilkesini de kendi eliyle rafa kaldırmış oluyor.


 
Yapılan zamdan sonra bir başka tartışma konuşu da çalışma barışı. Özellikle de eski çalışanların bu zam karşısındaki tutumu çok tartışıldı. Siz bu konuda  neler söyleyeceksiniz?
Asgari ücret zamlandı dikkat edin hemen ardından yeni zam yağmuru da geldi. Yani kaşıkla verilen kepçeyle geri alındı. Yıl sonunda göreceksiniz alınan ücret 1300 liranın da altına inecek. Bundan önceki  yıllara bakın asgari ücret  6 ayda bir değişiyordu ama artık çalışanları bir yıl boyunca 1300 liraya mahkum ettiler. Bunun neresi adalet neresi sosyal barış?  Çalışma barışı ile ilgili sorunuza gelince şunu söyleyebilirim. Asgari ücret birbirine bağlı olgular zinciridir.  Eğer olağan çizgiden sapılırsa  sıkıntı başlar.  Bu  sapların en başında olan bir durumu örnekle açıklamaya çalışayım. Bir iş yerinde 10 yıldır asgari ücretle çalışan birisini düşünün yeni zamla beraber maaşı 1300 lira oluyor. Yeni işe başlayan birisi de  aynı maaşı alacak. Eski çalışanın benim 10 yıllık kıdemim nerede  diye sormasından daha doğal ne olabilir?
 
Türkiye’deki Toplu İş sözleşmeleri ( TİS) ile ilgili neler söylemek istersiniz ?
Toplu İş sözleşmeleri ( TİS) ile ilgili ülkemizde ciddi sıkıntıların olduğuna inanıyorum. TİS’leri detaylı bir şekilde  incelendiğinizde özellikle sendikaların ve sözleşmelerin artık çalışandan yana değil işverenden yana olduğunu göreceksiniz. Bir başka konu da TİS ile önerilen ücretin  asgari ücretin neredeyse altında kalıyor olması. Buda işyerindeki çalışanlarda ciddi sorunlar yaratıyor ve çalışanların, dahil olduğu sendikayı ve iş sözleşmelerini sorgulamasına yol açıyor.
Yorum Yazın
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri