Halil İbrahim Erdoğan

Halil İbrahim Erdoğan

Sevgililer günü kaideleri!

Bugün; kitap okumuyorum, müzik dinlemiyorum, hatta yazmıyorum da... Bugün yalnızlığımın şerefine kaldırıyorum kadehimi, onun şerefine gelmiş masadaki tüm misafirlerle birlikte. Haydi, yenilsin içilsin efendim, bir günümüz daha sevgi ve aşkla geçiyor. Sevdiğimiz, burada yanımızda olmayabilir, bu aşksızlığa sevgisizliğe mazeret değil. Bizi ilgilendirmez. İlla ki seven sevdiğinin yanında olacak diye bir kaide mi var ki, bundan haberdar dahi olmaması bizi ilgilendirsin! Bilmiyorsa, bu onun kabahati. Açsın gazete okusun, çıksın sokaktan birisine sorsun, tutsun o da bize aşık olsun mesela. Üstelik artık teknoloji çağında yaşıyoruz. Arasın sorsun arkadaş; "Sen bana aşık mısın?" diye. Zor bir şey değil, onu da biz yapacak değiliz ya!

Aslında sözünü hiç açmayacaktım, malum gündeyiz, o yüzden hüzünlü işlerden söz etmemek gerekir. Halbuki bu kaide de bir saçmadır ya, neyse. Ben o kaideyi yok sayarak değil, bugünlük çiğneyerek, bir hususa dikkat çekmek isterim. Haberinin olmaması bizim derdimiz değil dedik ya, heh işte, o aşk denen şeyi bize sormadığı için biz hep içimizde deli bağlar gibi bağlayıp tutuyoruz ya sevgimizi, o yüzden cümle hastalıklarımızdan yine "O" sorumlu! Mesela kanser mi oldun, verem mi oldun, hatta domuz gribi mi oldun, domuzluğundan (tövbe tövbeeee) değil tabi ama, sorumlusu "O" yine de. Yahu bir ara bir sor, nasılsın, iyi misin, öldün mü, kaldın mı, aşık mısın diye. "Yooook! Nerdeeeeee?" dediğinizi duyuyorum.
 
Bakın şimdi, bugünün yine bir yönüyle pek ünlü bir kaidesi vardır. Bugün, sevip de aranılıp sorulmayan(!) insanlar, arkalarına aldıkları, "Bugün de söylemezsen, bak bunu kesin birisi kapar" rüzgarıyla, (yani; 'bir anlık gaza gelip' diyorum işte, anlayın siz...) sevdiklerine sevdiklerini, onlar hiç arayıp sormamalarına rağmen; arayıp, çiçek gönderip, efendime söyleyeyim; karşılarına çıkmak sureti ile sürpriz yaparak söylerler. Söyledikten sonrasını ben yazmıyorum, her halükarda burada ekran kararır ve ekrana "SON" yazısı gelir. Hani ben bu "bugün gidin de söyleyin" kaidesine uyun demiyorum, ama yine de, bugün bir şey yapın, yani bence, gidin, "bi deyiverin", bakalım ne diyecek?
 
"Dinime söven müslüman olsa" derler ya hani, ben de birisini arayıp soramıyorum, "Sen nasılsın?" diye. O yüzden bu kadar laf kalabalığı yapıyorum ya, belki gazına gelen birilerine 'sebep' olurum diye. Eh, ben de o kadar yazdım, bir ara arar sorarım artık, sen bana aşık mısın değil misin diye?

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri