TİC Holding Header
  • USD 32.586
  • EUR 35.038
  • Altın 2460.127
  • BIST 100 9796.33
Yılmaz Hastürk

Yılmaz Hastürk

Yetenek!..

Yetenek bir “Allah vergisidir“. Sonradan, zaman içinde eğitimle kazanılmaz. Bu dünyadan kimbilir ne  kadar kendini yetenekli sanan cahil gelip geçmiştir.

Yetenekli kişi şansı yaver giderse, en öne geçer. Biz onu lider görür ve benimseriz. Oysa bir çok yetenekli kişi lider olamadan bu dünyaya veda etmişlerdir.

Hafızanızı biraz zorlarsanız, hatırlarsınız.

Ancak her yetenekli ve her lider, bu özelliklerini ömür boyu kullanamaz. Zaman gelir yetenekleri hayatın doğal şartlarına ters düşmeye başlar. Zaman gelir, yetenekleri toplumu yönetmeye yetmez. Zaman gelir yeteneklinin egosu, yeteneklerini gölgelemeye başlar. Hırs ve beklentisi öne çıkmaya başlamıştır. Biz buna tek adamlık diyoruz. Toplumlar tek adamı kısa dönemler için benimser. Ardından “neler söylemez ki “ !

Toplum lideri olmak kolay iş değildir. Çok fedakarlıklar ister. Lider diye baktığınız kişi, bir bakarsınız mahrem görüntülerinin yayınlanması ile yok oluvermiş. Siyaset alanında bu şimdi çok görülmeye başlandı. Liderin yerini kapmak isteyenler işin kolayını bulmuşlar. Bir yer buluyorlar, kameraları yatak odasına yerleştirip bekliyorlar. Kayıt önce elden ele dolaştırılıyor kulaklara fısıldalanıyor. Bu arada boşalacak makam için uygun kişi öne çıkarılıyor. Günü gelince de görüntüler yayınlanıyor. Bazı zaman yayınlarız ha denip, hedef vuruluyor. Bu işin, bilinen yanı. Operasyonun yerli işbirlikçelerce mi, yoksa, yabancı eller tarafından mı yapıldığı kolay kolay anlaşılamaz !

İş aleminde bu işlem farklı şekilde yapılandırılır. Genelde hedef ekonomiktir. Ya gayrı menkuller aniden el değiştirilir. Veya hedefteki kişinin banka hesapları boşaltılır. Yeterli miktarda mal veya nakit bulunmaz ise, yumruk zoruyla senet imzalatılır. Bu operasyonları yapanlar sıradan kişiler ise, yakayı ele verdikleri takdirde, kodeste “ağa" olurlar.Tabii bütün bunları yapabilmekte öyle kolay iş değildir. Kimisi eline yüzüne bulaştırır ve yakalanır. Çok bulaştırdı ise kodeste “ağa“ işlemi yerine ayakçı olmak gibi bir paye ile yerlerde sürünür.

Yetenek bünyesinde daima hırsı taşır. Hırsına yenilen yetenekliler de çabuk yok olurlar. Bu bölümde yer alanların çoğunluğu bürokrasiyi tercih ederler. El etek öpmek de bir ayrı yetenektir. Öyle yağcılık deyip geçmemeli. Bunu iyi bilen yetenliler, tercihlerini daima ikbal ağına göre yaparlar. Her siyasi kuruluşun yanında ve emrinde olurlar. El öpmekle dudaklarının aşınmayacağını bilirler. Dini inançlarını dahi bu yönde sergilerler. Hatta o kadar ileri giderler ki, ismi akla dahi gelmeyen bir tarikat liderinin yakını olduklarını etrafa yayarlar. Bu iş ilk etapta mesai arkadaşlarına bidirilir. Belirli bir makama gelindi ise, özel kalem personeli, makam şöförü ve hademeler bu konuda bilgi sahibi olurlar. Makamı ziyarete gelenler bu esasa göre ağırlanır.  Gel zaman git zaman bu yönde faaliyet gösteren zevattan bir kısmı rüşvet hastalığına tutulur ve zaman için de yok olurlar. Daha temkinli davranananların bazıları da daha üst mevkilere gelmek imkanı bulurlar.

Bir de mülki erkanın dışında kolluk güçlerinde yer alan rütbeliler vardır. Onlar kolayca suç işlerler. İşledikleri suçları bir süre saklamasını bilirler. Ne zaman ki konunun üzerine gidilmeye başlandı, eski defterler açılmaya başlar. Onların korunma kalkanları ise “vatan ve millet yeri gelince  de bayrak ve devlettir”.

Bir de ikbale konan siyasi yakınları vardır. Akrabalarının partisi iktidar olduğu andan itibaren onlara ikbal kapısı açılır. Yönetim kurulu üyelikleri ve müşavirlik makamlarına atanırlar. Zaman zaman, gazete sayfalarında eş, baldız, enişte, kayınbirader, amca oğlu isimleri yayınlanır. Kimse önemsemez. Ancak bu isimlerden yetenekli olanlar siyasi kadroların üst yönetimlerine yönelirler. Atandıkları makamlar onlar için, atlamaya müsait alt basamaklardır!

Tek bir kelimeden, yetenekten aklıma neler geliverdi. Siz de dünü ve bugünü hatırlayın. Düşünün. Siyasi kadroları dalgalandıran yeteneksiz ama yetenekli damgası taşıyan kişileri hatırlayın. Liderlerimizi karşılaştırın. Size göre sevap ve günahlarını sıralayın. Hangisi fazla ise ona o gözle bakın. Günahsız kul olmaz. Ancak sevabı fazla kul vardır. Bir de aç gözlü, doymak bilmeyen !

Buna göre yanında veya karşısında olun.

Bu da yetmez. Şimdi başlı başına toplumu yönlendiren MEDYA var. Dün neler yapmamışlar. Bu gün hedeflerinde ne var. Medya sahibi olmak kolay iş değil. Büyük para ister. Ancak bu parayı topluma doğru haber vermek yerine haram para kazanmak için silah olarak kullananlar da var. Bu silah artık geri tepmelidir. Aç gözlü medya patronları layık oldukları cezayı almalıdırlar. Hala vatanı kurtaran aslan edası ile ortada dolaştırılmamalıdırlar. Çoğu kez siyasete yön verdiler. Artık bu gidişe son verilmelidir. Şimdi görev hepimize düşüyor. Tarafsız bir şekilde yayınları izlemeliyiz. Yanıltan yayınları tesbit ettiğimiz an o yayını izlemeyip, kapatmalıyız. O yayını almayıp, tavrımızı ortaya koymalıyız. Bir de ülkemizin bölünmez bütünlüğüne karşı yayın yapanlar var. Çoğu kez de suç teşkil edecek yayınlar yapıyorlar. Bunlara karşı çıkmalıyız. Müsamaha, her geçen gün bunları azdırıyor.

Unutmayalım, BAŞKA BİR TÜRKİYE YOK !

 

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri