Cengiz Aygün - Bir Portre

Sırtlanlar da, kervana dahil oluyor.
Sokak itleri de cabası..
Leş kargaları, akbabalar kanat çırpmaya başladı.
Köstebekler toprağı kazmaya hız verdi.
Yarasalar, gündüz kamikaze uçuşuna hazırlanıyor.
Puslu hava ve karanlık haşereleri kış uykusundan uyandı.
Bremen Mızıkacıları gibi.

Birbirine benzemezler bir araya geldi; Erdoğan husumeti ve onun başkan olmaması amacıyla.

Dolayısıyla; Erdoğan’ı yıkmak için devleti yıkmaya razı halde.
Ve dahi; “Edirne’ye Enver gireceğine Bulgar girsin” zihniyetiyle…


Son yıllarda ihanetin her türünü gördük.
Gördüğümüzü düşündük.

Sureti haktan görünen din taciri hainlerin ihanetlerini yaşadık.

Düşmanla ittifak edeni de gördük, devlette görevli olup devleti içten çökertmek isteyeni de…

Görmediğimiz ne kaldı ki, diyecek noktaya geldik.

Ama bitti mi…
Maalesef bitmedi ve bitmeyecek.!

İhanet şebekesi, hainler,  münafıklar yine kaos ateşini har’lamaya başladı.

Hainler, kahpeler, alçaklar, Türkiye düşmanları boş durmuyor.

Yeni bir algı operasyonu hazırlığındalar.
Yeni saldırılar hazırlıyorlar.

2011 seçimleri öncesi MHP ve Erdoğan’a yönelik hazırlanan kumpas ve  itibar suikastlarının çok daha kirli ve geniş kapsamlısını vizyona sürecekler.

Çünkü gemi azıya aldılar.
Kim bunlar.?
Erdoğan karşıtları ve düşmanları,
MHP muhalifleri ve hasımları,
AK Parti ve MHP ittifakından rahatsız olanlar,
Bütün terör örgütleri; FETÖ, YPG/PKK,DHKP-C, İŞİD  ve diğerleri…

FETÖ’nün tasfiyesiyle yerine ikame olmak isteyen ve devletten  beslenmeyi hedef edinen, kimi “dinci” cemaat, tarikat vb. gibi gruplar.

AK Parti’de siyasi istikbali bitenler ve önümüzdeki günlerde bitmesi mukadder ve halen parti kadrolarında olan kimi şahsiyetler.

Ve tüm bu muhalifleri, karşıtları, düşmanları ve normalde bir araya gelemeyecekleri bir araya getirerek, Türkiye’nin büyümesini ve gelişmesini engellemek isteyen harici hasımlar ve düşmanlar.

Şaşırmadan dikkatle bakalım.

Bir araya gelmesi imkansızların ağız birliği ettiğini görüyoruz.

Daha önce birbirine kurşun sıkanların Erdoğan üzerinden bekamıza saldırılarına şahit oluyoruz.

Kişisel ve grupsal istikbal ve menfaatlerine halel gelenlerin; FETÖ ile, PKK ile, ABD ile ve hatta İsrail ile aynı dil ve eleştiri jargonunu kullandığını müşahede ediyoruz.

Önümüzdeki günler çok şeye gebe.

İtibar suikastlarına ve daha başka saldırılara hazırlıklı olmalıyız.

2011 seçim sürecinde MHP’li adaylara dönük yapılan kumpasın yeni versiyonunun hem MHP ve hem AK Parti’ye uygulanacağı bir sürece girdik.

Şuanda bunun altyapısı niteliğinde algı operasyonları başladı bile.

Ve bu saldırı; ahlaksız, izansız, imansızca, her türlü belden aşağı vuruş aşağılığını içerecek nitelikte gelebilir.

Umulmadık isimlere, ummadık kurumlara ve makamlara saldırarak halk nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışılacaktır.

FETÖ ile alakasız ve en mücadeleci kişilere FETÖ’cü damgası vurulmak istenecektir.

Devletin  temel taşı mesabesindeki kurum ve kuruluşlara dair asılsız söz ve dedikodular tüm medya enstrümanları kullanılarak servis edilebilir.

“İkna edemiyorsan aklı karıştır” sözü çerçevesinde, halkın zihinsel bulanıklaşması için her türlü yalan ve tezvirat sahne alabilir.

Halkın duyarlık ve hassasiyeti en yüksek noktadan vuruşlar yapılarak çok ciddi itibar cellatlığı yapılabilir.

Bıkkınlık, bezginlik, tedirginlik yaratmak ve devlete güveni sarsmak için her türlü fiili ve fiziki suikast, kaos ve karmaşa fitili ateşlenebilir.

Bu İhanet şebekesinin ve hainler koalisyonunun yapamayacağı yoktur.

Ülkemizi karıştırmak, iktidarı alaşağı etmek ve özellikle Erdoğan’ı başkan seçtirmemek için kullanamayacağı yol ve yöntem yoktur.

Bunlar 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde seçtirmemeyi başaramadılar.

Hala kuyruk acıları devam ediyor.

O zamanları düşünün; Selahattin Demirtaş bile “seni başkan yaptırmayacağız” sloganıyla “cici oğlan” imajıyla, elinde bağlama, dilinde en folklorik türküler  tüm medyada sahne alıyordu.

FETÖ’de durum farklı mı idi.?
Hayır tabi ki.

HDP/PKK ve FETÖ ve onların ipini elinde tutan harici odaklar kolkola aynı yolu taşlıyor ve diken’lemeye çalışıyorlardı.

Evet köpeklerin duası kabul olsa, gökten kemik yağardı.

Yağdı mı.? Hayır…

Ama dikkat şart, uyanık olmak elzem ve hazırlıklı olmak zorunluluk.

Karşımızda öyle bir hasım var ki; Allahsız, Kitapsız, vicdansız, insafsız ve histerik bir haleti ruhiyede.

Ve öyle bir noktadalar ki; “ölümü yaklaşan köpek cami duvarına pisler” misali, bir gözü dönmüşlük içinde.

Bu nedenle de, hepimizin, herkesin ve tüm milletin hazırlıklı ve uyanık olması şarttır.

Provokatif eylemlere, manipülasyonlara ve algı operasyonuna mani olmak için; söylenen her söze, atılan her adıma, öne sürülen her iddiaya sükunet ve dikkatle bakmalıyız.

Sinir uçlarımıza dokunacak olaylarda bile; olayın asıl amacını görmeye ve bunu köpürterek sunmaya çalışanların esas niyetlerine dikkat kesilmeliyiz.

Görünürlüğe saplanıp hedefledikleri asıl amacı asla pas geçmemeliyiz.

Çünkü gelecekler.
Her türlü silahla gelecekler.
Her türlü ihanetle gelecekler.
Her türlü yolu deneyecekler.
Meşruluk/gayrımeşruluk gibi  kaygıları olmaksızın saldıracaklar.
Namus cellatlığıyla gelecekler.
Ahlaksızlıkla gelecekler.
İmansızca, insafsızca ve vicdansızca gelecekler.
İtibar suikastlarıyla gelecekler.
Terör ve teröristle gelecekler.
Kişileri katlederek, kaosla gelecekler.

Toplumda infial uyandırmak ve ülkemizi yönetilmezleştirmek için gelecekler.

Hazırlıklı olacağız.
Dikkatli olacağız.
Kafamızı karıştırmayacağız.
Korkmayacağız, pes etmeyeceğiz, dik duracağız.
Görünen kadar görünmeyene de dikkat kesileceğiz.
Düşmanlara, hainlere, münafıklara aman vermeyeceğiz.
Bu topraklarda kahraman bitmez ama maalesef hain de bitmiyor.
Aklımıza, kalbimize, bileğimize güveneceğiz ve hazırlıklı olacağız.

Ve kazanacağız.
Kazanan bu millet, vatan ve devlet olacaktır.

Milletimizi bölemeyeceksiniz,
Bayrağımızı indiremeyeceksiniz,
Vatanımızı parçalayamayacaksınız,
Devletimizi yıkamayacaksınız,
Ezanlarımızı susturamayacaksınız,
Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz,
Bu halka boyunduruk vuramayacaksınız.

Not: Finansal oyunlara ve ekonomik tetikçilere rağmen ülkemize fon transferleri sürüyor. Dahili ve harici gayretlerle ekonomi kötüye gidiyor içerikli finansal oyunlara ve ülkemizden fon çekmelere rağmen başarılı olamıyorlar.

Müttefik ve dostların ülkemize aktardıkları kaynak, çıkandan daha fazla çok şükür.  Bilinsin ki; ülkemize husumet artarken, dostların sayısı ve dostluğu da artıyor. Bunu da özellikle ekonomik kriz çığırtkanlığı yapanlara ve iktidarı yıkmak için ekonomik krizi umut görenlere söylüyorum. Buradan size ekmek çıkmaz.

Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.