AA -
Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesince, Ferizli ilçesinde yeni inşa edilen cezaevi kampüsündeki salonda görülen duruşmada, tutuklu sanıklar fabrika sahiplerinden Yaşar C. ile Hasan Ali V, tutuksuz sanıklar Erşan Ö, Asiye A, Ali Rıza Ergenç C, Aslı B. tutuksuz müşteki sanık Ahmet Ç. ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşma salonu binası içinde ve çevresinde kolluk kuvvetlerince geniş güvenlik önlemi alındı.
Duruşma salonuna müştekiler, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları ve diğer izleyiciler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri uygulanarak alındı.
Yoklama yapılmasının ardından celse arasında Milli İstihbarat Teşkilatından patlamaya ilişkin herhangi bir sabotaj ihbarının olmadığı cevabı ile diğer gelen belgeler zapta geçirildi.
Duruşmada, daha önce dinlenilmeyen müştekilerle sanıkların mahkemeye sunduğu tanıkları dinlenildi.
Müşteki Oktay T, ifadesinde 3 yıldır fabrikanın fitil bölümünde çalıştığını belirterek, "Olay sırasında fabrikadaydım, 1 hafta kulağım duymadı. Tüm sanıklardan şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum. Fitil bölümünde çalışırken yanmaz kıyafet veriyorlardı ama bez parçasından ne olacak?" diye konuştu.
"Genelde muhatabım sanık Hasan Ali V'dir"
Tanık Remzi Ö'nün ifadesi alınacağı sırada söz alan bir müşteki avukatı, tanığın sanık olma ihtimalinin bulunması dolayısıyla yeminsiz dinlenilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti tarafından talep kabul edilerek yeminsiz dinlenen tanık Remzi Ö, sanık iş güvenliği uzmanı Aslı B'nin 4 yıldır firmalarında, 18 aydır da havai fişek fabrikasında görev yaptığını kaydetti.
Tanık Remzi Ö, Aslı B'nin 21 Mayıs 2020'de izne ayrılmak istediğini, izin dönüşünde de fabrikada yaşadığı sorundan dolayı istifa etmek istediğini söylediğini aktararak, şu ifadeleri kullandı: "İhbar süreni doldurmak istiyor musun?' diye sordum, 'Evet.' cevabını verdi. Hesaplamaya göre ihbar süresi 7 Temmuz 2020'de bitiyordu, kendisinin de bundan haberi vardı. Firma olarak 5-6 yıldır fabrikayla çalışıyoruz. Sanık Aslı B'nin bir uyarısını 'Sen bizden daha mı iyi biliyorsun?' diye terslemişler. Aslı B. de bunu bana söyledi. Sanık Hasan Ali V. ile görüştüm ve 'Böyle bir şey yapamazsınız, Aslı Hanım'ın dediklerini yapmak zorundasınız.' dedim. Genelde muhatabım Hasan Ali V. olduğu için onunla görüştüm."
Tanık Muhsin G. de fabrikanın fitil bölümünde çalıştığını, kendilerine yanmaz tulum, bileklik, şapka verildiğini, işleyişle ilgili herhangi bir olumsuzluk olmadığını dile getirerek, fazla üretim konusunda baskı yapılmadığını anlattı.
Tanık Remzi Y. fabrikanın sarma bölümünde işçi olarak çalıştığını, işleyişle ilgili bir sorun olmadığını, emir ve talimatları sanık sorumlu müdür Asiye A, sanık Hasan Ali V. ve sanık ustabaşı Erşan Ö'den aldıklarını belirterek, "Fazla mal yapılması konusunda baskı yoktu. İş güvenliği konusunda eğitim aldık. Denetimlerden 2-3 gün öncesinden haber gelirdi." dedi.
Tanık Aynur S. de 2001 yılında işe girdiğini, fabrikanın volkan bölümünde ustabaşı olarak çalıştığını söyledi.
Fabrikada üretim anlamında herhangi bir baskı olmadığını dile getiren Aynur S, "Üretim talimatlarını sanık Erşan Ö. verirdi. Fazla ürün yapılması konusunda bir baskı olmadı. Ara ara iş güvenliği eğitimleri Aslı Hanım tarafından veriliyordu. Personelle ilgili Hasan Ali V. sorumluydu." şeklinde konuştu.
Tanık İsmail S. de fabrikanın laboratuvar bölümünde 11 yıldır görev yaptığını, günlük ne kadar üretim yapılacağının belli olduğunu, üretim konusunda baskı olmadığını ifade ederek, denetimlerden birkaç gün önce haber geldiğini, Çin Mahallesi'nde barut üretimi yapıldığını kaydetti.
Patlamanın depo bölümünde olduğunu düşündüğünü aktaran tanık İsmail S, depodaki malların çok fazla ısındığının söylendiğini, patlama ısısının kendisine çok yakın bir yerden geldiğini anlattı.
Tanık Şenol C. sanık Ali Rıza Ergenç C'nin amcası olduğunu belirterek, "Fazla üretim konusunda herhangi bir baskı yaşamadım. Ustabaşı olarak görev yapıyordum. Üretimde ise günlük bir sayımız oluyor, biz de onu çıkartıyoruz. Bize günlük kaç tane üretim yapılacağını Erşan Ö. söylüyordu. Biz de ona göre yapıyorduk. Fabrikada üretim siparişe göre yapılıyordu." diye konuştu.
Görüşünü açıklayan iddia makamı, bilirkişi raporunun dönüşünün beklenmesini, eksik hususların giderilmesini, tutukluluk halinin somut delile dayanması, suç şüphesinin varlığı, bir kısım delillerin toplanmamış ve kaçma şüphesinin olması ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağından sanıklar Yaşar C. ve Hasan Ali V'nin tutukluluk halinin devamını talep etti.
Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek
Söz alan müşteki avukatları, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını, tutuksuz sanıkların tutuklanmasını ve bilirkişi raporu geldikten sonra duruşma günü açılmasını talep etti.
Söz verilen tutuksuz sanıklar da önceki beyanlarını tekrar ettiklerini dile getirerek, tanık ifadelerinde aleyhe olan hususları kabul etmediklerini belirtti.
Tutuklu sanık Hasan Ali V, suçlamaları kabul etmeyerek tahliyesini istedi.
Tutuklu sanık Yaşar C. de tarafların kendisi hakkındaki iddia ve beyanlarına cevap vererek, kendisine yapılan hakaret ve tehditlerin tutanaklarda yer almadığını iddia etti.
Tanık ifadelerindeki aleyhe olan hususları kabul etmediğini dile getiren Yaşar C, "Benim 7 canım vefat etti. Bir aile gibiydik, böyle olmasını ister miydim? Suçluların cezalandırılmasını istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.
Tutuklu sanık avukatları da müvekkillerinin tahliyelerini talep etti.
Tutuksuz sanık avukatları da tanık ifadelerinde aleyhe olun hususları kabul etmediklerini, daha sonra yazılı beyanda bulunacaklarını kaydederek, yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrolün kaldırılmasını talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Yaşar C. ve Hasan Ali V'nin bu hallerinin devamına karar verdi.
Bilirkişi raporunun gelişinin beklenmesine, tutuksuz sanıkların tutuklama talebi ile yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrolün kaldırılması isteminin reddine karar veren heyet, duruşmayı 25 Ekim'e erteledi.
- Duruşma sonrası avukatlardan açıklama
Müşteki avukatlarından Gülşen Uzuner, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, celsede tanıkların dinlenildiğini, beyanların çarptırıldığını öne sürdü.
Dosyanın olası kast dosyası olduğunu, bile bile insanların öldürüldüğünü iddia eden Uzuner, "Bunlar cezalandırılmazsa, önleri kesilmezse, önlem alınmazsa işçiler yine ölecek, yalnızca fabrikanın adı değişecek." dedi.
Uzuner, sanıkların tahliye taleplerine ilişkin ise patronların tutuksuz yargılanamayacağını ifade etti.
Tanık İsmail S'nin fabrikada barut üretildiğine ilişkin beyanına değinen Avukat Can Atalay da kolluk kuvvetlerini göreve çağırdı.
Patlamada kardeşini kaybeden Hatun Göktepe ise sonuna kadar davanın takipçisi olacaklarını söyledi.
Süreç
Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de saat 11.15'te meydana gelen ve olay yerine 50 kilometre mesafedeki kentin birçok noktasından duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetmiş, 127 kişi yaralanmıştı.
Patlamaya ilişkin gözaltına alınan, aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, bir zanlı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Öte yandan, patlamada yaralanan Ahmet Ç, davada müşteki sanık olarak yargılanıyor.
Kontrollü imha amacıyla Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların 9 Temmuz'da saat 11.35'te kamyondan indirildiği sırada meydana gelen patlamada da 3 asker şehit olmuş, 8 jandarma personeliyle kamyon şoförü yaralanmıştı.
İlk patlamaya ilişkin soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırlanan 27 sayfalık iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, 7 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl altışar aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Öte yandan iş güvenliği uzmanı Aslı B'nin ikinci celsede adli kontrolle tahliyesine karar verilmişti. Üçüncü duruşmada tahliye edilen sorumlu müdür Asiye A. ve ustabaşı Erşan Ö, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı ve bazı müşteki avukatlarının itiraz üzerine tutuklanmış, bu sanıkların avukatlarının tekrar üzerine ise tahliye edilmişti.
