TİC Holding Header
  • USD 32.318
  • EUR 35.121
  • Altın 2292.771
  • BIST 100 8880.09
  • Ekonomi

"Tüketici değil üretici olmalıyız" dedi, organik pestil üretti

Gümüşhane’de emekli öğretmen Zakir Ölmez ürettiği organik balı pestilde kullanarak internet ortamında satışını yapıyor.
"Tüketici değil üretici olmalıyız" dedi, organik pestil üretti
Gümüşhane’de 27 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra emekli olan Zakir Ölmez, topluma örnek olmak için "Tüketici değil üretici olmak zorundayız" diyerek kendi ürettiği organik baldan doğal pestil yaparak internet üzerinden satıyor, fuarlara katılıyor, yeni ürünler geliştiriyor.
Yıllarca öğrenciler yetiştirip ülkenin değişik bölgelerinde vatan hizmeti yapmalarına vesile olan emekli öğretmen Zakir Ölmez, 27 yıllık görev süresinin ardından topluma örnek olmak amacıyla üretime devam ediyor.
2 çocuk babası 55 yaşındaki Ölmez, 2019 yılında KOSGEB desteğiyle Gümüşhane Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz Geleneksel ve Organik Ürünler İş Geliştirme Merkezinde (İŞGEM) pestil ve yabani meyvelerden yeni ürünler üretmek için çalışmalara başladı.
Yıllardır arıcılık yapan Ölmez, organik sertifikalı ürettiği ballardan tamamen doğal dut, un, ceviz, fındık ve süt içeriğinden oluşan enerji deposu ve Gümüşhane’nin coğrafi işaret belgeli pestilini üretiyor.
İŞGEM’deki atölyesine aldığı kazan ve fırınlarla pestil üretimine başlayan Ölmez, çocuklarının da katkılarıyla bu doğal ürünlerini hem kendilerine ait hem de global alışveriş sitelerinden vatandaşların beğenisine sunuyor.
Yabani meyvelerle ilgili ürün çalışmalarına devam eden ve bunlarla ilgili patent başvurularını gerçekleştiren Ölmez’, ürettiği bu ürünleri yurt dışına ihraç ederek Türkiye’nin ekonomik büyümesinde küçücükte olsa bir pay sahibi olmak istiyor.

“Pestil denince akla Gümüşhane gelir”
Türkiye’de pestil ve köme dendiğine akla ilk Gümüşhane’nin geldiğini, Gümüşhane’nin pestil ve kömesiyle meşhur olduğunu, kendisinin de bu ürünü doğal ve organik olarak yapmayı hedeflediğini kaydeden Ölmez, “2019 yılında KOSGEB destekli İŞGEM’de gıda üretimi işletmesi kurdum. Gümüşhane pestil ve kömesiyle meşhur. Bende doğal, organik pestil yapmayı hedefledim. Bizzat duttan ve dut şırasından geleneksel pestili bal ve süt katarak ürettim. Bu ürettiğimiz pestili internet satış siteleri ve kendi internet sitemiz üzerinden satıyoruz. Fuarlara gidiyorum, aynı zamanda uluslararası fuarlara katılmayı ve ihracatı planlıyoruz” dedi.

“Türkiye’nin ekonomik büyümesinde küçücükte olsa bir katkım olsun"
Organik bal ürettiği için pestili de organik mahiyette yapmayı planladığını ifade eden Ölmez, “Tüketici birinci sınıf, en kaliteli, en temiz, en sağlıklı, en lezzetli ürünü tüketebilsin diye bir girişimde bulundum. Ama asıl hedefim Türkiye’ye katma değer üretmek. Ürettiğim bu pestili yurt dışına ihraç ederek Türkiye’nin ekonomik büyümesinde küçücükte olsa bir payım olsun istedim” diye konuştu.

“İnsanlar emekli olunca işi bitmiş olmamalı, topluma örnek olmalıyız”
Türk toplumunda insanların emekli olunca üretimden elini çektiğini belirten ve bu noktada örnek olmak istediğini dile getiren Ölmez, “İnsanlar emekli olunca işi bitmiş olmamalı. Topluma örnek olmalıyız. Belki bizi birileri örnek alır da bu tür girişimlerde bulunur ve katma değer üretirler. Tüketici değil, üretici olmak zorundayız” tespitinde bulundu.

Ürettiği ürünlerine köyünün adını verdi"
Ürettiği ürünleri köyünün eski adı olan “Meyhazer” ismiyle satan Ölmez, “Gümüşhane’nin tarım alanında en çalışkan ve en verimli köylerinden birisi benim köyümdür. Yeniyol köyünün eski ismi Meyhazer’dir. Araştırmalarımda Meyhazer, Osmanlı döneminde kurulan bir köy. İsmi Osmanlıcadır. Hazar denizi bölgesinden gelen topluluk, kavim anlamındadır. Pestilin ihracatını yapmak ve bu Meyhazer ürün yelpazesine yeni ürünler katmayı hedefliyoruz. Bu katacağımız ürünlerin birçoğu Türkiye’de yada dünyada üretilen ilk ürünler olacak. Şuanda denemeler yapıyoruz. Patent başvurularımız var. Özellikle yabani meyvelerden elde ettiğimiz ürünleri piyasaya sunacağız” ifadelerini kullandı.

Dut pestilin üretim macerası
Dut ve dut şırasından üretim yapmanın daha zor ve masraflı olduğunu ifade eden Ölmez, pestilin zorlu üretim macerasını şu sözlerle anlattı: “Kaliteli dut aldıktan sonra bunu temizleyip kazanda kaynatıp sonra presten ve süzgeçten geçirerek şıra elde ediyoruz. Bu şırayı kaynatarak içerisine un, bal ve süt ekliyoruz. Tekrar kaynatıyoruz. Daha sonra pestil bezlerine sererek kurumaya bırakıyoruz. Bezden çıkarıp tekrar fırınladıktan sonra ambalajlıyoruz. Ürettiğimiz pestili fındıklı ve cevizli yapıyoruz. Her ikisinde de birinci sınıf malzeme kullanmak çok önemli. Bizim ürettiğimiz pestilde dut, un, ceviz, fındık, süt ve bal bulunur. Kendi ürettiğimiz balı kullanıyoruz. Glikozlu, şekerli, birtakım zarar verici maddeler içeren bal değil çok temiz ve güzel bal kullanıyorum.”