Simav Teknoloji Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğe Prof. Dr. Özcan’ın yanı sıra Rektör Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Simav Belediye Başkanı Fatih Kalay, Simav Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cafer Özkul, Simav Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Alaattin Kaçal, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde düzenlenen etkinliklere bir yenisinin eklendiğini ifade ederek, "Prof. Dr. Altay Tayfun Özcan hocamız, “Kuruluşunun 100. Yılında Cumhuriyetin Türk Tarihi İçerisindeki Yeri ve Kimliği” başlıklı bu etkinlikte çok kıymetli bilgiler verecek. Kendisine bu etkinliğe katılarak kıymetli bilgilerini bizimle paylaşacağı için, siz değerli idareci, akademisyen ve öğrenci arkadaşlarıma da katılımlarınız için teşekkür ederim" dedi.
“Cumhuriyet ruhu, Türklerin kadim geçmişlerindeki geleneklere ve düşünce sistemine aykırı değildir”
Konferansta yaptığı konuşmada Cumhuriyet ruhunun Türklerin kadim geçmişlerindeki geleneklere ve düşünce sistemine aykırı olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Altay Tayfun Özcan, “23 Aralık 1876’da Kanun-i Esasi’ye göre kurulup 31 Mart 1877’de çalışmalarını başlatan I. Meclis ile birlikte başlayan meclis geleneğinden 29 Ekim 1923’e kadar devam eden süreç, her ne kadar bazı ara dönemler yaşanmışsa da, Cumhuriyetin ilanına giden sürecin olgunlaşmasını sağlamıştır.1923’te artık toplumun pek çok katmanı Cumhuriyeti sahiplenmiş ve bu sisteme ülkenin kurtuluşu için gerekli bir yönetim metodu olarak bakılmıştır. Dolayısıyla Cumhuriyet, sınırlı bir kadronun bir anda aldığı bir karar değil, aksine bir sürecin eseridir" dedi.
"Türkiye’de Cumhuriyet, geçmişini reddederek kurulan bir yönetim olmamıştır"
Özcan, “ Cumhuriyet Türkiye’si, kendisini geçmişini reddederek ortaya koymuş bir yönetim de olmamıştır. Aksine kendisini Türkistan’daki geçmişine bağlayan ve tarihi köklerini keşfederek halkına unuttuğu kadim tarihini öğreten bir yönetim tarzı ortaya koymuştur. Bu açıdan o, tarihi gerçeklerle paralel bir şekilde yol alan bir anlayışla inşa edilmiştir. Türk kimliği ve Türkiye kavramının yapay bir buluş değil, aksine bir tarihi gerçek olması da onun gerçekle bağlarını sağlam tutan bir kimliğe sahip olduğunu göstermektedir. Zaman içinde kimlik tartışmalarının yaşanması elbette doğaldır, ancak Türkiye böylesine bir tartışmanın içerisine girdiği her günün sonunda yeniden kendi asli kimliğini, Türk kimliğini bulmuştur” diye konuştu.
Etkinliğin sonunda Prof. Dr. Kızıltoprak, Prof. Dr. Özcan’a günün anısına hediye takdiminde bulundu.
