Foruma konuşmacı olarak katılan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir; “Biz şehrimizin geleceğini planlarken turistler için cazibe bölgesi olan yerlere öncelik verdik. Bölgemize ulusal ve uluslararası yatırımclarıı çekmek için düzenli projeler geliştirdik. Tarihi ve kültürel mirasımızı korumak ve gelecek nesillere aktarabilmek için 300 adet orta ölçekli anıt eserin restorasyonunu gerçekleştirdik. Fatih Belediyesi olarak 2009 yılında çalışmalarını başlattığımız 554 yıllık tarihi Kapalıçarşı’nın sadece restorasyon çalışmaları için 28 milyon TL’lik bir fon ayırdık. Ulusal ve evrensel değerimiz olan Kapalıçarşı’nın geçtiğimiz günlerde çözümlenen yönetimsel sorunlarının da aşılmasıyla restorasyon çalışmaları önündeki engeller sona erdi.” dedi.
Ev pansiyonculuğunu ve butik otelciliği teşvik ettiklerini belirten Mustafa Demir; “Teşviklerimiz ile bölgesel dengesizliğin önüne geçmeyi hedefliyoruz. Dar bölgeye sıkışmış turizm alanlarını genişletmeyi, zamanla çöküntü alanlarına dönüşen yerleşim yerlerini yenilemeyi, asayiş ve güvenliği sağlamayı ve geleneksel ticaret alanlarında bulunan atıl alanları kurtarmayı amaçlıyoruz. Gelen turistlerin rahat kalabilmeleri ve aldatılmaların önüne geçmek için bir uygulama başlattık. Sosyal rezervasyon kanalları aracılığıyla bölgemizde kalan ziyaretçilerin konaklamalarının ardından bölgeyle ilgili yaptıkları yorumları baz alarak değerlendirmeler yapıyoruz. Olumsuz hallerde işletmelerle görüşüp bilgilendirmeler yapıyor ve eksiklerin giderilmesini istiyoruz. Önem verdiğimiz nokta turizme zarar verenlerin önüne geçmek. World Tourism Forum’a katılan, emek veren ve bu işin parçası olan herkese teşekkür ederim” diyerek sözlerini tamamladı.
Siyasiler turizm sektörüne destek vermeli
Turizmin farklı kültürlerden, farklı inançlardan insanların bir araya getirdiğinin altını çizen Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva; “Turizm toplumların kaynaşması ve kalkınmasına zemin hazırlıyor. Politikacıların turizm sektörünü desteklemelerine ihtiyacımız var. Günümüzde savaşlar turizmi temelden yaralıyor. Kendi ülkemden, Azerbaycan’dan, örnek vermek gerekirse tarihi ve kültürüyle gerçekten dikkat çeken bir yapıya sahip fakat yaşadığımız işgaller sebebiyle turizm sektörüyle kalkınan bir ülke olamadık. Kimse savaş içinde olan bir ülkeye gitmeyi tercih etmiyor. Biz ülke olarak turizm alanında istediğimiz ivmeye ulaşamadık. Güney Kafkasya’ya bir savaş bölgesi olarak baktıkları için turistler bu bölgeye seyahat etmek istemiyor. Siyasiler olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeli ve sektöre destek vermeliyiz.''