AJANSLAR -
Görme kaybı onlarca yıldır tıbbın en zorlu problemlerinden biri. Ancak Güney Kore’de yapılan son çalışmalar, körlüğün belki de tarihe karışabileceği bir geleceğin kapısını aralıyor. KAIST ve ülkenin önde gelen laboratuvarları, göz dokularını sıfırdan “yeniden üretmeyi” başardıkları bir dizi projeyle dünya bilim camiasının dikkatini çekmiş durumda.
Bilim insanlarının geliştirdiği en çarpıcı yeniliklerden biri, insan hücreleri ve özel biyo-mürekkepler kullanılarak 3D olarak yazdırılan kornea dokusu. Bu yapay kornea; gerçek kornea kadar esnek, saydam ve biyolojik olarak uyumlu. Bu sayede doku nakli bekleme listeleri tarihe karışabilir.
Araştırma ekipleri yalnızca kornea ile sınırlı kalmadı. Laboratuvarda yetiştirilen retina katmanları artık ışığı algılayabiliyor ve sinir sinyallerini iletebiliyor. Yani bilim insanları, gözün en karmaşık bölümlerinden birini yapay olarak yeniden “kurmayı” öğreniyor. Bu gelişme makula hastalıkları, retina dejenerasyonu ve birçok kalıtsal körlük türünde devrim yaratabilecek güçte.
Bu ileri teknolojiler, optik sinirin yeniden bağlanması için geliştirilen biyomühendislikli iskelelerle destekleniyor. Bu iskeleler, hasarlı sinirlerin yeniden büyümesini teşvik ederek görsel sinyallerin beyne tekrar ulaşabilmesini hedefliyor.
Son aşamada ise biyonik retina implantları devreye giriyor. Bu yeni nesil implantlar, şekilleri, hareketi ve kontrastı algılayabilen yapay bir retina gibi çalışıyor. Üstelik önceki nesil biyonik gözlere kıyasla çok daha net görüntü sağlıyor ve sinir sistemiyle daha iyi bütünleşiyor. Bilim insanlarına göre bu teknoloji, “görsel protezlerin” geleceği olabilir.
