"Bütün Atatürkçüler’i Uğur Mumcu’nun ve diğer Atatürkçüler’in katillerinin bulunması için mücadeleye davet ediyoruz” diye konuştu. Erçelebi, “Mumcu’nun mücadelesi, mücadelemize ışık tutacaktır” dedi.
(ANKARA) - DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, gazeteci ve yazar Uğur Mumcu’ya yapılan saldırının, Türkiye’deki tüm Atatürkçüler’e yönelik bir saldırı olduğunu söyledi ve “Mumcu’nun katillerinin bulunması için tüm Atatürkçüler’i mücadeleye davet ediyoruz” dedi.
Erçelebi başkanlığındaki DSP heyeti, Uğur Mumcu’nun katledilişinin 19. Yılı nedeniyle düzenlenen anma törenine katıldı. Erçelebi başkanlığındaki DSP heyeti, tören öncesinde Uğur Mumcu’nun eşi ve TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu’yu evinde ziyaret etti. Daha sonra Mumcu’nun katledildiği sokaktaki anıta karanfil koyan Erçelebi, gazetecilere açıklama yaptı.
Erçelebi Mumcu için şunları söyledi:
“Türkiye’de Atatürkçülüğü, Kuva-i Milliye ruhunu savunan ve yazdığı yazılarla, Türkiye’nin sanki bugünlerini görerek PKK teröründen Hizbullah’a, bütün karanlık güçlere ve çetelere savaş açan cesaretli, yürekli gazeteci Uğur Mumcu aramızdan ayrılalı 19 yıl oldu.
19 yıldır Uğur Mumcu’nun katilleri bir türlü yakalanamadı. Biz DSP olarak Uğur Mumcu’nun katillerinin bir an önce yakalanması ve Türkiye’nin faili meçhuller ülkesi olmaktan çıkarılmasını istiyoruz.
Uğur Mumcu’ya yapılan saldırı, Türkiye’deki bütün Atatürkçüler’e, bütün Kuva-i Milliye ruhu taşıyanlara, araştırmacı gazetecilik yapan ve kaleminden başka hiçbir silahı olmayan yürekli gazetecilere yöneltilen bir saldırı, bir sindirme hareketidir.
Uğur Mumcu’nun katledilişinden sonra Türkiye’de bütün baskılara rağmen Atatürkçüler sinmediler, yılmadılar, mücadeleye devam ediyorlar. Bütün Atatürkçüler’i ve bütün gazetecileri yılmadan Uğur Mumcu’nun ve diğer Atatürkçüler’in katillerinin bulunması için mücadeleye davet ediyoruz.
Biz Türkiye’de hala kalemini yılmadan, korkmadan, satmadan kullanan yürekli gazetecilerin var olduğuna inanıyoruz. Ancak onlar bütün bildiklerini ve duyduklarını yazarlarsa Türkiye yaşanabilir bir ülke olabilir. Onlar bildiklerini yazarlarsa Türkiye, Atatürk’ün kurduğu laik demokratik Cumhuriyet, insan haklarıyla donatılmış çağdaş bir ülke konumuna gelir.
Uğur Mumcu’yu ve Gaffar Okkan’ı unutmadık, unutmayacağız. Onların mücadeleleri, bizim yapacağımız mücadeleye ışık tutacaktır. “
