Diyarbakır'da evlat nöbeti 500 gündür devam ediyor

Diyarbakır / Yasin Mehmet Aslan - Diyarbakır'da anne Hacire Akar, oğlunun HDP'liler aracılığıyla dağa kaçırıldığını iddia ederek, HDP İl Başkanlığı binası önünde 22 Ağustos 2019'da oturma eylemi başlattı. Oturma eylemi sonuç veren anne Akar, kararlı mücadelesiyle 24 Ağustos'ta evladına kavuştu.

Hacire Akar'ın oğlu için gösterdiği mücadele, benzer acıyı yaşayan diğer ailelere de örnek oldu. Akar'ın mücadelesi ile umutları artan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemine katılım günden güne artarak, 188'e ulaştı.

Eyleme hiçbir şey engel olamadı
Aileler, yaz kış, yağmur çamur demeden eylemlerini sürdürdü. Anneler, kimi zaman da oturma eylemine eşleriyle nöbetleşe devam etti. Anneler nöbetteyken babalar evdeki çocuklarına hem babalık hem annelik yaptı.

Annelerden bazıları küçük çocuklarıyla katıldığı eylemi zor şartlar altında sürdürdü, yorgunluktan bazen kaldırımda uyudu, kimi zaman da baygınlık geçirdi.

Aileler, tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs salgını döneminde bile gerekli tedbirleri alıp, eylemlerinden vazgeçmedi.

Evladına kavuşan her bir aile eylem yapan anne ve babalara sevinç ile hüznü bir arada yaşattı. Aileler, terör örgütünden kaçıp gelen her evlat için kendi çocuğuymuş gibi sevinirken, yüreği evlat hasretiyle yanan anneler kimi zaman da duygulandı, gözyaşı döktü.

Evladına kavuşan aileler zaman zaman HDP il binası önüne gelerek oturma eylemine katılarak annelere destek verdi.

Annelerin kararlı duruşu, HDP'ye kepenk indirtti. Ailelerin acılarıyla yüzleşmek istemeyen HDP'liler, çareyi bir süre kepenkleri kapatmakta buldu.

Eylemden vazgeçirmek için kaçırdıkları çocukları konuşturdular
Terör örgütü, aileleri eylemlerinden vazgeçirmek için her yolu denedi.

HDP il binasına gelen bazı partililerin hakaretlerine uğrayan Diyarbakır anneleri, evlerine giderken veya çarşıda dolaşırken tehditlere maruz kaldı.

Terör örgütü, kendine müzahir yayın organlarında da açık açık tehdit ettiği ailelerin haklı mücadelesini itibarsızlaştırma yoluna gitti.

Kimi ailelerin yıllardır sesini bile duymadıkları çocuklarının örgüte müzahir yayın organlarında röportajlarını yayımlayarak oturma eyleminin sonlandırılması istendi. Çocuklarının konuşmasını gözyaşlarıyla izleyen aileler, terör örgütüne tepki gösterdi. Aileler, yaşadıkları zor sürece rağmen eylemlerine kararlılıkla devam etti, ellerinde çocuklarının fotoğrafı ile bekleyişini sürdürdü.

Toplumun tüm kesimlerinden destek geldi
Tek arzuları terör örgütünün kendilerinden kopardığı evlatlarına kavuşmak olan ailelerin sesini tüm Türkiye duydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğini her zaman ifade ettiği Diyarbakır annelerini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Avrupa Parlamentosu üyesi Tomas Zdechovsky ve büyükelçilerin yanı sıra siyasetçi, sanatçı, gazeteci, yazar, sporcu, sivil toplum kuruluşu temsilcisi, kanaat önderi, din adamı, şehit ailesi, gazi, esnaf, muhtar, öğretmen ve gurbetçiler olmak üzere toplumun her kesiminden binlerce kişi ziyaret etti.

Acıların paylaşıldığı, desteklerin iletildiği ziyaretlerde kimi zaman dualar okundu kimi zaman da duygusal anlar yaşandı, gözyaşı döküldü. Çok sayıda sanatçı, gazeteci, yazar ve televizyon sunucusu da ailelerle görüştü, yaşadıklarını dinledi, desteklerini iletti.

Eylem ülke sınırlarını aştı
Diyarbakır annelerinin, çocukları terörün pençesine düşen annelere yaptığı çağrı Almanya'nın başkenti Berlin'de de karşılık buldu. Burada yaşayan ve terör örgütü PKK yandaşlarınca kaçırılan Nilüfer T'nin annesi Maide T, 12 Kasım 2019'dan beri haber alamadığı kızını bulmak için 29 Şubat'ta terör örgütüne müzahir bir derneğin önünde oturma eylemi başlattı.

Anne Maide T, daha sonra Alman yetkililerinin duyarsızlığı nedeniyle Başbakanlık binası önünde eylemine devam etti.

Diyarbakır anneleri ile Maide T, 25 Temmuz 2020'de videokonferans yöntemiyle görüştü. Anneler ve babalar, Almanya'da tek başına evlat mücadelesi veren Maide T'ye desteklerini iletti.

Nilüfer T'nin fotoğrafı, eylem çadırında bulunan, kaçırılan diğer evlatların fotoğraflarının yanına bırakıldı.

22 aile evladına kavuştu
Oturma eylemine katılan 22 ailenin çocuğuna kavuşması, yüreği evlat hasretiyle yanan ve bekleyişini sürdüren annelere moral oldu.

Anne Hacire Akar'ın 24 Ağustos 2019'da oğlu Mehmet'e kavuşmasının ardından Hatice Ceylan oğlu Cafer'e, Hüsniye Kaya kızı Mekiye'ye, babaanne Halime Kadran torunu İbrahim Halil Kadran'a, baba Metin Açan oğlu H. Açan'a, baba Nizamettin ve anne Aslıhan Eşrefoğlu oğulları Hüseyin'e, anne Gevriye Ayhan kızı Pelda'ya, baba Melik ve anne Melek Aslan oğlu Volkan'a, anne Muhteber Birlik oğlu Veysi'ye, anne Cahide Alkan oğlu Mehmet Emin'e, anne Şahize Altınkaynak kızı Halise'ye, engelli baba Cemal Ertaş oğlu Ramazan'a, anne Naime Dalmış kızı Tekoşin'e, teslim olan Haşim Açar tedavisinin sürdüğü hastanede babasına, anne Sever Fidan oğlu Tayfur'a, anne Gülşen Çetin oğlu Erdal'a, anne Meryem ve baba Fahrettin Akkuş da evlatları Erkan'a, anne Perihan ve baba Fettah Kaya oğulları Cuma'ya, anne Safiye ve baba Mehmet Emin Coşkun oğulları İbrahim'e, anne Keziban ve baba Mehmet Yalçın kızları Yasmin'e, anne Gülüzar ve baba Sıdık Fidan oğulları Ferdi'ye, anne Gülli ve baba Zeki Bal oğulları Yusuf'a sarıldı, sevinç gözyaşı döktü.

"PKK'dan evladımı alacağım"
Dağa kaçırılan kızı Ceylan için Bursa'dan gelerek "evlat nöbeti"ne katılan Türkan Mutlu, AA muhabirine, evlatlarını istediklerini söyledi.

Kızının 7 yıldır hayatının, hayallerinin ve özgürlüğünün elinden alındığını belirten Mutlu, kaçırılmasaydı ülkesinde öğretmen olarak hizmet vereceğini ifade etti.

Mutlu, kızını almadan HDP il binası önünde ayrılmayacağını dile getirerek, "7 senedir PKK ile savaşıyorum. İnşallah ölmeyeceğim, PKK'dan evladımı alacağım. Yıllardır PKK annelerin ciğerini yaktı. Onlardan biri de benim." dedi.

Mutlu, aile düzenlerinin bozulduğunu, kızının kaçırılmasından sonra geride kalan çocuklarına da annelik yapamadığını aktararak, "Anneler ağlamasın. Artık bu zehir, bu PKK, Türkiye'de bitsin." diye konuştu.

"Tek bir çocuk dağda kalmayana kadar buradayız"
Eylemin ilk gününden bu yana nöbeti sürdüren anne Songül Altıntaş da oğlunun 6 yıl önce vatani görevini yaparken birliğine teslim olmak için gittiği sırada terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirtti.

Hacire Akar'ın evladına kavuşmasının kendilerine umut olduğunu aktaran Altıntaş, eylemlerine kararlılıkla devam edeceklerini söyledi.

Altıntaş, "Sonuna kadar, tek bir çocuk dağda kalmayana kadar buradayız. Kürtlerin PKK'dan kurtulmasının tek çaresi budur. HDP, Türkiye'nin, Kürtlerin partisi olsaydı bugün benim yanımda olurdu."

Oğlu Yavuz için oturma eylemini sürdüren anne Sevgi Çağmar ise 6 yıldır evladının sesini duymadığını, ondan haber alamadığını kaydetti.

"Eylemimiz sayesinde dağa gidişler kesildi" ifadesini kullanan Çağmar, eylemi sonuna kadar sürdüreceklerini ifade etti.

"Çocuklarımızı ya alacağız ya alacağız"
Oturma eylemini ilk başlatan ailelerden Zekiye Bozdağ, 30 Ağustos 2019'da dağa kaçırılan kardeşi Süleyman için oturma eylemine annesi, babası ve diğer kardeşleriyle başladıklarını hatırlattı.

Bozdağ, "500 sene de geçse biz beklemeye devam edeceğiz. Çocuklarımızı ya alacağız ya alacağız." diye konuştu.

Kardeşine güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulunan Bozdağ, "Benim için değil, annem için gel, teslim ol. O çok üzülüyor, çok ağlıyor. Her gün gözü yolda, gözü yaşlı seni bekliyor. Eylem sayesinde 22 aile evladına kavuştu. Çok mutlu olduk. İnşallah darısı bütün ailelerin başına biz de o sevinci yaşarız."sözlerine yer verdi.