Dünya ve insanlık için yeni bir milat oluştu.
KÖ-KS,
Kovid'ten Önce-Kovid'ten Sonra…

Göreceksiniz,
Çok uzak değil,
Belki de 5-10 yıl sonra, geçmişe dair anlatılarda, "Kovid'ten Önce…" diye başlayan cümleleri rutinleştirecek ve Kovid'e endeksli zaman dilimleri oluşturacağız.
"Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" demiştik; aynen, olmamaya başladı ve hızla da devam ediyor…

Hatırlarsınız,
Hep "Kontrollü Kaos"tan bahsettim.
Kovid'le gelen Pandemi sürecini, Kaos'un yaşamsal pasif etabı olarak tanımlayabiliriz.
Şimdiyse aktif boyutunu,
Krizlerle bezenmiş/her türlü enstrümanlarla sahaya sürülmüş çok boyutlu ve çok sonuçlu etabını yaşamaktayız.

Şimdi, bu kaosun ekonomik boyutunu ve onun da "enflasyon girdabını" anlatacağım.
Hemen, "enflasyon bahsini daha önce de anlatmıştın" diyebilirsiniz.
Ama her şıkkın alt başlıkları, alt başlıkların da kendi içinde spesifik unsurları var.
Enflasyon kısmı da, yeni bir sürece giriyor.
Nasıl mı?
Tüm dünya/ülkeler, Ekim'le birlikte "enflasyon sarmalı"na girecek…
Amerika başta olmak üzere, Avrupa ülkeleri dahi çift haneli enflasyonu kanıksayıp kabullenecek.
Alınan önlemler kar etmeyecek ve enflasyon girdabını önleyemeyecek.
Hele de, gelişmekte olan ülke ekonomileri üç haneli hatta yüksek miktarlı üç haneli enflasyonları görecek!

Arkadaşlar,
Bu durum öyle bir şey ki; enflasyonu düşük olan ülkeler bile, sanki yüksek enflasyondaymış gibi etkilenecek ve küresel etki oluşturan kasırgadan kendilerini azade tutamayacak!
"Ama önlemler alınıyor. FED Başkanı Powell'ı duymadın mı,
Acı da olsa enflasyon mücadelemizi sürdüreceğiz diyor" diyebilirsiniz…
İşte tam da parmak basmak istediğim nokta orası…
Powell kim?
Onu, o göreve kim getirdi?
Ne yapmaya çalışıyor ve kime hizmet ediyor?
Normalde verilecek cevap şu;
Amerika Merkez Bankası Başkanı, oraya Amerikan yönetimi getirdi ve tabi ki, enflasyonla mücadele edip Amerika'ya hizmet ediyor…
Tam olarak öyle değil işte,
Daha önce de söylediğim gibi, Amerika FED'indir ama FED Amerika'nın değildir.
FED, doların kurumudur,
Amerika, FED'in ülkesidir,
Doların bir sahibi vardır ve bu Doların Sahipleri, FED'in de/FED Başkanının da/Amerika'nın da sahipleridir!

Hal böyle olunca,
Doların Sahipleri/Düzenin Efendileri "Yeni Dünya Düzeni ve Yeni Parasal Sistem" kurmayı planlayınca; bir "Kaos Süreci" gerekiyordu ve bu başlatıldı.
Bunun zemini ise Amerika da dahil; tüm ülkeler/coğrafyalar, kısaca bütün dünya idi…
Bu yüzden, Powell denen FED Başkanı da, sadece görevini yapıyor ve efendilerinin buyruğunu yerine getiriyor.
Bu görev ise enflasyonu düşürmek filan değil; daha da körüklemek/kötüleştirmek/derinleştirmek ve Kontrollü Kaosu amacına ulaştırma görevidir.

Arkadaşlar,
Tüm krizler sahnede,
Hatırlarsınız; yaşadığımız sürece "dört başı mamur/her şey krizi" demiştim…
Şimdiyse, oluşturulan ve daha da harlandırılacak olan enflasyon kasırgasıyla krizlere tuz ekilecek!
Tuzun yanında, bir de Çin üzerinden öyle bir cin biberi ile soslanacak ki; işte o zaman seyreyleyin gümbürtüyü!

Biliyor musunuz,
Aslında Amerikan ekonomisi resesyona (durgunluğa) girmiş vaziyette,
Ama "Teknik Resesyon" filan diyerek, ekonomik demagoji yapıyorlar! Çünkü "resesyon başladı" dense, kaos planları istendiği gibi ilerlemeyebilir…
Hani, Türkiye'de özellikle TÜİK üzerinden verilerle oynandığı iddia ediliyor ya; duyum ve öngörülerim çerçevesinde epeyce eminim ki; verilerle oynama/değiştirme veya istenen verileri açıklama oyunu asıl Amerika'da oynanıyor.
Ne demek teknik resesyon!..
Babalar gibi resesyon var ve Amerika'da yaşanan ama gizlenen bu durum, küresel ekonomide ciddi bir depresyona yol açacaktır. Bunu da yaşayıp, hep birlikte göreceğiz!
Aslında, dert-bela Avrupa ülkelerinin başında,
Çünkü daha önce de belirttiğim gibi farklı ekonomik yapı ve gelişmişlik düzeyinde olan ülkelerden oluşan bir birlik olduğu için/yekpare olmadığından dolayı, Avrupa önlem almak noktasında ciddi sıkıntılar yaşıyor.

Hepiniz görüyor ve takip ediyorsunuz,
Euro ile Dolar eşitlendi ve artık dolar lehine değişim başladı gibi…
Yani dolar değerleniyor…
Bu neyi getirir?
Öyle çok sorun ve sıkıntıyı beraberinde getirir ki; başta Avrupa ülkeleri olmak üzere özellikle gelişmekte olan ülkeleri iflas/memorandum/temerrüt tehlikesiyle karşı karşıya bırakır.
Yıl sonu/2023'ün ilk çeyreğinde bunun donelerini bol bol görmeye başlayacağız, Hatta kanıksayacağız bile!..
Buna, dünyanın hammadde fabrikası olan Çin'in Tayvan'la olası sıcak çatışmasını da eklersek; hadi çık işin içinden, çıkabilirsen!

Arkadaşlar,
Yeni Düzen'in en önemli olgusu "algı oluşturulmasıdır".
Ve hepimiz biliyoruz ki, algı ve beklentilerin negatif veya pozitif olması, ekonomilerin can damarını teşkil eder.
Beklentiler negatif olduğunda ve derinleşme riski oluştuğunda, bazen hiçbir şey yapmaya gerek kalmadan, kendiliğinden ve kısır döngü şeklinde negatif derinlik bumerang cehennemine dönüşür.
Ve çok üzgünüm ki; dünya, bu enflasyon cehennemine doğru hızla ilerliyor!
Ekim-Kasım aylarında tüm dünyada enflasyonist bir domino etkisi başlayacak, kendi konsept ve özelinde Pandemi'nin yarattığı etkiden çok daha beter/kapsayıcı ve kuşatıcı bir varlık sahası oluşturacaktır!
Neden Ekim-Kasım diyorum?
Biliriz ki, yaz yağmurları geçici olur/sağanak şeklinde gelir ve hasar oluştursa bile, oldukça lokal/bölgesel ve kısmi bir özellik arz eder.
Ama kış öyle mi; gümbür gümbür yağmurlar beklenir ve getirir,
Kar da/boran da/fırtına da/dondurucu soğuklar da kışta beklenir.
İşte öylesi bir kışa giriyoruz.
Ve hem de, dondurucu soğuklara karşı insan denen varlığın en büyük güvencesi olan enerji konusunda, çok muhtemel ve ürkütücü risklerle!..
Geçireceğimiz bu kış/Kara-kapkara kış sonrası, yaza doğru ilerlerken tüm dünya uğradığı hasarın/yediği ayazın etkisiyle Düzenin Efendilerinin önüne koyacağı her şeye hazır hale gelmiş olacaktır.
Hani, bir insanı alır/işkence eder ve tüm limitlerini zorlarsın da; sonunda önüne koyulan kağıdı imzalamasını istersin ve ne yazdığına bile bakmadan imzayı basar ya,
Bu da aynen öyle bir şey!..

Sonuç:
Benim dediklerim bilinmedik ve ilk defa söylenen şeyler değil.
Belki "biz de, şu veya bu ölçü ve ölçekte biliyoruz bunları" diyebilirsiniz…
Ama tıpkı ölümü de herkesin bilmesi ve kaçamayıp, eli mahkum attığı her adımın kendini ölüme yakınlaştırması gibi, hepimiz ve herkes bu sürece doğru adımlayacaktır!
"Ama kardeşim,
Kim bu düzenin efendileri!
Sen de iyice abarttın yani,
Tanrı mı yahu bunlar,
Onlar da neticede insan değiller mi…" diyebilirsiniz!
Evet, onlar da insan,
Ama unutmayın ki; düzeni kuran ve düzene sahip olanlar, yeni bir düzen konusunda eli en güçlü olanlar ve senden/benden/bizden on-yirmi adım ilerde olanlardır!

Dikkatinizi çekerim,
Şuanda onların planı işliyor,
Bizlerse, onların işleyen planlarını çözümlemeye çalışıyoruz…
Daha fazla söze hacet var mı!..


Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.