• Yerel

Osmanlı İmparatorluğunun beşinci padişahı I. Mehmet ( Mehmed Çelebi)

Osmanlı devletinin beşinci padişahı olan I. Mehmed’in babası Yıldırım Bayezid, annesi Germiyanoğullarından Devlet Hatun'dur.
Osmanlı İmparatorluğunun beşinci padişahı I. Mehmet ( Mehmed Çelebi)
CRA - Saltanatı: 1413- 1421 (8 yıl sürmüştür.)
Padişahlık sırası: 5
Doğum tarihi: 1389, Edirne
Ölüm tarihi: Edirne, 26 Mayıs 1421 (32 yaşında)
Babası: I. Bayezid
Annesi: Devlet Hatun

I. Mehmed
Arap ve Bizans tarihlerinde Kirişci veya Kirî olarak lakap verilmiştir. Bunların çeşitli kaynaklarda değişik açıklamaları bulunur. Yay yapma özellikle yayın tutturulduğu ve çekildiği sert ipten kiriş yapma sanatını öğrenmiş olması, gençliğinde güreşçilik yapması, gençliğinde kendinin öldürülmesinden korkup bir kirisçinin yanında çıraklık yapması, gençliğinde yay kirişi ile boğulmak istenmesi şeklinde açıklamalar yapılmıştır.

Çelebi sözcüğünün okuma yazma bilen, medrese veya eşit tahsilli kişiler için kullanıldığı bilinmektedir. Tahsilini Bursa ve Edirne Sarayı'nda tamamladı. Hocaları Amasyalı Sofi Beyazid ile Tokatlı Bicaroğlu Hamza idi.
Yıldırım Beyazid 1391'de Canik Seferi'ne oğullarını yanında götürmüş ve bunlar arasında Mehmet Çelebi de bulunmuştur. Bu sefer sırasında Amasya Emiri, Sivas Sultanı Kadı Burhaneddin'in saldırılarına fazla karşı koyamayacağını anlamış ve Amasya kentini Osmanlılara terk etmiştir. Kenti teslim almak için Yıldırım, oğlu Mehmet Çelebi komutasında bir orduyu Amasya'ya gönderdi. Bu genç şehzade çok yetenekli ve olgun bir şekilde kent yönetimini eline alarak asayişi sağladı. Bu muvaffakiyetinden dolayı babası onu Amasya sancak beyi olarak atadı.

1391 ile 1402 arasında bu görevde bulundu ve bu sırada devlet işlerini öğrendi. Amasya o zamanki Osmanlı devletinin doğu sınırında uç Rumiye-i Suğra eyaleti (Amasya-Tokat-Sivas bölgesi) merkezi olarak çok öneme haizdi. Bu görevi sırasında babasının Anadolu seferlerine sancak beyi olarak eyalet askeri ile katıldı. Bu seferlerde çok kere Mehmet Çelebi Osmanlı ordusunun yedek güçleri komutanlığını da yüklendi. Bu görev nedeni ile Ankara Savaşı bozgunundan az kayıpla ve ilk önce kurtulanlar arasındaydı.

1413'ten sonra tek padişah olarak hüküm sürdü. Sultan Mehmet Çelebi, Fetret Devrini bitiren ve Osmanlı devletini tekrar eski gücüne kavuşturan sultan olduğundan Osmanlı Devleti'nin 2. kurucusu diye de anılmaktadır.
Tek padişah olarak Sultan Mehmet Çelebi önce, Musa Çelebi tarafından etrafına büyük duvarlar inşa ettirilmiş olan, Edirne Sarayı'nda kaldı. Burada kendini kutlamaya gelen yabancı elçileri kabul etti ve devletin üst kademelerine kendi görüşüne uygun atamalarda bulundu. Şeyh Bedrettin şeyhülislamlıktan atılıp ailesiyle İznik'e sürüldü ve yerine Sünni ulemanın seçtiği bir kişi getirildi. Mihaloğlu Mehmet Bey de Anadolu'ya sürgüne gönderildi. Musa Çelebi tarafından Bizans'dan alınan Selanik ve Konstantinopolis yakınlarındaki bölgeler tekrar Bizans'a geri verildi.

Sonra Anadolu seferine çıktı. Önce yangın ve kuşatmadan kurtulmuş olan devletin birinci başkenti Bursa'ya uğradı. Sonra Ege sahillerine yürüdü. Ayaklanan İzmiroğlu Cüneyd Bey'i sindirerek Ayasoluk (şimdi Selçuk) kalesini aldı. İzmir kalesini orada bulunan Senjan şövalyeleriyle yaptığı görüşmeler sonunda Osmanlı devletine kattı. Senjan Şövalyelerine Bodrum'da yeni bir kale yapmak için izin verdi. Menteşe Beyliği arazilerinin çoğunu tekrar Osmanlı devletine kattı. 1414 ve 1415'te Göller Bölgesi'ne yöneldi. Karamanoğuları eline geçmiş olan eski Hamitoğulları beyliği şehirlerini (Eğirdir, Akşehir, Beyşehir) ve arazilerini Osmanlı devletine kattı.
Sonra 1413'te iki yıl önce Bursa'ya yürümüş olan kendi kuzeni olan Karamanoğlu Mehmet Bey üzerine giderek Karamanoğulları ordusuyla Konya Ovası'nda savaştı, onu yendi; Konya'yı kuşattı. Oğlu Mustafa Çelebi ile beraber esir aldı. Yine de onların canlarını bağışladı. Kuzeni olan Karamanoğlu Mehmet Bey'le bir barış imzaladı. Sonradan Karamanoğlu kurnazlığını göstermek için yapılan karşı propagandalara göre Mehmed Bey barış yemini verirken elini elbisesi içinde sakladığı bir canlı güvercin üzerine koymuş ve sonradan bu kuşu azat ederek yaptığı yemini geçersiz saymış olduğu hikâyesi tarihlere geçmiştir. Bu barışla birlikte Karamanoğlu'na Eskişehir, Kırşehir, Beyşehir, Sivrihisar'ı ve Niğde'yi verip, hilat giydirip, sancak verdi.

Karaman seferinden dönerken Sultan Mehmet Çelebi Ankara'da rahatsızlık geçirdi ve Germiyanoğlu Yakup Bey'in hekimi Mevlana Sinan (şair Şeyhi) tarafından tedavi edildi ve Şeyhi'yi ödüllendirdi. Şeyhi bu tedavinin ve ödüllendirmenin sonuçları olarak başından geçenleri Harname adındaki ünlü mesnevisinde değiştirerek hikâye ettiği bilinmektedir.

Sultan Mehmet Çelebi'nin padişahlık döneminde Gelibolu'da birinci defa olarak Osmanlı donanması kuruldu. Bu ufak donama Çalı Bey komutasında 1416'da ilkbaharında Ege Denizi'nde Osmanlı ticaret gemilerine devamlı hücum eden Hıristiyan Naksos Dükü'ne karşı gönderildi. Fakat filo birden rota değiştirip Trabzon'dan emtia ile geri dönmekte olan Venedik ticaret gemilerini takibe girişti. Ticaret gemileri Venedik'in Ege'de üssü olan Negroponte (Eğriboz)'a kaçmayı başardılar. Osmanlı donanması bu limana hücum ettiyse de sonuç alamadı. Bu sırada Petro Loredan komutasındaki Venedik donanması yakınlarda bulunmaktaydı ve bu filo Çalı Bey'in filosunu Gelibolu'ya kadar takibe geçti. 29 Mayis sabahı Osmanlı donanması ile Venedik donanması Çanekkale önünde iki devlet arasındaki ilk deniz savaşını başlattılar. Bu savaş öğleden sonra 2'ye kadar sürdü ve Venediklilerin galibiyeti ile sona erdi. Venedik donanması yeni Osmanlı donanmasının bütün gemilerini tahrip etti; yalnız altı kadırga ve dokuz kalyota Venediklilere teslim olmuştu. Venedikliler Çalı Bey ve tüm gemi reisleri dahil Osmanlı denizcilerinin tümünü (Müslüman Hristiyan ayrımı yapmadan, esirler dahil) öldürmüşlerdir. Venediklilerin bu hiç kıyımsız, hunhar tutumlarına neden Osmanlı devletinin Ege Denizi üzerinde Venedik tekelini ortadan kaldırması korkuları ve bunu önleme çabaları olmuştur. Bunun sonucunda Osmanlı ve Venedik devleti arasında ilk barış antlaşması yapılmıştır. 1417'de Sultan Mehmet Çelebi'nin bu anlaşmayı resmen imzalamak için Venedik'e gönderdiği elçisi ve maiyetinin Venedik'te masrafını devletin çektiği çok şaşaalı ve büyük bir törenle karşılanıp ağırlandıkları Venedik tarihlerine geçmiştir.

Sultan Mehmed Çelebi 26 Mayıs 1421'de Edirne'de bir sürek avı sırasında at sırtında felç oldu, düştü ve yaralandı. Ölüm döşeğinde Veziriazam Amasyalı Beyazıd Paşa ve vezirleri İvaz Paşa ve Çandarlı İbrahim Paşa’yı çağırıp, "Tez oğlum Murat’ı getirin. Ben bu döşekten kalkamam. Murat gelmeden ölürsem fitne çıkar. Tedarik görün, ölümümü gizleyin." vasiyetinde bulundu.

Orta boylu, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, açık alınlı, kırmızı yanaklı, kara gözlü, çatık kaşlı, sık sakallı, geniş omuzlu olarak betimlenmiştir. Kuvvetli bir vücuda sahipti. Gayet hareketli ve cesurdu. Güreş yapar ve çok kuvvetli yay kirişlerini bile çekebilirdi. Yumuşaklığı, tatlı dili, sabrı ve iyilikseverliği anlatılmaktadır. Başında kullanmış olduğu sarık, altın işlemeli kavuğu ile gayet güzel görünürdü. İçi kürklü ve yakası dik olan bir kaftan ve kızıl atlas üzerine altın bezekli diba giyinirdi.

Osmanlı padişahlık sarayının bünyesi ve idare şekilleri onun uygulamalarına dayanmaktadır. Sarayın haremine odalıklar, cariyeler alınması; ak ve kara hadımlara saray idaresinin verilmesi; kilerci, odabaşı, haznedar ve kapı ağası görevlerinin ilk uygulaması ve içoğlanlarına serasker takke ve elbise giydirilmesi Sultan Mehmed Çelebi döneminde başlatılmıştır.

Padişahlığı süresince bizzat 24 savaşa katılan Mehmed Çelebi, bu savaşlarda kırk ikiye yakın kılıç, ok ve mızrak yarası aldı.

Sultan Mehmed Çelebi Müslümanlara karşı göstermiş olduğu adaleti, aynı zamanda Hıristiyan topluluklara karşı da gösterirdi. İyi bir idareci ve politikacıydı. Bizans ve Bizans İmparatoru II. Manuel ile yakından ilişkiler kurmuştu.

Fetret Devri'nden sonra Anadolu'daki beylikleri tekrar bir araya toplamayı başaran Sultan Mehmed Çelebi'ye Osmanlı İmparatorluğu'nun ikinci kurucusu gözüyle de bakılır.

Eserleri:
Amasya'da ölen oğlu Kasım Çelebi için Şehzade Türbesi'ni yaptırdı.
Bursa'da Yeşil Camii, Yeşil Türbe ve Sultaniye Medresesi'nden oluşan külliyesi mimar Hacı İvaz tarafından yapıldı.
İlk Osmanlı ulu cami olan ve kardeşlerinden Emir Süleyman'ın temelini attığı Eski Cami'de tamamlatmıştır.

Eşleri:
Şeh-zade Kumru Hâtûn: Amasyalı bir Paşa’nın torunu.
Emine Hâtûn: Dulkadiroğlu Mehmed Suli Bey'in kızı, II. Murat'ın annesi.

Erkek çocukları:
Mehmed Çelebi, Ahmed Çelebi, Murat Çelebi, Kasım Çelebi, Küçük Mustafa, Mahmud Çelebi, Yusuf Çelebi, Orhan Çelebi

Kız çocukları:
Selçuk Sultan, Sultan Hanım, Hafsa Hatun, Aişe Hatun
Cem Sultan
Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet