TİC Holding Header
  • USD 32.562
  • EUR 35.026
  • Altın 2419.952
  • BIST 100 9716.56

Denize düşen Rusya ama ne hikmetse, yılana sarılan Türkiye!

Denize düşen Rusya ama ne hikmetse, yılana sarılan Türkiye!
Kırım Savaşı,
Ekim 1853-Mart 1856 tarihleri arasında yaşanan Osmanlı-Rus savaşı…
Osmanlı Donanması Sinop açıklarında Ruslar tarafından batırılınca "denize düştük".
Artık çaresizdik!
İmdada İngiltere ve Fransa yetişti.
"Yardım edelim" dediler,
Eli mahkum kabul ettik ve sarıldık yılana…
Hümanist oldukları veya Allah rızası için mi yardım eli uzatmışlardı?
Mümkün mü…
Menfaatlerine halel gelecekti,
Rusya daha da güçlenecek; güçlü Rusya, daha büyük risk teşkil edecekti.
Birleşik Krallık almadan verir mi hiç; asla…
Şu oldu bu oldu,
Öyle oldu böyle oldu,
Sonuçta Ruslar yenildi ve Paris Antlaşması imzalandı. 
Kâğıt üzerinde Osmanlı Devleti galipti,
Öyle ya; Osmanlı da müttefik kuvvetlerden biriydi!
Ama öyle bir galibiyet ki; galipken mağlup olmak, tam da bu idi.
Devlet, ödeyemeyeceği kadar borçlanmıştı,
Düştüğümüz denizden kurtulmuştuk ama sarıldığımız yılan artık içimizdeydi.
Yardımın, yani yılana sarılmanın bedeli ne oldu?
Yaklaşık 30 yıl sonra, 1881 yılında Düyunu Umumiye idaresini kabul ettirdiler.
Bunun anlamı ise ekonomik bağımsızlığı kaybetmekti!
 
Bugün denize düşen kim?
Rusya,
Neden?
Yaptırım ve ambargolarla tecrit ve izole edildiği,
Eli-kolu bağlandığı,
Sistematik şekilde Rusya sınırlarına hapsedildiği,
Yani bir anlamda, "hasta adam" konumunda olan bir ülkeye dönüştürüldüğü için…
Bu haldeyken, dünyaya açılan tek kapısı Türkiye,
Adeta Türkiye'ye mahkum vaziyette…
Peki, yılana sarılan kim?
Ne garip ki, yine Türkiye…
Rus katkı ve desteğine, bila kayd u şart teslim oluyorsun.
Tıpkı Kırım Savaşında İngilizlere teslim olunduğu gibi.
Neden?
Günü kotarıcı, 
Kendini kurtarıcı, 
Seçime odaklı bir yaklaşımda olunduğu için…
Putin cin, anasının gözü,
Her şeyin farkında; Türkiye yönetiminin zaaflarını ve zayıflıklarını iyi biliyor.
Doğalgaz parasını bile ödeyemeyen,
Döviz bulmada sıkıntı çeken,
Akkuyu Nükleer Santral projesinde sermaye payını bile yatıramayan,
Verilecek 15-20 milyar dolar borçla, avcuna düşecek bir Türkiye var!
Tepe tepe kullan!
 
Yazık,
Gerçekten çok yazık!
Küçük düşünerek düştüğümüz hale bak!
Düşmüş Putin'in, üç-beş rublesine sığındık!
Denize düşen Rusya, yılana sarılan yine biz…
 
Sonuçları ne olacak derseniz;
Her şekilde kaybeden ve kaybetmeye devam edecek olan biziz,
Ne İsa'ya, ne Musa'ya yaranabileceğiz,
Sadece, Rusya'ya can suyu vereceğiz.
Rusya'dan beter hale düşeceğiz!
 
Ya seçim?
Şu net; iktidarın yanlış adımlarıyla Türkiye'nin kaybedeceği kesin,
AK Parti seçimi kazanır mı; onu bilemem,
Ama "Basra harap olduktan sonra" kral kalsan kaç yazar!

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
  • Egemen Tuna
    Gerçekler böyle....
  • Necip UYSAL
    Kimilerine gör durum “Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana” sendromu, kimilerine göre “denize düşen yılana sarılır” durumu… Ortada bir gerçek var ki; BAE’sinden Salman’ına, Esed’inden Putin’ine para için çalınmayacak/çalınamayacak kapı yok. Geride kemikleri sızlayan N.F. KISAKÜREK, Kadir MISIROĞLU ve kafa iki el arasında “MOSKOF” mu,“DOLAR” mı, “Kur’an” mı, “Din” mi, “Koltuk” mu diye düşünen bir grup kaldı… Kaleminize yüreğinize sağlık…
deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri